Düzeltme Yazarımız Kemal Belgin'in "Kemal Abi'nin haftalığı" klişesi altında dün yayınlanan yazısında iki dizgi hatası olmuştur. Hatalı bölümleri doğru şekilde yeniden okurlarımıza sunuyoruz. TSYD Kupası! Beşiktaş, F.Bahçe ve G.Saray'ı takip etmekle görevli ve sorumlu spor muhabirleri arasında bir "Türkiye Spor Yazarları Derneği Kupası" oynandı. Beşiktaş da şampiyon oldu. Önce bütün melsektaşlarımı, artık tarihe karışmış bir zamanların futbolumuzdaki sezonunun ilk heyecanı olan TSYD Kupası'nı yeniden, hiç olmazsa ismiyle, yaşattıkları için kutluyor ve bu organizasyonun babasına teşekkür ediyorum. Otuz küsür yıllık TSYD Kupası'nın tarihe gömülmesine, F.Bahçe'ye geldiği günlerde, "Ezeli rakiplere yenilirsem, daha kafadan giderim" korkusuyla, Mustafa Denizli öncülük etmişti. Başkan Yıldırım da diğer iki kulübün sorumlularını iknâ ederek son noktayı koydurmuştu. Peki, bu, bütün spor camiasını yürekten yaralayan operasyon döneminde TSYD Başkanı kimdi? O başkan ki, şimdi de bütün spor yazarlarını "Şerefsiz" olarak niteleyen çok şerefli yazarı korumaktadır. Eh, bundan da daha normal bir şey olamaz. Zaten aynı başkan, dernek üyesi Hıncal Uluç'un, aleyhinde çok ağır yazı yazan Ali Şen'in kınanması konusundaki başvurusuna ne yapmıştı.? Bakın anlatayım... TSYD yönetimi toplanıp, Uluç'un başvurusu üzerine Ali Şen'in bir bildiri ile kınanmasına karar vermişti. Ama aynı başkanın, bu durumu kapalı kapılar ardında Ali Şen'e bildirip, "Sen faksı al, âdet yerini bulsun diye çekiyoruz" dediğini duymayan mı kalmıştı? Ama, Ali Şen'den karşılık olarak "O faks oradan çıkarsa, TSYD Kupası bundan sonra, G.Saray, Beşiktaş ve Hıncal Uluç arasında oynanır" tehdidi patlamıştı. Bu tepkiden sonra devrin TSYD Başkanı'nın da, altında 15 yönetim kurulu üyesinin imzasının bulunduğu faksı çöpe atma yüreksizliğini gösterdiği dillerden düşmüş müydü? Böylece, dün, kendisini, federasyondan avanta aldığı iddiası ile derneğin onurunu zedelemekle suçlayan üyesi, bugünkü kalkanı Hıncal Uluç'u da koruyamamıştı. Vallahi bunu da Kenan Onuk anlatmıştı. Sanırım kaynağı da Hıncal Uluç'tu. Daha bende neler var, neler... Bir yazarın "Başkan köşesi"! Alaattin Metin, nesli tükenmekte olan spor yazarlarındandır. Öyledir de, şu başkancılık oynamayı bir türlü bırakamadı. Şimdilerde Akşam'ın perşembe günkü sayılarında "Lambası"nı hep Aziz Yıldırım'a tutup, onu aydınlatmaya çalışıyor. Yapma be Aloş! Hiç yakışmıyor! Gençlere böyle örnek olunmaz! Biliyorum, yarın başkan değişirse lambanı yeni gelene tutacaksın... Sonra da, "Basın bitti" denilince hep birlikte kızıyoruz.