Bid'at neden günahtır?

A -
A +

Bid'at çıkaran, sahih hadisleri uydurma zanneder, İslâm âlimlerini beğenmez, dinde noksanlık görür. Dinde noksanlık sandığı hükümleri değiştirmeye, yeni hükümler koymaya çalışır. Bid'at ehli kibirlidir. İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki: Kibrin diğer günahlardan daha büyük olmasının sebebi şudur: Büyüklük ancak Allahü teâlâya mahsus iken, kulun kibirlenmesi, bir kölenin hükümdarın tacını başına geçirerek onun tahtında oturup hükmetmesine benzer. Hükümdarın bir emrini yapmayarak suç işlemekle, hükümdarlığına sahip çıkmak, onun tahtına oturup emirler vermek arasında elbette büyük fark vardır. İşte kibirlenmek, Allahın emrini yapmamak gibi bir suç değil, bizzat ilah olmak gibi büyük suç oluyor. Bid'atin de hırsızlık, katillik gibi suçlardan daha büyük olmasının sebebi budur. Günah işleyen, katillik yapan kimse, Allahın emrine isyan etmiş olur, büyük günah işler. Fakat bid'at çıkaran kimse, Allahın, Resulünün ve Resulullahın varisleri olan âlimlerin bildirdiği hükümleri beğenmeyip yeni hükümler koymaya, bizzat dinin sahibi olmaya çalışıyor. Yani Allah adına, Resulü adına hareket ediyor, hatta onları beğenmeyip kendi görüşünü din gibi ortaya koymaya çalışıyor. Bu bakımdan bid'at ehli, hırsızdan, eşkıyadan daha büyük günah işliyor. İşte bunun gibi sebeplerden dolayı Peygamber efendimiz, (Ben onlardan değilim, onlar da benden değildir. Onlara karşı cihad, kâfirlerle cihad gibi önemlidir.) buyuruyor. (Deylemî) İmam-ı Rabbanî hazretleri de buyuruyor ki: (Bid'at ehli, yapacağı değişikliklerle, dini düzelteceklerini, olgunlaştıracaklarını zannederek bid'at çıkarıyor, bid'atlerin zulmetleri ile sünnetin nurunu örtmeye çalışıyorlar. Bunlar, dinin noksanlıklarını tamamladıklarını iddia ediyorlar. Bilmiyorlar ki din noksan değil, kâmildir. Kur'an-ı kerimde Maide suresinin 3. âyet-i kerimesinde, mealen, (Bugün sizin için dininizi ikmal eyledim. Üzerinize olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslâmiyeti vermekle razı oldum.) buyuruluyor. Dini noksan sanıp, tamamlamaya [asra göre, çağdaş tefsir yazmaya ve çeşitli bid'atler çıkarmaya] çalışmak bu âyet-i kerimeye inanmamak olur. Bu bakımdan bid'at ehli ile konuşmak, kâfirle arkadaşlıktan daha kötüdür. Bid'at ehlinden yılandan, canavardan kaçar gibi kaçmak gerekir.) 14 asırdan beri, İslam âlimleri, bid'at ve hurafe karışmamış olan dinimizin bayrağını birbirine teslim ede ede, emin ellerle günümüze kadar getirmişlerdir. Böyle bir dini beğenmeyen ve Kur'anı kendi görüşüne göre tefsir eden kimse elbette en büyük günahı işliyor. Sahih hadis-i şerifleri, muhkem âyetleri yersiz tevil ederek açık gezmenin caiz olduğunu söylemek, eşkıyalık gibi veya çıplak gezmek gibi, büyük günahlardan biri değildir. Bunlardan da tehlikelidir, yani küfürdür. Çünkü hadis-i şerifte, (Kur'anı kendi görüşüne göre tefsir eden kâfir olur) buyuruluyor. Resulullah efendimiz, Kur'an-ı kerimi nasıl tefsir etmişse, Eshâb-ı kiram bize nasıl bildirmişse, öyle anlamak gerekir. Herkesin anlayışına göre din olsa idi, insan sayısı kadar din olurdu. [Bid'atler toplu olarak yarınki yazıda bildirilmektedir.]

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.