Federasyon gözlerimi yaşarttı!

Özgener Federasyonu, son açıklamasında yer verdiği ülke futbolunun geleceği ile ilgili bir maddede yine tüylerimin diken diken olmasına, gözyaşlarımın akmasına neden oldu. Madde şöyle: "2010-2011 sezonunda; Türkcell Süper Lig'e dahil kulüplerin resmi müsabakalarında, müsabakanın oynanacağı tarihte kulübe tescil tarihi üzerinden kesintili veya kesintisiz en az iki yıl süre geçmiş, 01.01.1988 ve daha sonra doğmuş bir Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı profesyonel futbolcuyu 18 kişilik müsabaka isim listesinde bulundurulmalarına..." Vay be ne hizmet! İşte bu kafa ülke futbolunu ancak böyle yarınlara taşıyabilirdi. Yazıklar olsun! 6+2+2 kepazeliğine karşın bari şu geleceğin oyuncu sayısını 2'ye çıkarsaydınız. Ama olur mu? Sonra büyük büyük ağabeyleriniz ne der değil mi? Ve hâlâ orada "Ülke futbolunun yarınları için varız" diyorsunuz... Hadi oradan siz de! Efes bu işte! Efes'in üç kategorideki takımları, yani küçükler, gençler ve yıldızlar Türkiye şampiyonu olmuşlar. Kapatın kapatın da, Hidayetleri, Mirsadları, Ömer Onanları, Enderleri, Keremleri, Cenkleri bir daha zor bulursunuz... Beşiktaş'ın tarihi fotoğrafı! Beşiktaş, özellikle son yıllarda futbolcu almak-göndermek, teknik adam almak-göndermek işlemlerinde, ülkenin belki de en geri kalmış kulübü imajı çizip duruyordu. Yani ülkenin eski kulübü ağırlığından müthiş bir hafifliğe yükselivermişti. Ama Denizli Hoca ile Demirören yönetiminin veda fotoğrafı, düne kadar işlenen bütün ayıpların affı anlamını taşıyordu. "Sen içini sor" mu diyorsunuz... Ben, dışının bütün zamanlara örnek olmasını, örnek alınmasını dileyerek bakıyorum fotoğrafa... Aklıma Zico'nun, Feldkamp'ın gönderilişleri falan geliyor da... Rüştü ve Aziz Bey aklandılar mı? Aziz Yıldırım, kendi sesi ve görüntüsüyle, kaleci Rüştü'yle ilgili malum iddialarda bulundu. Sonra da aynı Rüştü'ye Bursaspor maçından iki gün önce elçi gönderip, iyi oynamasını istediğini belirtti. Federasyon da kulağının üzerine yatıverdi. Yahu, bunlar doğru mu? İftira mı? Ortada kalıverdi. Peki, İngiltere'de, Almanya'da, Fransa'da, İtalya'da böyle bir durum hasıl olsa, ne olurdu? Düşünmek bile istemiyorum... Bundan sonra sallayan istediği gibi sallayabilir dostlar... Atış serbest! Nasılsa federasyon var! G.Saray, aynaya neden bakmıyor? Başkan Adnan Polat, bu sezon gençlere yönelerek, koşan, mücadele eden, yüksek tempoda oynayabilen bir takım kurmanın aşamasında olduklarını söyledi. Bence doğru yol. Ancak bu doğru yolda, yine sıradan pahalı yedi-sekiz adet sözüm ona yabancı kullanırsanız, hüsran olur. Zaten ben Galatasaray'a şaşıyorum. Önlerinde ülkenin tek ve somut gerçeği varken, başka başka aynalara bakıyorlar. Yani Taffarel, Popescu, Hagi gibi üç adam gibi adam alıp, gençleri yanına serpseniz... Yaptınız da ne oldu? UEFA ve Süper Kupaları... Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final, hem de iki gruplu statüde... Peki, o dönemde bu üç ustanın eğittiği Türklerden kaç para kazandınız, kaç oyuncu ihraç ettiniz? Eeee? Neden yanlışların peşindesiniz ki, Sayın Polat? Şenol Güneş haklıdır! Sayın Başbakan'ın, spor yöneticileri ile yaptığı sohbete davet edilen, ancak yurt dışında bulunduğundan cevap veremeyen Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş'i, listeden ismi çıkarıldığı için, kapıdan çevirmişler. Bu ayıbı temizlemek adına sonradan yapılan girişimlere de Şenol Güneş kulağını kapamış. Helal olsun! Zaten kolay kolay Şenol Güneş olunmuyor ki... Ne olurdu yani, her ihtimale karşı bir kişi daha listede kalsa idi? Alex'in palavraları! Alex, Brezilya'da verdiği röportajda demiş ki, "Zamanında iyi oynayamamış, beğenilmemiş bir futbolcu beni ekranda nasıl oluyor da tenkit ediyor?.. Yorumcular benim ağır, yavaş, hareketsiz olduğumu söylüyorlar. Ama maçları taraftar da izliyor..." Önce izlediğin oyuncu ile ilgili görüş bildir. Başkalarının sandalında kürek çekme! Bu biiir. İkincisi taraftarını uyutmada o beğenmediğin yorumcuların payının ne kadar büyük olduğunu hatırla... Sonra da Avrupa'da tek bir ülkede dahi dörtte birini kazanmanın mümkün olamayacağı 3,5 milyon euro kazandığın bu cennet ülkeyi düşün ve titreyerek kendine gel! Mirsad neden kadroda yok? Dünya Basketbol Şampiyonası için milli takım aday kadrosu açıklandı. Koç Tanjevic, Mirsad'ı, yani bu sezonun en formda oyuncusu, hırs küpünü, takımı ateşleyen bir numaralı unsuru kadroya almadı. Ayrıca Mirsad'ın tekniklerini de yazmaya pek gerek yok. Benim aklım kesmedi. Sizin bir açılımınız varsa, ne olur bilgilendirin.