Turgay Demirel; hemen istifa et!

Türkiye Basketbol Federasyonu, bir bayan maçında dört sporcudan alınan ve doping testine tabi tutulacak numunelerden bir takımınkini Köln'e gönderiyor, diğer takımınkini Hacettepe Üniversitesi laboratuarında analiz ettiriyor. Yani tam anlamıyla çifte standart... Üniversitenin rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener, -ki hayatı sporun içinde, hem de ülkenin uluslararası platformdaki önemli isimlerin başında gelen bir kişi- telefonla aradı. Durumu bildirdi. Tüylerim diken diken oldu. Geçen hafta ben bu sütunlarda Üniversite'nin numunelerin Köln'e gönderilme isteğine neden karşı çıkmadığını sorgulaşmıştım. Kendileri de bu konuda Demirel'e sitemini bildirmiş. Ey, Turgay Demirel derhal istifa et! Ya da değerli basketbol camiası bir an önce bu, "Ayağı ve kafası malum yere bağlı başkandan kurtul." Yoksa... Malatyalı kardeşlere Yeni Malatyaspor'un Fenerbahçe'yi bayağı da iyi oynayarak devirişinin sonrasında yazdığım yazının bir cümlesi Malatyalı bazı kardeşlerimin canını sıkmış. Demek istediğim şuydu; arada mali yönden uçurum olan iki takımın maçında Yeni Malatya takımı, değerinin kat kat üstündeki Fenerbahçe'yi yendi. Helal olsun. Yani işin parayla değil, iyi oynayarak, akılcı davranılarak yürütüleceğini vurguladım. Krampon benzetmesi, aradaki uçurumu anlatmak içindi. Seyrantepe ayıpla açıldı! Bu sütunlarda da yazdım. "Ben Seyrantepe'de maç izlemeden açıldığına inanmam" diye... Açıldı vallahi! Ama o da ne? Başbakan'a protesto... Yahu beyler; Başbakan devrede olmasaydı sizin o stat 20 senede bitmezdi. Tıpkı bundan önceki Fenerbahçe Stadı'nın 14 senede, Sinan Erdem'in de 20 senede bittiği gibi... Silkinin kendinize gelin! Haaa TOKİ Başkanı da yanlış yaptı. O ayrı mesele... Hıncal Ağabey, yanlış yerdesin! Hıncal Uluç Ağabey, Ali Sami Yen'den ayrılışı kendine yedirememiş ve Galatasaraylılığını buzdolabına koymuş. İyi güzel de, Ali Sami Yen'den kopuş suçu ne Adnanların, ne de rahmetli Canaydın'ındır. O suç, UEFA Kupası'nı kazandıktan sonra lay lay lom yaşayan o dönemin yönetiminindir. Siz 18 Mayıs 2000 sabahı Ali Sami Yen'e kazmayı vursaydınız, bu stadın benzeri şimdi orada, hem de çoktandır yükselip duruyordu. Devlet mi bozulur? Hadi canım! Saraçoğlu yapılırken bozulabildi mi ki? Demirören Başkan hesap mı bilmiyor? Olacak şey mi? Beşiktaş Başkanı, sinemalarda KDV'nin yüzde sekiz olduğunu, oysa futbolda yüzde 18'de durduğundan şikâyetçi... Bir de yabancı yasağı yüzünden yurt içi transferlerinin pahalıya mal olduğundan... Anlaşılan siz hesap bilmiyorsunuz Sayın Başkan! Bu ülkedeki bütün sinemalar her gün ful çekse kaç para ciro yaparlar ki? Ama kulübünüz sadece havuzdan 30 milyon dolar alıyor. Bu biiir! İkincisi; Yurt içindeki yabancılardan Tabata'ya 8.5, Holosko'ya da 5.5 milyon euroyu ben mi verdim? Alex'in zarfını kim aldı? Hani halk arasında; Birini kendi düşüncene, isteğine çekmek için "zarf atmak" diye bir deyim vardır ya... Hah işte Alex de geçtiğimiz günlerde internet aracılığıyla öyle bir zarf attı. "Bakın benimle yeniden anlaşmazsanız giderim ha!", "Bundan böyle teklifleri incelemeye başlayacağım ha!", "Ailemi ve geleceğimi düşünmek durumundayım ha!" Ve bizim medya balıklama dalışla Alex'i Galatasaray'a bir günde yamayıverdi. Yuh artık! Selçuk, hangi kıtaya gidiyor? Trabzonsporlu Selçuk, mukavele yenilemeye yanaşmadı. Ve açık açık, "Bu iş şimdilik kapanmıştır, lig bitmeden bu sayfayı açmayacağım" dedi. Trabzonsporlular Selçuk'un yeniden bordo-mavili forma içinde kalacağını sanıyorlarsa, yüzlerine Karadeniz suyu vurmalarını tavsiye ederim. Peki, yolculuk hangi kıtaya dersiniz? Bence soluğu Asya'da kalır... Mayıs sonu görürüz. Peki, bu şampiyonluk yolunda yara açar mı? Onu da görürüz... Svensson çıkar mı hocam? Anlaşılır gibi değil... İstanbul Belediye karşısında Bursaspor maçı en az berabere bitirse, gruptan çıkma şansı hâlâ sürüyordu. Ve maç da öyle gidiyordu. Hatta Bursaspor gol sinyalleri ile yüklüydü. Ama Ertuğrul Hocam Svensson'u alıp, o ana kadar Bursaspor'un üzerine gidemeyen İBB'ye yolları açtı ve kaybetti. Kurumsal kulüp! HaberTurk'ün spor ekinde okudum. Aziz Bey, Topuk Yaylası'na medyayı davet ederken, fotoğraf alınmasına da izin çıkarmış. Ama aynı foto muhabirleri Antalya'ya gidince yasakla karşılaşmışlar. HaberTurk buna şaşırmış. Neden ayol? Biri Aziz Bey'in, işler felakete giderken kendini kurtarma gösterisi, diğeri Fenerbahçe futbol takımının lig hazırlıkları... Ayırın artık şunları yahu!