Kolay oldu

F.Bahçe Şampiyonlar Ligi'ne çıkış yolunda bana göre kendi torbasındaki en kolay rakiplerden birini seçmişti. Çünkü G.Rangers'in sadece ismi kalmış, bünyesine de Avrupa'da ya da dünya haritasının bir başka bölgesinde emekliliğine yaklaşanlar dolmuştu. Böyle bir rakip karşısında F.Bahçe ilk maçtaki oyun planı ve tertibiyle rövanşa çıkma akıllılığını gösterdi. Burada Mustafa Denizli'yi kutlamak gerekir ama, dünkü oyunun 1-0'ından sonra takımda değişikliğe çok geç gidişini de ben değil, seyirci de protesto etti. Sahanın bir kenarına kilitlenip kendini de kilitleyen Rapaiç neden o kadar oyunda kaldı, anlaşılmaz. Hele hele Revivo'nun yedek kulübesine çekilişi daha bir kafa yorucu uygulamaydı. Geri dörtlüsünden ağır adamlarıyla 1-0'ı kurtarmak için kolay top çıkartan Rangers'a Serhat'ın bir nefes tüketici presçi olarak oyuna dönüşü çok ciddi bir rötardır. Nitekim Serhat oyuna girer girmez sahadaki marifetini göstererek takımını Şampiyonlar Ligi'ne çıkarttı. F.Bahçe oyunda ne kadar eleştirilirse eleştirilsin, çok becerikli olmayan rakibine orta sahayı kullanma akıllığını göstererek güç ekonomisini de devamlı kendi bünyesinde tuttu. Ama dediğim gibi özellikle Lazetiç ve Ogün fizik düşüşe geçtiklerinde Johnson yalnız kalmış, bölge kapatma direnci giderek azalmıştı. Herşeyi bir kenara bırakalım, kuralar çekildiği gün de gerek gazetede gerekse Kanal 7'de F.Bahçe'nin sadece ismi kalmış bu rakibini eleyeceğini vurgulamıştım. Öyle de oldu. Kolay mı oldu diyecekseniz, bana göre kolay oldu.