Galiba yıldızsız…

A -
A +

Fransa'daki açılış maçı bize gösterdi ki, bu turnuva yıldız fukaralığına sahne olacak. Takım oyunları müthiş, ama bireysel yetenekler perde arkasında kalmış… 

 

MParis'teki açılış, belki de sadece bu iki takım üzerinden değerlendirmiş gibi olacağız ama bize önümüzdeki 1 ay yıldız fukarası bir turnuva seyrettirecek gibi duruyor. Romanya'nın topun arkasına çabuk geçerek gerçekleştirdiği takım savunması not olarak vasatın üzerinde ama aynı takımın orta alanının adam eksiltme ya da deplase olarak top alma eksiklikleri var. Bizim ligin oyuncusu Stancu iki gollük pozisyonu tabelaya yazdıramadı ama böyle turnuvalarda hele hele açılış maçında kolay iş olmayan penaltıyı da şık bir şekilde gole çevirebildi. 
Fransız takımı hareketli, atletik, devamlı aksiyon deneyen ama yazımın başında da değindiğim gibi bütün bunları net pozisyonlarla buluşturabilecek oyun komutanından yoksun. Fransa'nın çok deneyimli savunmasıyla Rumenlerin iki arka kenar adamı da maçın dikkat çeken elemanları oldular. Ev sahibi Fransa'da Payet, sahanın Romanya tarafındaki bölümünün her metrekaresine basarak gizli bir oyun kurucu rolünü üstlendi ve bunu da başarıyla yaptı diyebiliriz. Benim bu maçta dikkatimi çeken özelliklerin başında maçın Macar hakeminin taç atışlarındaki hassasiyetiydi. Hiçbir futbolcuya topla 15 metre yürüdükten sonra taç atma şansını tanımadı. Bizimkilere duyurulur ve gösterilir… 
Takımların kenarlarına baktığımızda; Dünya Kupaları oynamış isimler gördük. Hele hele Didier Deschamps bir de kupa kaldırmış kaptan idi. Iordenescu da Lucescu'nun takım arkadaşı iyi bir oyun planlayıcısı idi. Bir kupanın açılış maçında şöyle bir tarihin sayfalarını çevirirseniz genelde beraberliklere rastlarsınız. Bu da az daha öyle bitiyordu ama sahanın yıldızı Payet, güzel oyununa bir de sanki gruptan çıkma garantisi olan muhteşem golü ekledi. 
Bu arada bir özelliğin daha altını çizerek noktayı koyayım; son aylarda sokağa çıkılmanın korkulduğu Fransa'da maça 75 binin üzerinde biletli seyircinin gelişi, hele ekrandan gördüğüm kadarıyla tribünlerin önemli bir bölümünün de Romanya'nın rengi olan sarıya boyanmış olmasıydı. Yani ne mutlu ki, tabii bu maç için konuşuyorum, terör Paris'te ayvayı yemiştir. İnşallah ve de umarım ki turnuva bitene kadar da o ayva midesine oturur… 

MAÇIN ADAMI

Payet

 

KIRILMA ANI

Penaltı golü… 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.