Sağ olasın Aziz Bey!

A -
A +

Efendim mesele şu; Aziz Yıldırım zat-ı muhteremlerinin Sayın Cumhurbaşkanı ve eski dostum Recep Tayyip Erdoğan'ın Yıldız Sarayı Mabeyn Köşkü'ndeki toplantısına gitmeyeceğine dair üç adet bahse girdim. İkisi yemek içerikli, birisi ise bir lira üzerineydi. Sağ olsunlar Aziz Bey bu üç bahsi de kazanmamı sağladı. Üzülsem mi, sevinsem mi bilemezken, baktım ki televizyonların harika patırtısında (!) bazıları "Ne olmuş yani gitmemişse gitmemiştir. Zaten Kulüpler Birliği toplantılarına da ne zamandır katılmıyordu..." gibi günün mana ve önemini ciddi şekilde belirten yorumlar yaptılar... Devlet neyin derdinde, kimileri de neyin derdinde! Sakın bir daha birlik ve beraberlik sözcüklerini kullanmayınız! Ha unutmadan... Aziz Bey, UEFA'da Türkiye'yi şimdilerde iyi temsil eden yok falan gibi bir şeyler söylemiş. Yahu, UEFA'daki yöneticiler ülkelerinin temsilcileri değillerdir ki! Sonra Şenes Erzik'e sataşmak ayıp olmuyor mu? Sizin stadınıza son UEFA Kupası finalini kim verditti ki acaba Aziz Efendi?

Gözlemcinin yaptığına bakın! 
Ya dostlar işte böyle... Braga-Fenerbahçe maçını yöneten, adı da bizim spor medyası tarafından 'bebek katiline' çıkartılan Ivan Bebek isimli hakem var ya... İşte ona gözlemciler 8,2 notu vermişler... Yani iyi! Eh, bendeniz de o akşamki maçla ilgili yazımda tek satır hakemden bahsetmemiş bir bilen olarak kasılsam mı acaba? 

Erteleme ihbarı! 
Ben bu ihbarın içini çok merak ediyorum doğrusu... Hayır bazıları ihbardan kısa bir süre önce derbinin yorgunluk öne sürülerek hiç olmazsa pazartesi gününe alınma talebinde bulunmuşlardı da... Ben, bu ihbarın içeriğini kimseye de söylememek kaydıyla çok merak ettiğimi tekrarlamak isterim. Haaa şu Rize dönüşü kurşunlanma işi de ne oldu? Hâlâ ses yok... Neler oluyor yahu?

Şenol Hoca Gomez'e nasıl kıydı?

Daha önce de yazdım... Şenol Güneş hoca da galiba tıpkı büyüklerdeki diğer meslektaşları gibi yıldız isimlerden çekinir mi oldu?  Baksanıza; Gomez dökülüyor. Neler kaçırıyor neler. Ama Cenk yine ancak 84. dakikada oyuna giriyor. Ve Gomez çıkarken buruk suratlı... Kahraman Necip var ya nasılsa... Sosa resital veriyor ya nasılsa... Oğuzhan uçuyor ya nasılsa... Varsın Gomez usta kaçırsın...

Vay Deniz Ateş vay!
Hani şu Trabzonspor-Galatasaray maçı sırasında bir futbolcudan göğüs çaprazı yiyen, bir futbolcudan da kırmızı kart gören, daha sonra da basının idam fermanı ile en azından göğsündeki kokardı asılan Deniz Ateş Bitnel adlı hakem vardı ya...  Hah işte o hakem, İsveç'le Portekiz arasındaki 17 yaş altı Gençler Ligi maçını yönetti. Yani ne olursa olsun bir milli maç... Bu UEFA da amma yüzsüz ha... Nasıl ama; sizin ağzınızdan yakıştırma yaptım büyük futbol yorumcuları ve büyük spor yazarı üstatlar! 

Harikalar diyarı açılıyormuş!
Siz istediğiniz kadar sponsor adıyla anın, benim için orası Dolmabahçe, Mithat Paşa veya İnönü Stadı'dır. Başkan Fikret Orman canlı yayında 11 Nisan'da Bursaspor'la oynayacakları maçta stadın siftah edeceğini açıkladı. Sanırım, sponsor firmanın üst düzey yetkilisi de stadın teknoloji harikası olduğunu açıkladı. Bakınız dostlar; bendeniz 6 Dünya Kupası, 6 Avrupa Futbol Şampiyonası, 1olimpiyat ve yüzlerce ikili futbol maçı izlemiş bir kişiyim. Ve de dünyanın hiçbir yerinde bu stadın konumuna bırakın yakın, yanından bile geçebilecek bir benzerini görmedim.  Tek korkum odur ki, çim, Samsun'un açılışı gibi maçı yarıda bırakmasın...  

Yazdıklarınızdan, söylediklerinizden utanın!

Yok efendim, UEFA terör olayları sebebiyle Türkiye'de Avrupa Kupası maçı oynatmak istemiyormuş da, bu yüzden Hırvat hakemi Fenerbahçe'yi temizlemesi için yönlendirmiş. Yok efendim, FIFA'nın yeni başkanı Infantino, eskiden UEFA genel sekreteri idi, Fenerbahçe'yi sevmezmiş de, buradan hareketle hakemi kötü yolda tembihlemiş. Yok efendim, Türkiye'ye karşı haçlı seferleri yeniden gündemdeymiş de, Braga'ya yol açılmış. A be cahiller, kafalarını kumda tutanlar; Peki benim Milli Takım'ım yüzde beş bile şansı yokken Avrupa Futbol Şampiyonası finallerine, hem de direkt olarak nasıl katıldı? Sizin kafanıza göre, yolu daha dört maça kala kesilemez miydi? Hadi sona kadar geldik diyelim... Selçuk'un golünden önceki faulü çalmayıverirdi hakem... Hatta aleyhimize net penaltı varken onu da görmedi. Böylece hiç olmazsa baraja sürüklenmez miydik? Aslında sokağa çıkacak haliniz olmamalı ama...

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.