Amirlerimizden adaletsiz ve yanlış iş yapanlar oluyor. Uğraşmamıza rağmen hakkımızı alamazsak, yanlışlıkları düzeltemezsek âmirlerimizi üst makama şikâyet etmemizde bir mahzur olur mu? CEVAP: Amirlerle münakaşa edilmez. Onların yaptığı işler ulu orta tenkit edilmez. Onlara itiraz, onları tayin eden amire itiraz olur. Bizim yanlış sandığımız şey doğru olabilir. Hakkımız sandığımız şey, hakkımız olmayabilir. Hakkımız olsa bile, hakkı kendi elimizle almaya kalkmamız anarşiye sebep olur. Amirlere itaat gerekir. Çünkü Peygamber efendimiz buyuruyor ki: (Elleri kesik, sakat bir köle de olsa, amirinize itaat edin!) [Müslim] (Sırtına vurup malını alsa da, amirine itaat et!) [Buhari] Kur'an-ı kerimde de mealen buyuruluyor ki: (Allah'a, Peygambere ve sizden olan amirlere itaat edin!) [Nisa 59] Ortada ihanet gibi bir durum varsa, uygun kimselerle istişare edilip durum, usul-i dairesinde bir üst makama bildirilebilir. Eshab-ı kiramdan Avf bin Malik el-Eşca'i hazretleri anlatır: Mûte Gazasına çıkmıştım. Sadece bir kılıcı olan Yemenli bir asker de yanımdaydı. Orada kesilen bir devenin derisinden bir kalkan yaptı. Giderken bir Rum birliğiyle karşılaştık. Silahı da, atının eğeri de altın işlemeli bir Rum, Müslümanlara şiddetle saldırıyordu. Yemenli de bir kayanın arkasında saklanıp onu takibe başladı. Rum yaklaşınca Yemenli kılıcıyla atın ayaklarını kırıp Rum'u yere düşürdü. Hemen üstüne atılıp kılıcı ile onu öldürdü. Atını da, silahını da aldı. Ben sana demedim mi? Allahü teâlâ Müslümanlara zafer müyesser edince, Emirleri Halid bin Velid, Yemenlinin öldürdüğü Rum'dan kalan eşyalardan bazısını aldı. Hâlid'e, Resulullahın, (Kim savaşta birini öldürürse, öldürdüğü kimsenin bütün malları öldürene verilir) hadis-i şerifini duymadın mı, diyerek aldığı ganimetleri geri vermesini söyledim. Halid, "Evet biliyorum. Ama bu kadar ganimet ona çok" dedi. Ben de "Bunu Yemenliye geri vermezsen, durumu Resulullaha iletirim" dedim. Buna rağmen Halid ganimetleri geri vermedi. Ben de Medine'ye gelince durumu Resulullaha anlattım. Resulullah, Halid'e durumu sordu, o da, dediklerimi doğruladı. Resulullah, (Aldıklarının hepsini geri ver) buyurdu. Ben de, "Ya Halid, ben sana dememiş miydim, Yemenlinin hakkını sende bırakmam" diye. Resulullah bunu duyup işin aslını sordu. Ben olduğu gibi anlattım. O zaman öfkelenip, "Ya Halid, ganimetleri verme! Siz emirlerime [kumandanlarıma] nasıl itiraz edersiniz. İşlerin temizi size, bulanığı emirleredir" buyurup beni azarladı. (Müslim, Ebu Davud) İmam Nevevi, son cümleyi şöyle açıklıyor: İşlerin iyi yürümesi âmirlerden sorulur, memurlardan sorulmaz. Bu hadisten anlaşılıyor ki, Emir, mücahidden aldığı ganimeti, bir başka mücahide verebilir.