Tombalacı Jorge Jesus

F.Bahçe, Kadıköy’de tribünleri ful stadında, karşısında hiç ummadığı bir İstanbulspor buldu diyebiliriz.
Ha, bu İstanbulspor çok mu etkili bir futbol oynadı, hayır! Sadece arka planda iyi sıkışarak şutlara verkaçlara perde olabildiler. F.Bahçe yine Jesus’un sanıyorum ki torbadan tombala çekerek kurduğu bir on birle sahadaydı! Son maçların adamı ne İrfan Can vardı, ne Arao vardı sahada. İsmail, Mert Hakan ve -yarım porsiyon diyebiliriz, gidiş gelişleri için- Arda, orta sahayı oluştururken bir kanat Emre Mor’undu ama öbür kanat sahipsizdi. Ferdi tamamlayıcı olmak için oraya hemen hemen her topta koşular yaparak hem kendini yordu hem de savunmadaki asıl görevinde eksiklikler sunmak zorunda kaldı. Zaten bunlardan birinde de İstanbulspor umut golü attı. 

Kadroyla oynama!

Biraz evvel değindiğim gibi keşke bir imkânımız olsa da şu Jesus’un bu kadroları hangi görüş ve mantıkla sahaya sürdüğünü öğrenebilsek. Maçın ilk yarısında Emre Mor, rakibin sağ kanadını felce uğratarak -tabii ki Arda’nın gollerini bir kenara koyup değiniyorum- rakibi hırpalamakta büyük rol oynadı. 

Onca eksiğe rağmen

Dün akşam Valencia, bulup atmak yerine ortalıklarda çok başka görevlerle var olmaya çalıştı. Maçın bir de penaltısı vardı. VAR’dan gelen uyarılar, maçın hakemini de monitöre gönderdi. 

 

Tabii ki Fatih Tekke’nin takımı yazılıp söylendiğine göre dört ciddi eksikle sahaya çıkmak zorunda kalmıştı. Buna rağmen neredeyse oyunu F.Bahçe için sıkıntıya sokabildi. Uzatma dakikalarında Eze, İstanbulspor’un puan golünü atıp F.Bahçe’nin üç puan hevesini kursağında bıraktı!

 

MAÇIN ADAMI: Arda Güler