Ulusoy, çıkıp açıklama yapmalı!

A -
A +

> Vatan da Star da atıyor! Ben Fatih Terim'in avukatı değilim... Zaten hiç kimsenin de olmadım. Hatta öylesine ki, Terim Hoca'yı ikinci dönem G.Saray icraatlarında belki de en fazla eleştiren yazarım... Ama iş, sallamaya, atmaya, reyting ve tiraj peşinde koşup, insanları karalamaya gelince, en kral Fatihçi, en kral Alici, Velici olurum... Vatan'ın manşetinde, Terim Hoca'nın, İsviçre maçı sonrası futbolcularına sahadaki rakip oyuncuları çimene gömmesi emrini verdiği iddiası vardı. Yazıyı yazan, belgelerin de, artık iş ortağı gibi oldukları Star'ın müdüründe bulunduğunu belirtiyordu. Merakla bekledik... Star da, Terim'e ve Milli Takım'a zarar verir gerekçesiyle, ortağın ortasına vurmayıp, pası ıskalıyordu. Eh, bir hafta daha reyting ve tiraj... Yuh! Hangi teknik adam, böyle bir eylem sonrası tek birinden dahi yararlanamayacağı oyuncularına böyle bir emir verir? Kendisinin de meslek yaşantısının da sona ereceğini bile bile... Atmayın, insanları karalamayın! Koltuklarınızda insanları karalayıp, elde edeceğiniz forsla oturacaksanız, buyurun dünya sizin olsun! > Star'a bir diyeceğim daha var! Star'ın Telegol'ü, başta G.Saray'ın Roma'da yaşadıkları olmak üzere, bazı Avrupa maçlarındaki saha olaylarını gündeme getirip, FIFA'nın verdiği cezanın adalet dışı olduğunu vurguladı. A be benim güzel kardeşlerim; biz cezayı saha içindeki olaylardan dolayı almadık ki... Biz cezanın yüzde doksan beşini, İsviçre takımı Yeşilköy'e ayak bastığından, oteline gidene kadar geçen süreçten aldık... > Ne zaman oynamak istersiniz efendim? FBTV'de yüzüklerin efendisi, F.Bahçe'nin cuma maçları oynamamasının doğru olacağını söylüyor. Gerekçe olarak da, hafta sonu ve pazar trafiğini gösteriyor. Eeee, o stadı, o hale getirmeyip, başka bir yere aynı güzellikte bir stat yapsaydınız. Ne yani, maçları oynama gününü de mi siz tespit edeceksiniz? Nobre'nin tespitleri yetmiyormuş gibi... > Skytürk'ün parlamayan kıvılcımı! Skytürk, Efes Pilsen ve Ülkerspor'un Avrupa maçlarını yayınlayarak büyük bir hizmet sunuyor. Kutlayıp, teşekkür etmiştik. Ama son Efes Pilsen maçı yüzünden benim küçük televizyon, az kalsın kendini bahçede buluyordu. Bitime 2 dakika kalmış... Efes, 14 sayı geride... Ve de gidişat, o süreçte, bırakın farkın kapanmasını, açılmasını daha olası gösteriyor. Ama maçı anlatan arkadaş, "Bir kıvılcım bekliyoruz" deyip duruyor. İşin tuhafı, Kaan Kural gibi basketbolun profesörü bir arkadaş da ona uyup, kıvılcım durağında... Ve tabii ki kıvılcım falan parlamadan, maç gidiyor... Üstelik iki arkadaş da, bitime 1 dakika 34 saniye kala hala kıvılcım beklerlerken ve fark 10 sayının üstündeyken... > Kazım Kanat'a bir rehber tutun! Öğrendim ki, Kazım Kanat meslektaşın bir de editörü varmış. Vay be! Ama aynı yazar ve editörü, 10 Şubat Cuma günkü Sabah gazetesinde öyle bir faul yapmışlar ki, tam kırmızı kartlık... Ama artık gazetelerde böyle fauller için değil