Bir yazar, Allah'ın rahmeti her şeyi kuşatmış diyerek mazlum Hıristiyanların cennete gideceklerini, hatta şehit olacaklarını bildiriyor, rahmet ayetlerini yazıyor, azap ayetlerinden hiç bahsetmiyor. İslamiyet, ifrat ve tefritten [aşırılıklardan] uzak bir dindir. Allah'ın rahmeti bol olduğu gibi azabı da şiddetlidir. Mümin havf ve reca arasında olmalıdır. Havf, Allah'tan korkmak, reca da Allah'ın rahmetini ümit etmek demektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Havf ve reca [korku ile ümit] arasında bulunan mümin, umduğuna kavuşur, korktuğundan emin olur.) [Tirmizî] Hep Allah'ın azabından bahsedip insanları korkutmak doğru olmadığı gibi, hep Allah'ın rahmetinden bahsedip azabından hiç bahsetmemek de yanlıştır. Mümin, ikisi arasında olmalıdır! Yaşarken, havfı, ölürken recası daha fazla olmalıdır! Kur'an-ı kerimde buyuruluyor ki: (Kullarıma haber ver ki, ben gafururrahim olduğum gibi, azabım da çok acı, çok şiddetlidir.) [Hicr 49-50] (Allah'ın azabı şiddetlidir.) [Bekara 211, Yunus 70, Ra'd 6,13, 34, Taha 127, Mü'min 22, Haşr 7] (Allah'ın azabının şiddetli olduğunu bilebilselerdi!) [Bekara 165] (Elbette azabım çok şiddetlidir.) [İbrahim 7] (İşte o gün, hükümranlık çok merhametli olan Allah'ındır. Kâfirler için de pek çetin bir gündür. O gün, zalim kimse ellerini ısırıp, "Vay başıma gelene, keşke Peygamberin yoluna uysaydım da falancayı [batıl yoldakini] dost edinmeseydim.) [Furkan 26-28] (Allah ve Resûlüne karşı gelen, bilsin ki Allah, azabı şiddetli olandır.) [Enfal13] (Kurtuluşa erenler, Allah'a ve Resulüne itaat edip Allah'tan korkan ve sakınanlardır.) [Nur 52] (İşlediklerinin cezası olarak, artık az gülüp, çok ağlasınlar.) [Tevbe 82] (Allah katında en kıymetliniz, O'ndan çok korkup sakınanınızdır.) [Hucurat 13] (Allah'tan nasıl korkmak gerekiyorsa, öylece korkun.) [A.İmran 102] (Sizden öncekilere de, size de Allah'tan korkmanızı tavsiye ettik.) [Nisa 131] Mü'minun suresinin, (Rablerinin huzuruna çıkacaklarından kalbleri korku ile çarpar) mealindeki 60. ayetinde bildirilen kimselerin hırsız mı, zani mi olduğu sorulunca, Peygamber efendimiz buyurdu ki: (Bunlar, namaz, oruç ve zekât gibi ibâdetlerini yerine getirdikleri hâlde "acaba ibâdetlerimiz kabul olmadı mı" diye korkan kimselerdir.) [Tirmizî] Yine buyurdu ki: (Allah korkusu, her hikmetin başıdır.) [Taberânî] Hıristiyanlara kucak açıp kiliselere gidip ayinlerine iştirak edenler, onların cennete gideceklerini, hatta mazlumlarının şehit olacaklarını söyleyenler, şu ayetleri bilmiyorlar mı? (Ey iman edenler, Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin! Onlar, [İslâm düşmanlığında] birbirinin dostudur. Onları dost edinen de onlardan [kâfir] olur. Allahü teâlâ, [kâfirleri dost edinip, kendine] zulmedenlere hidayet etmez.) [Maide 51] (Müminler, kâfirleri dost edinmesinler! Onları dost edinenler, Allah'ın dostluğunu bırakmış olur.) [A. İmran 28] [Kâfirlere kucak açanlar da, Allah'ın dostluğunu bırakmış olur.] (Sen, onların dinine uymadıkça, Hıristiyanlar ve Yahudiler senden hoşnut olmazlar. De ki "Doğru yol, ancak Allah'ın yoludur.") [Bekara 120]