Dünyanın her hangi bir ülkesinde, herhangi bir spor branşında disiplin kurullarının verdikleri müsabakadan sayılı men cezalarının özel maçlarda çekilebildiği ne yaşanmıştır, ne de yaşanması mümkündür. Ama G.Saraylı Cemal Nalga'nın bir özel maç sırasında yaptığı eyleme karşılık Disiplin Kurulu 5 maç ceza vermiş ve bu ceza düzenlenen bazı turnuvalarda oyuncu oynatılmayarak çekilmiştir. Sonra aynı oyuncu cezası bittiği gerekçesiyle 3 kupa maçıyla 2 lig maçında oynayabilmiştir. İtiraz edenlere de Turgay Beyin meşhur federasyonu, "Yamuk yok. Oyuncu cezasını özel turnuva ve maçlarda bitirmiştir" cevabı gelmiştir. Ben iddia ediyorum. Şayet G.Saray Basketbol Takımı, yukarıda bahsettiğim 5 maçta hükmen yenik sayılmaz ise, bu ligi kimse tescil edemez. Avrupa kupalarına da tek bir Türk takımı katılamaz. Ne güzel be!.. Al her gün bir özel müsabaka, oyuncunun cezasını erit. Sonra aslanlar gibi resmi maça çıkar. Burada bir numaralı suçlu acilen istifa etmesi gereken Basketbol Federasyonudur. Servet , Arda ve Semih nereye? İnanılmaz... Servet'le Arda'ya İngiliz kulüpleri mi, Alman kulüpleri mi, şimdi iyi hatırlamıyorum, kasalarını boşaltmak için yarışıyorlarmış... Yapmayın yahu!.. İspanya'da da üç beş kulüp Semih kuyruğuna girmiş. Yapmayın yahu!.. Küçük küçük atın da civcivler de yesin!.. Polat ve Elano bilmecesi!.. G.Saray Başkanı Adnan Polat, Elano'nun İngiltere maçındaki performansından etkilenmiş ve kendi takımlarında neden yararlı olamadığının araştırılmasını istemiş. Ne zahmet! Elano, Brezilya'da nerede, hangi görevle, G.Saray'da nerede, hangi görevle oynatılıyor? Bu kadar basit... Türk Futbolu "Boş oldu" Hani eskiden derlermiş ya, "Boş oldun" diye... Hah işte bizim futbol da aynen bu durumdadır. Futbol Federasyonu, nasıl olsa elendik diyerek, yeni bir teknik adam bulmayı çıkmaz ayın son çarşambasına bırakmış, böylece de geçtiğimiz hafta sonu dünyada ne kadar milli takım varsa, resmi, özel maç oynarken, biz evimizde çöreklenmişizdir. Eh, böyle bir federasyona da madalya takmak gerekmez mi? Altından, tenekeden, hangi türden olursa olsun, uyar be!.. Selçuk Dereli'nin kaçıncı maçı? FIFA kokartlı hakemimiz Selçuk Dereli'ye, Aziz Yıldırım malum kupa maçından sonra, "Sana Avrupa'da da maç yönettirmeyeceğim" demiş. Mahkeme kayıtlarında var. Peki, Dereli o günden sonra kaç Avrupa maçı yönetti? Saymadım, ama 20'den fazladır. Ağzından çıkanı kulakların duyacak ve haddini bileceksin. Ama desenize, birilerini büyütenler mi kabahatli, yoksa büyümüşler mi? Bence birincisi... Derbi öncesi İnönü'de maskaralık!.. Ben izlemedim. Bir arkadaşım, şu Devler Ligi midir, nedir, onun geçtiğimiz pazar İnönü'de sergilendiğini söylemez mi? Ağzım açık kaldı. Yahu beyler; bu hafta, hem de cumartesi akşamı orada bir ezeli rekabet maçı var. Bu ne vurdumduymazlıktır? Erman da çaldığı penaltıyı, Acun'dan direktif alınca iptal etmiş... Eh yakışır be!.. O kadın!.. Vay be, bugünleri de gördük ya... Bir kadın çıkıyor, tribünlere, parmak, el, kol gibi organlarıyla erkeklerin bile düşünemeyeceği biçimde hareket çekiyor. Bunun üzerine tribünler iniyor aşağıya... Sonra F.Bahçeli basketbolculardan biri kafasından tokatlanıyor. F.Bahçe hayretle (!) böyle şey görmedik diyebiliyor. Sanki Efes'le oynanan geçen sezonki finalin son ayağı bal-börek lezzetinde yaşanmış gibi... O kadın için F.Bahçe bizden değil diye açıklama yapıyor. G.Saray bir çeşit savunmaya geçebiliyor. Sonra da biz spor olduğundan söz edilebiliyor. Adamlar koca Sir Alex Ferguson'un canına ot tıkadı, Mourinho'ya 15 bin dolar ceza kestiler. Şimdi G.Saray ve seyirci yumruklayan F.Bahçeli basketbolcu ceza almalı. Tamam. Ya o kadın? Şaracoğlu neden sınıfta kaldı? Son UEFA Kupası maçından sonra yazmıştım. O stada asla ve asla bir daha büyük organizasyon verilmeyecek diye... Başta Antucom olmak üzere, ne kadar fanatik F.Bahçeli varsa ayağa kalktı. Sonuç? Benim yazdığım gibi... Avrupa Futbol Şampiyonası veya Dünya Kupası gibi büyük organizasyonlarda bu stat yer alamayacak. Sebep mi? Güvenlik çemberinin UEFA veya FIFA'nın kitabında yazdığı biçimde kurulmasının mümkün olamayışı... Yani trafik falan değil... Olimpiyat Stadı ile gelecekteki Seyrantepe'ye karşı çıkmış bazı kafası çalışmayan bilgisizler de, ondan yazdım. Asr-ı Fener Milli Kütüphane'de!.. İçinde hatalı, yanlış, saptırma, toplam 48 adet faul bulunan 2500 euroluk Asr-ı Fener, şimdi de Milli Kütüphane'ye girdi. Yani F.Bahçe'nin tarihini inleyecekler, kim bilir belki de ondan ödev çıkaracak öğrenciler bu faullerle donanacaklar... Müdür bey; bira ara bir yanlışlar kılavuzunu da yanına koyuverin... Tabii varsa... Yoksa kütüphanenin milliliği düşmez mi?