kırmızı, sarı bile yok... Neyse... Mesele şu: Kazım kardeş, yazısında, Mısır'ın, Afrika Kupası'ndaki en büyük ve en yararlı oyuncusunun Ahmed Hassan olduğunu vurgulamış. Doğru... Ardından da, aynı oyuncunun Beşiktaş'ın 100. Yıl Şampiyonluğu'nda da baş rolü oynadığını, sayısız gol attığı yazmış. Benim sorum da şu; Beşiktaş'ın 100. şampiyonluğunda Ahmed Hassan Beşiktaş adına mı goller atıyordu, yoksa Beşiktaş'a mı gol atıyordu ? (Bak; G. Birliği :1- Beşiktaş: 2, Ankara...) Yaşasın editörlü yazarlar! > İşte Daum bu! Kaybedince veya berabere kalındığında, "Kadrom dar... Elimde, kaliteli eksiklerin yerine dolduracak aynı düzeyde eleman yok...Yabancı sayımız az... Kalecim dehşet veriyor... " Kazanınca, "Artık dayanamıyorum, kalıp kalmayacağım belli değil... Şuradan, buradan teklifler var... " Beş atınca, "Penaltıyı çıkın, kalecinin atılışını da çıkın, gollerin dördünü de çıkın, yine 1-0 galibiz..." Bana, benzeri demeçleri veren, hem de kendi görüntüsü ve kendi sesinden, bir ikinci hoca gösterin bu alemde, kalemi bırakayım... > Bunlara dikkat! Bundan böyle izleyebildiğim maçlardan, ismi zirve yapmamış ama, yapmaya en yatkın gençleri, yine bana göre, yazacağım... Diyarbakırsporlu Burhan iyi işlenirse, maç alan oyuncu olabilir. Samsunspor'daki Guaye iyi kumaş... Trabzonsporlu Ali'nin attığı gol her babayiğidin harcı değil... Yine aynı takımdan Tayfun, bir savunma oyuncusu olmasına rağmen, 20 topun 19'unu kendi adamının ayağına atabiliyor... Malatya'da Bilal geç kalıyor... > Yapma be Ümit Kayıhan! Yine olacak şey değil... Ümit Kayıhan, bugün yorumcu ama aslında teknik direktör... Şayet oyuncularına da kuralları böyle öğretiyorsa, vay anam vay! Veysel, hava kolunu uçak kanadı gibi açmış ve elle golü yapmış. Kuddusi kardeş bunu yakaladı. Ve ikinci sarıdan Veysel'i soyunma odasına gönderdi. Ama Ümit Hoca, yorumunda, buraya dikkat, "SMAÇ" yapmadı ki demez mi? Aaaaaa! > Basketbolun şahane maçları ve hakemlerin ıstırabı! Beykoz, G.Saray Cafe Crown'u, Tuborg Pilsener, F.Bahçe'yi devirdi... Banvit, Efes Pilsen'e ecel terleri döktürdü. Beşiktaş, Mersin'de uzatmanın sonuna kadar inim inim inledi... İTÜ hariç, kimin kimi nerede yeneceği belli olmayan, harika bir lig izliyoruz. Ancak bir de hakem derdimiz var. Ne mi? Ekim'den beri bu mükemmel ligi yöneten hakemlerin alacaklarının büyük bölümü hala ödenmemiş durumda... İşin başındaki dostum Kadir komutan, "Bana geliyor da ben mi dağıtmıyorum" diyor. Sayın Bakan Şahin; Artık Ulusoy'la uğraşmayı bırakın da, devletin bir an önce basketbol hakemlerinin alacaklarını ödemesi sağlayın! > Varsa yoksa Sergen! Diyarbakır'da, pasın kralını Tümer, Gökhan'a verdi... Bobo'nun golünde de pasın kralını Gökhan, Sergen'e verdi... Ama spiker, sadece Sergen'i büyüttü, kutladı... Sonra ikinci yarıda Sergen soyunma odasında kaldı, Beşiktaş'ı spikerin ikinci sınıf gördükleri taşımaya çalıştı... Futbol için nankör spordur dememişler boşuna... > Güner Ümit'ten... Turnike