Bugün Regaib kandilidir

A -
A +

Sual: Regaib kandili ne zamandır, önemi nedir? CEVAP: Recebin ilk Cuma gecesine, Regaib gecesi denir. Bu gece, regaib gecesidir. Her Cuma gecesi kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ, bu gecede, müminlere, ragibetler [ihsanlar, ikramlar] yapar. Bu geceye hürmet edenleri affeder. Bu gece, Peygamber efendimizin babasının evlendiği gece değildir. Böyle söylemek yanlıştır. Resulullahın dokuz aydan önce dünyayı teşrif etmiş olduğunu bildirmek olur ki, bu da noksanlık ve kusurdur. Her bakımdan, her insanın üstünde ve her bakımdan kusursuz olduğu gibi, Âmine validemizi nurlandırdığı zaman da, noksan ve kusurlu değildi. Bu zamanın noksan olması, tıp ilminde kusur sayılmaktadır. Bu geceye mahsus bir namaz yoktur. Bugün oruç tutup, gecesini de ihya etmek çok sevabdır. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: (Receb ayında Allah'a çok istiğfar edin; çünkü Allahü teâlânın, Receb ayının her vaktinde Cehennemden azat ettiği kulları vardır. Ayrıca Cennette öyle köşkler vardır ki, ancak Receb ayında oruç tutanlar girer.) [Deylemi] (Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez: Regaib gecesi, Şabanın 15. gecesi, Cuma gecesi, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı gecesi.) [İ. Asakir] (Recebin ilk Cuma gecesini ihya edene, Allahü teâlâ, kabir azabı yapmaz. Dualarını kabul eder. Yalnız, 7 kimseyi affetmez ve dualarını kabul etmez: Faiz alan veya veren, Müslümanları aşağı gören, ana-babasına eziyet edip karşı gelen çocuk, Müslüman olan ve dinin emirlerine uyan kocasını dinlemeyen kadın, şarkı ve çalgıcılığı sanat edinenler, livata ve zina edenler, beş vakit namazı kılmayanlar.) [S. Ebediyye] (Bunlar, bu günahlardan vazgeçmedikçe, tövbe etmedikçe, duaları kabul olmaz.) Recebde edilen dua kabul edilir, hatalar affedilir. Günah işleyenin cezası da, kat kat olur. Hazret-i Hüseyin anlatır: Kâbe'yi tavaf ederken yanık sesle dua eden birinin sesini işittik. Babam bunu çağırdı. Güzel yüzlü, temiz bir gençti. Ancak sağ tarafı felç olmuş, hareketsiz idi. Ona dedim ki: - Sen kimsin, vaziyetin ne böyle? - Menâzil bin Lâhık. Ben çalgı çalmakla, şarkı söylemekle her yere ün salmış, Arabistan'ın artisti denilen ünlü bir kimseydim. Receb ve Şaban aylarında bile, bu günahlara devam ederdim. Salih babam, beni bu günahlardan kurtarmaya çalıştı. Bana, (Allahü teâlânın azabı şiddetlidir, bir anda kahredebilir. Kötü arkadaşlardan vazgeç, bu kötü işleri bırak! Melekler ve bu aylar, senden şikâyet ediyorlar) dedi. Nasihate hiç tahammülüm yoktu. Babamın üzerine yürüyüp, döverek susturdum. Üzüntülü ve kırık kalble, (Bu aylarda oruç tutar, geceleri ibadet ederim. Beytullaha gidip, şerrinden korunmak için Allahü teâlâdan yardım dilerim) dedi. Bir hafta oruç tutup Kâbe'ye giderek, (Ey Rabbim, mazlumların âhını yerde bırakmazsın. Bu ayda, bu mübarek yerlerde yapılan duaları reddetmezsin. Hakkımı oğlumdan al, onu felç et) diye dua etti. Henüz duası bitmeden sağ tarafım felç oldu. - Baban bu hâline ne dedi? - Babamdan af ve özür diledim. Onun da babalık şefkati galip gelerek, beni bağışladı. Beddua ettiği yerde, bu sefer şifa bulmam için hayır dua etmek üzere deve ile Beytullaha gelirken, devenin ürkmesi ile babam düşüp öldü. Şimdi çaresiz kaldım. Hazret-i Hüseyin buyurdu ki: "Babam gence dua etti. Recebde yaptığı dua bereketiyle, Allahü teâlâ ona şifa ihsan etti." ------- Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29 www.dinimizislam.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.