Fanatik'teki büyük ayıp!

A -
A +

Ülkenin en ehvenişer spor gazetesinde salı günü bir yazı okudum ve tüylerim diken diken oldu. Gökhan Germen ki kardeşi Ozan bizim tedrisattan geçmiştir, son Galatasaray-Fenerbahçe maçındaki olayları baz alarak bir yazı karalamış. Efendim; Abdi İpekçi Salonu'nun yeri mezarlıklar ve az gelişmişler semtiymiş. Oysa Ülker Arena, taaa Caddebostan'dan Erenköy'e varan ve yeni sosyete yeri Ataşehir semtindeymiş. Yani Abdi İpekçi'de seyirci terörü doğalmış da, Arena'da olamazmış, olmuyormuş da... Yahu Gökhan kardeş, sen Hürriyet'in bir yan yayınındasın. Hani üst kademen ayrıma karşıdır ya, ama sen ayrımcılığın babasını yapmışsın. Gökhan birader; ben, o sosyetik sandığın semtlerde ne çağ dışı adamlar, kadınlar tanırım bilir misin? Tribünlere dönüp o malum çirkin parmak hareketi yapan kadınlar başta olmak üzere...İstersen Hürriyet yazarlarından birine sor da sana anlatsın... Ve de tam tersine Zeytinburnu'nda da ne hakiki insanlar... Meslekte 50. yılıma geldim ve bu süreçte bu kadar Türk toplumunu aşağılayan bir yazı okumadım. Yazık!

Bunu da söylediniz ya Aziz Bey?

Aziz Yıldırım, en son olarak da Galatasaray'ın 2000 yılında kazandığı UEFA Kupası'nın ardındaki büyük sırrı açıkladı. Hani hep diyor ya, bir konuşursam diye... Hah işte konuştu en sonunda... Dedi ki, "Feto'nun dualarıyla o sene kupayı kazandılar..." Vallahi pes! Biz de zannediyorduk ki, Taffarel, Hagi, Popescu, Bülent, Okan, Emre, Suat, Hakan, Arif, Ümit, Fatih, K.Hakan falan Terim Hoca’nın ustalığıyla kazandılar... Meğerse kaynak başkaymış. Peki, üç gün sonra Fenerbahçe'nin mali genel kurulunda bir üye çıkıp da, "Yahu beyefendi, sen kulübün en üst makamında oturan biri olarak bunu nasıl söyledin. Tarihimize ayıp ettin" diye soracak mı? Hayır! Sadece alkış tufanı kopar, o kadar... O zaman mı? 70 milyon avroya hava alırsın...

Hangisi doğru bilin bakalım!
Şampiyon Beşiktaş diyor ki, biz yine de ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız. Öyle kasaya para girmeden para çıkmaz... Galatasaray'ın durumu ortada... UEFA gırtlağına çökmüş. Elde ‘kıyamet’ gibi mal fazlası var. Para mı? Nerdeee! Fenerbahçe'nin, Trabzonspor'un da boynunda UEFA kemendi duruyor. Hal böyleyken, benim spor sayfalarım her gün bu dört kulübe yeni transferler yağdırıyor. Sonra mı? Eh, bir tane düşünce de, "Biz yazmıştık zaten..." Dün gibi hatırlarım. Engin Verel'in Galatasaray'dan Fenerbahçe'ye transfer haberini ilk ben vermiştim. Yani artık meslekte kalmamış olan atlatma haber yani... Sabah, şimdi rahmetli müdürüm Necmi Tanyolaç servise girdiğinde aynen şunları söylemişti; “Kemal, bu haber palavra çıkarsan, biliyorsun değil mi?..”

Bravo TBF!
Fenerbahçe, seç seç oynat kabilinden kaliteli kadrosu ile, sineklerin uçuşunun duyulduğu Abdi İpekçi'de, altı kişilik takım Galatasaray'ı, hem de iki defa 11 sayı geri düşmesine rağmen, yenerek Anadolu Efes'in finaldeki rakibi oldu. Tebrikler! Ancak burada takıldığım bir nokta var. Türkiye Basketbol Federasyonu, pazar günkü olaylı maçtan sonra, daha 24 saat geçmeden Galatasaray'a iki maçlık cezayı kesti. Güzel! Obradovic'in suratındaki neyse ne, onu atanın da inşallah başına başka bir yerde aynısı gelir... Ancak şunu da bil ki ey federasyon; bundan böyle takipteyim haaa... Her hangi bir basketbol maçı içinde benzeri durum meydana gelirse, 24 saat geçmeden cezayı beklerim! Çıkmadı mı? Eh, siz bilirsiniz. Eski gazeteciliğe soyunurum haaaa... Ne de olsa, Moda dolaylarından eski günler var...

Ne olur dizi yapın!

Sevgili müdürüm Ercan, bu defa da inceden siyasete gireceğim. Bu salı da Kemal abimi dinledim. Kayıtlı olan bu konuşmaların, akşamları da eğlenelim diye tamamını oynatsanız ya, ey televizyonlar! Ne günlere kaldık! Kemal abim; biz ne cumhurun başkanlarını tanırız bu ülkede!  Adam asılma kararına imza basan, Anayasa kitabını başbakanın suratına fırlatıp ülkenin ekonomisini batıran, en küçük bir omzu kalabalık kıpırdanmasında tüyen... Hiç güleceğim yoktu vallahi! Sen çok yaşa e mi Kemal birader! Pardon unuttum... Biz ne hakimler, savcılar tanırız bu ülkede... "Ne yapalım sizi buraya tıkan zihniyet böyle istiyor" diye eli terazili, gözü kapalı kadına ihanet eden...

Pereira gider mi?
Son günlerde, tanıdık, tanımadık kime rastlasam aynı soru ile karşılaşıyorum; “Pereira gider mi, kalır mı?..” Benden cevap mı? Şöyle: “Şampiyon yapmadı ki gitsin... Şampiyon yapsaydı tabii ki giderdi...” Herkes şaşkın tabii... Ama ben yakın tarihe bakarak cevaplıyorum, ne yapayım ki... Yalansa beri gelin, malum marka narkoz almışlar!

Başımız sağ olsun!
Bizim mahallenin evladı rahmetli Serkan Acar'ın eşi Zeynep'in anneleri vefat etti. Beşiktaş'ın emektar kalecisi, gazeteci-sporcu dostluğumun simgesi Beşiktaşlı kaleci Mete'yi de kaybettik. Her ikisine de Allah'tan rahmet, geride kalanlarına sabırlar dilerim...

Biraz tarih okuyun lütfen!

Uluslararası bir meşrubat firması geçtiğimiz hafta İstanbul'da Şampiyonlar Ligi şovu yapayım dedi. Sunucu, hadi detaya girmeyeyim spordan başka yerlerde ün salmış, futbolcular ise Metin, Ali, Feyyaz... Yani bu önemli futbol platformunda icraatı olmayanlar. Yahu ağırlıklı olarak Galatasaray'da, hatta yakın zamanda Fenerbahçe'de bile bu platformda iyi işler yapmış futbolcular var... Hani tam yerine denk gelsin diye yazdım canım...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.