döndü... Toplum bu şov türü yarışmayı bayağı özlemişti. Sunucusu ise bu yarışmanın adeta patentini almış olan Güner Ümit... Ümit, geçtiğimiz hafta soruları içine bizim Habertürk'deki Şeref Tribünü programını almış. Ben kaçırdım... Soruyu açarken de bizim ekipten övgüyle söz etmiş... Hoş geldin Güner kardeş, teşekkürler! > Nobre ve Tatlı! Nobre yine yaptı yapacağını ve bu defa da ligin en çok tutulan hakemi Serdar Tatlı'yı yaktı. Tatlı, müsabakadan bir gün sonra verdiği karardan dolayı üzgün olduğunu, Nobre gibi oyuncuların emek hırsızlığı yaptığı belirtti. Günaydın! Nobre, geldiği günden beri bunu yapıyor. F.Bahçe'nin bir ton golünde bu eylemleri ile payı büyük... Böyle oyuncuyu nereden bulacaksın? Üstelik de bedava gibi... Dün Arif Erdem'i penaltı sahtecisi diye tanımlayanlara... > Futbolun cilvesi! Samsunspor 5, G.Antepspor 6 yedi... İki takım da büyük bir süreci onar kişi oynadı. Atanlar, lig şampiyonluğu kovalayanlardı... Buradan bakınca normal gibi görünüyor. Ama pek de öyle değil... G.Antep, G.Saray'a yediği kadar atabilirdi. Samsun ise Brezilyalının ayağından sözüm ona bir pozisyon kaçırdı. > Appiah denince... Bence, F.Bahçe'nin tam anlamıyla üç uluslararası düzeyde savaşacak ve de etkili olabilecek oyuncusu var... Bunların Appiah, Önder ve Tuncay... Anelka, o keyfi olursa... Appiah, yine bence, bu takımın bir numaralı oyuncusu ve olmazsa, yeri gerçekten doldurulamayan ismi... Eeee ne de olsa, G.Saray alt yapı eğitimli ve de en zor lig İtalya'dan ithal... > Cihan nasıl sahada kaldı? Olacak şey değil... Kuddusi kardeşimiz, Lazarov'u, hem de aynı pozisyonda dört defa arkasından çeken, iten Cihan'a tek bir faul çalmadı. Böyle olunca da, Cihan maçı tamamladı. Olmadı Kuddusi kardeş; hemen kaseti izle ve kendine gel! > MHK çuvallıyor! Çulcu'nun başkanlığındaki yeni MHK, startta kötü not aldı. Erciyesspor- F.Bahçe maçının açık penaltıyı atlayan ve skora doğrudan etki yapan hakemi Hakan Sivriselvi, geçen hafta Rizespor-Ankaraspor maçının dördüncü hakemi idi. Yani ödüllendirilmişti. Şimdi de sıra Tatlı'ya ödül vermek herhalde... > Kurtar bizi baba! Habertürk'teki Şeref Tribünü programında Tuğrul Yenidoğan taaa derinlerden bir dosya çıkarıp Beşiktaş'ın gündemine oturdu. Beş yılda 6 bin üye yapılmış olması bana çok sakat geldi. Üstelik belgelere göre de bu üyelerin çoğunun girişi yatırılmamış. Fulya'yla ilgili de çıkan kokular pek hoş değil. Bence bir kere daha başlıktaki sloganı atmakta yarar var. Yoksa... Dilim varmıyor... > Kedi gibi (2) Kayseri Erciyes- F.Bahçe Fortis Türkiye Kupası'daki Luciano smacının fazla spekülasyon malzemesi olmasını önlemek amacıyla Sayın Nihat Özdemir, "İstediğimiz en iyi transferi yaparız" gibi tuhaf bir çıkış yapmıştı. Bugün de Tatlı'nın penaltısını aynı anlayışla örtmek adına "G.Saray motive ediliyor" gibi bir örtü daha kullandı. Vallahi bravo. Yönetici dediğin de böyle olur...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.