Vay vay 52 yıl be!

Sesli Dinle
A -
A +

Türkiye gazetesi geçen hafta 52. kuruluş yılını kutladı. Tabii ki biz de... Acaba bu ülkede kaç tane gazete vardır ki, kurucusundan sonra oğlu devam edebilmiş... Ve 52 yılı dolmuş... Satan satana, bırakıp giden gidene idi... Rahmetli Enver Ağabey’i her zaman büyük bir gururla anarım. Hele hele beni bir konuşması sırasında en arka sıradan en ön sıraya aldırışını hiç unutamam. Şimdi Mücahid Ören kardeşimiz babasını hiç aratmadan gazetemizin başında... Allah kolaylık versin! Nice yıllara! 

 

Zaniolo’dan santrfor olur mu? 

 

Galatasaray, son Karagümrük maçına çıkarken elime geçen kadroda Zaniolo’nun santrfor rolüne soyundurulduğunu gördüm. Ve dedim ki, Okan Hoca bu macera yolundan dönmeyecek misin acaba? Eee, iki boş topu gole çevirenler benim ülkemde futbol kralı ilan ediliyorlar. Devam edelim! Arızalı Icardi mi daha ısınmadan penaltı atar yoksa, ilk penaltıyı gole çeviren mi? Okan Hoca bir an önce düz bakmalı... Yoksa tren raydan çıkar... 

 

Kim çıkarsa o oynar!

 

Başlık garip değil mi? Ama Fenerbahçe için hiç de garip değil... Çünkü takımın başında öyle bir hoca var ki, resmen tombala çekiyor sahaya süreceği takım için... Bir maç önce takımı kurtaran, sakat ve cezalı da değil, yedek kulübesine çakılır... Bu İstanbulspor maçında İrfan Can Kahveci ve Crespo’dan söz ediyorum... Ve İrfan ilk yarıda rakibin bir kanadını felç eden Emre Mor’un yerine giriyor. Devamla, maç biterken yine garip değişiklikler. Eee, son maçları nasıl kazanmıştı ki? Tam tombala değil mi?

 

Hoş geldin Samsunspor!

 

Hiç unutmam, eski başkanlardan Ulusoy dostumun bir yemeğine katılmıştım Samsun’da... Ne günlerdi ama! Sonra bir düşüş yaşandı. Öylesine ki bir alt lige kadar geriledi. Şimdi ise yeniden Süper Lig... Bu büyük başarının mimarlarını kutluyorum. Çünkü bu kentimiz oralara daha layıktır. 

 

Şenol Hoca’dan tedavi ve prim!

 

Beşiktaş, direnen, hatta zaman zaman da iyi organize olup yürek hoplatan Ümraniyespor’u yendi. Bu maçta en çok dikkatimi çeken iki olay vardı. Şenol Güneş hocam önce Amir-Ghezzal ve Cenk-Maxim değişikliklerini yaptı. Sonra da prim ödülü olarak da Necip, Tayfur ve Semih’i sahaya sürerek de kıyak geçti. Eh böyle hocayı hangi futbolcu sevmez ki?    

 

Ergin Ataman yolcu mu? 

 

Anadolu Efes’in teknik patronu için gazetelerde Yunan kulübü Panathinaikos’la anlaştığı şeklinde haberler vardı. Doğru mu, uydurma mı bilemem... Ama şu ana kadar, yani ben köşe yazımı yazmaya başladığım pazartesiden beri yalanlama gelmedi. Acaba diyorum bu büyük basketbol kulübünün sahibi olan eski basketbolcu dostum artık yeter mi dedi.

 

Oy kullanamayan ve seçilemeyen adaylar!

 

Yanlış hatırlamıyorsam Meral Akşener, hani şu eşinin koluna tokat atan, masalara noter damgası vuran hatun, bundan önceki seçimde milletvekili bile seçilememiş idi... Kemal Dayı da, oy kullanmayı becerememiş, koca Kağıthane’yi Kağıttepe yapmış idi... Şimdi bunlar kol kola en tepeye aday oldular... Eh bunlara oy verenlere de Kağıthane’yi ve noter nasıl olur anlatmak gerekmez mi? 

 

Gomis hâlâ oralarda mı?

 

Geçtiğimiz hafta sonu gerek ekranlarda, gerekse gazete sütunlarında düne kadar pek duymadığım, okumadığım bir haber vardı. Galatasaraylı Gomis bir takım arkadaşının oynatılmasına sinirlenip tavır koymuş. Başkan Dursun da yönetim değerlendireceğiz demiş. Okan Hoca da öyle... Ve af çıkmış... Yahu siz kulüp tarihinizi hiç mi okumadınız? Koca Suat Mamat şampiyonluk turuna katılmadığı için gitmişti oralardan... 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.