Sual: Müslüman Allah'ın sevgili kulu olduğuna göre, niye Allah sevdiği kuluna dert bela veriyor? CEVAP: Bu sualin birkaç cevabı vardır, birisi şöyledir: Bu dünya, imtihan yeridir. Burada hak ile batıl, haklı ile haksız karışıktır. Sıkıntılar belalar, Müslümanlara değil de, yalnız gayrimüslimlere verilseydi, hak ile batıl ayrılır, belli olurdu. İmtihanın anlamı kalmazdı. Hâlbuki gayba iman etmek gerekir. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Dünyanın ve ahiretin bütün saadetleri, görmeden inanmaya bağlıdır. Dostlarını mihnet ve bela içinde göstererek, düşmanlarının gözünden sakladı. Allahü teâlâ her şeye kadirdir. Dostlarına hem dünyada, hem de ahirette rahatlık verebilir; fakat âdeti böyle değildir. Kudretini, hikmeti ve âdeti altına gizlemeyi sever. İşlerini, yaratmasını, sebepler altında gizlemiştir. O halde, dünya ahiretin aksi olduğundan, dostların, ahiret nimetlerine kavuşmak için, dünyada sıkıntı çekmeleri gerekir. Müslümanlar dünyada birkaç gün dert, bela çekmeselerdi, Cennetin lezzetlerinin kıymetini anlayamaz ve ebedi nimetlerin kıymetini bilemezlerdi. Acıkmayan, yemeğin lezzetini anlayamaz. Acı çekmeyen, rahatlığın kıymetini bilemez. Dünyada bunlara elem vermek, sanki daimi nimetleri artırmak içindir. Yabancılara sıkıntı şeklinde gösterilenler, dostlar için nimettir. (2/99) Sıkıntılar, günahların affına sebep olur Sual: Bir insana gelen çok bela, onun çok günahkâr olduğunu mu gösterir? CEVAP: Dertlerin, belaların gelmesine sebep olan şeylerden birisi de, günah işlemektir. Bela gelince üzülmemek gerekir; çünkü belalar, sıkıntılar, günahların affedilmesine sebep olur. Dostlara gelen dertlerin, belaların ve musibetlerin çok olması, günahların çok affedildiğini veya derecesinin çok yükseltildiğini gösterir. Günahların çok olduğunu göstermez. Dostlarına çok bela vererek, günahlarını affeder, temizler; günahı olmayanların da, makamlarını yükseltir. Böylece bunlar, ahiret sıkıntılarından korunur, Cennet nimetlerine kavuşur. Allahü teâlâ, sevdiklerinin günahlarını affetmek için, onlara dert, bela gönderiyor. Tövbe, istiğfar edince de, günahlar affolur. O halde, dert ve beladan kurtulmak için, çok istiğfar okumalıdır. Dostların günahını, düşmanların günahları gibi sanmamalı. (İyilerin, iyilik olarak bildikleri şeyleri, dostlar, günah bilirler) buyuruldu. Bunlardan günah ve kusur sadır olsa da, başkalarının günahları gibi değildir. Yanılmak ve unutmak gibidir. Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29 www.dinimizislam.com - www.mehmetalidemirbas.com