Ey, Fatih Terim hoca kulakların çınlasın!

Yahu Fatih Terim hoca; senin gibi büyük bir teknik adam nasıl olmuş da uyumuş, şaşırdım doğrusu... Sergen Yalçın, senin döneminde 6 aylık bir süreçte çok başarılı olmuş... Sen de böylesine başarılı olmuş bir futbolcuyu ne tapusu ile almayı, ne de yeniden kiralamayı neden düşünmedin? Vallahi şaşırdım Terim hocam! Evet, Galatasaray Asbaşkanı Ali Dürüst, Sergen'i yeniden kiralarken aynen şöyle dedi: "Bundan önce G.Saray'da altı ay başarılı bir dönem yaşamış olan Sergen'i kiraladık..." Vay be! Biz o zaman uzayda mı dolaşıyorduk acaba? Yoksa sırtımızı dönerek mi maç izliyorduk? Demek ki, Sergen G.Saray'da müthiş oynamış... Vay be! Amma uyumuşuz... Hem de Terim hocayla beraber... İnanmıyordum ama, Sergen G.Saray'a bir kere daha geldi. Hani, kulüp kulüp dolaşıp, müthiş verimli olan Sergen var ya, o işte... G.Saray'da hiç denenmemiş olsa, belki de bu transferi anlayışla karşılayabilirdiniz. Hoş ben yine de karşılamazdım da... Hadi, çıkmayan candan umut kesilmez diyenler için bir af kapısı olabilirdi. Ama, G.Saray futbol takımı çok büyük hedflere koşarken, dünya ile ilişkisini kestiği dönemde aynı futbolcu, günübirlik kumar oynamaya Türkiye dışına bile çıkacak kadar profesyonellikten, arkadaş dayanışmasından yoksundu. Nasıl olur da, geri döner? Üstüne üstelik aynı futbolcu, Trabzon'da iki ciddi idman yiyince yere serilmiştir. Artık hücreleri sporcu özelliğini kaybetmiştir. İdman da verseniz alamaz... Ama demek ki, Galatasaray takımı o hale gelmiş ki, Sergen'e varıncaya kadar, kimler oynayabilecek ortam bulamaz ki... Ümit Davala'lar, Ergün'ler, Bülent'ler, Popescu'lar, Hakan'lar, Suat'lar, Arif'lerin hakkı bir daha yenmiştir. Bu anlayışı güden bir kulüpte, Emre, Okan, Hakan Şükür, Fatih gibi büyük yıldızların yuvadan uçuşuna kimsenin dil uzatmaya hakkı olamaz.