Hangi ülke yabancıyı bu kadar şımartır ki?

A -
A +

Artık yeter! Benim futbol sahama basan yabancı, hele hele biraz da şöhretli ise, yine benim spor medyam tarafından da uçuruluşu ile oyundan alınmayı şiddetle protesto edebiliyor. Son örneklerden; Beşiktaşlı Gomez... Şenol Hoca’nın elini itip kulübeye yerleşiyor. Neymiş efendim; ama gol olunca kalkıp kutlamış. Hadi oradan siz de! Van Persie ile başlayan protesto eylemleri o kadar ivme kazandı ki, frikiği Selçuk'a kaptıran Sneijder de kenara “Al beni” diye bağırıyor... Şimdi önemli bir soru; Acaba bu ismi geçenler, geldikleri, kendilerine yabancı ülkelerde, bu çirkinliği yapabilmişler midir? Adamın elini de, kolunu da keserler vallahi! Peki, bizde cezaları nedir? Aman ha, sakın ceza-meza vermeyin, spor medyası kafanızı kırar vallahi!

Denizli dar boğazda!
Gazete ve televizyonlarda Galatasaray Teknik Direktörü Mustafa Denizli ile ilgili çıkan haberlerin hepsinde ortak bir nokta var... O da, Denizli'nin, yönetim tarafından her an istifasının beklenmesi... Böylece başarısız olan Denizli'ye, yine habere göre, geri kalan 3 milyon doları kaptırmamak... Vah ki vah! Hücum futbolunu (!) bulan sihirli hocanın haline bakınız! Bence mi? Denizli Hoca "Yeter artık gidiniz" cümlesini bekler ve tulum çıkarır...

Stoch rezaleti!
Hamza Hoca mı oynatmadı diye düşünürken, Stoch'un yine Fenerbahçe'den gelirken kağıda dökülen tuhaf şartnamesinin kurbanı olduğunu öğrendim. Ne kafa ama! Madem bu kadar korktuğun bir oyuncu bu, o zaman neden kendi formanı giydirmiyorsun? Aynı uygulama yıllarca önce Sakaryaspor'a verilen bir siyahi oyuncu için de vardı. Ne mi oldu? Sakaryaspor çıkardı ve oynattı. Ne mi oldu? Hiiiç! Açık ve net olarak bu bir zafiyet, spor ruhuna aykırı hareket, acizlik ve korkaklık itirafıdır.

Skandallar gecesi!

Galatasaray-Trabzonspor maçı malum... Çok erken FIFA kanalına sürülen Bitnel, 6.4'e kadar inen bir notla sözüm ona hakemlik yaptı. Salih, hakemin elindeki kırmızı kartı alıp ona gösterdi ve “Sen çık” diye eliyle oyun alanı dışını gösterdi. Ve de ne yazık ki benim ekranlarım, benim gazete sütunların bu çağdışı hareketi devrim olarak niteleyip övdü... Ancak maç sonrası Hami kardeşim olayın tarifini yaparak herkese ders verdi. Zaten bu yüzden de yönetimin yaptığı gece toplantısına davet edilmedi. Ya da edildi de, gelmedi... Haa maçın sadece 35 saniye fazla oynanması mı? Bence hakemin en doğru kararı bu... Size bir tarih vereyim de bilginiz zenginleşsin. 25 Mart 2001'de Diyarbakır: 5 - Konyaspor: 1. Hakem Mutlu Çelik, dört oyuncusunu attığı Konyaspor'un bütün eylemlerine rağmen beşinci oyuncusunu atmadı. Sonra mı? Çıktı yine maç yönetti.

Bravo Pereira!

Hem Josef de Souza (65. dakika), hem de Diego (70. dakika) çıkıyor, yerlerine Van Persie ve Ozan giriyor... Bu arada Volkan Şen de (65. dakika) yerini Alper'e bırakıyor. Yani Fenerbahçe takımında topla adam geçebilen, rakipten oyuncu eksiltebilen, dengelerde arıza çıkartabilecek oyuncu kalmıyor. Nasıl bir takım mı oluyor? Ozan ve Alper gibi dümdüz gidip zaman zaman duvarlara toslayan, Van Persie gibi fizikman yetersiz bir oyuncu ile iş Fenerbahçe savunmasının direncine kalıyor... Bu kadar açık ve net! Pardon unuttum... Hollandalı 65’te girdi. Yani 25 normalden, 4 de uzatmadan var. Koca bir yarım saat neredeyse... Acaba neden bir gol atıp da takımı kurtaramadı? Öyle ya, koca Fenerbahçe bir yana, gidecek yer bulamamış eski bir şöhret bir yana...

Tüzük daha dün yenilenmedi mi?
Fenerbahçe bir tüzük tadil kongresi daha yaptı. Alabildiğine cumhuriyet ya... Ben üyeye sunulan ön bilgi kitapçığını inceledim ve şifreyi çözdüm... Mesele, tüzükteki "Her yıl ancak mevcut üye sayısının yüzde onu kadar üye yapılır" maddesini yok edip, "Buyurun istediğiniz kadar geliniz"i yerine koymakmış. Yani yol geçen hanı gibi bir şey inşa etmek...

Sömürge miyiz?
Sneijder üstat, Başkan Dursun Özbek’e, "Yahu, bizim bir arkadaş yurt dışında evleniyor. Ben bir gideyim geleyim" demiş. Üstelik arkadaş yerli ha... Ve gitmiş, ve dönmüş. Baktık yedek kulübesinde... Alın bakalım bu da Denizli Hoca’nın yönetime karşılığı. Yani rövanş... Tabii ki çaktırmadan... Ama bu ne yahu? Biz yabancı futbolcu sömürgesi miyiz ki?

Terraneo da  gidiyormuş!

Gazetelerde böyle bir haber var. Adam, “Gönderilirsem paramı da isterim” diye diretiyormuş. Hakkı da... Sözleşmesi erken feshediliyorsa, ister tabii ki... Ortaya çıkan asıl gerçek ne? Fenerbahçe'ye ne CEO dayanır, ne Sportif Direktör... Bakınız; erken geçmiş! Neden mi? Eh, nasılsa bütün sportif, hatta futbola ilgili unvanlar, nitelikler birinde vaaaaar... Ha pardon unutmadan... Sıra kime geliyor? Sadece üç ay sonra görürsünüz!

Eskiye rağbet olsaydı!

Harikadır bu sözcük... Ve de Bursaspor iki sezon önce postaladığı Batalla'yı geri alıp sahaya sürüyor. Ne mi oynuyor şimdilerde? Hiiiç! Fenerbahçe maçında aldığı her topu ya kaptırdı, ya da pasif pas olarak kullandı. Futbolumuzun en büyük derdinin transfer fukaralığı olduğu bir kere daha ortaya çıktı.

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.