Bazı kimseler, kiliseye gidip âyinlere katıldığımız için, onlarla yakınlık ve dostluk kurduğumuz için bizi eleştiriyorlar. Eğer kâfirleri sevmek yasak olsaydı, onlara hoşgörüde bulunmak yasak olsaydı dinimiz kitaplı kâfirlerle evlenmeye izin vermezdi. Çünkü insanın hanımını sevmemesi mümkün değil. Yoksa Ehl-i kitapla evlenmek yasak mı? CEVAP: Ehl-i kitap zimmi ise tenzihen mekruh, harbi ise tahrimen mekruhtur. Bugün zimmi olan Ehl-i kitap yoktur. Hepsi harbidir. Tahrimen mekruh olsa da caizdir. Ancak evlenmekle kâfiri sevmeyi aynı kefeye koymak ne kadar yanlıştır. İnsan muzu da sever ama bunu yemek için sever. Gayri müslim kızın kara kaşını, kara gözünü sevebilir. Dinini sevmesi asla caiz olmaz. Muhammed Masum hazretleri buyurdu ki: Kâfirleri sevmemek Kur'an-ı kerimde açıkça emredilmiştir. Kur'ana uymak ise farzdır. Kâfirleri sevmenin haram olduğunu bildiren âyet-i kerimelerden birkaçının meali şöyledir: (Allaha ve kıyamet gününe iman edenler; babaları, kardeşleri ve akrabası olsa da, Allahın ve Resulünün düşmanlarını sevmez.) [Mücadele 22] (Demek ki babası da olsa kâfir sevilmez.) (Kâfirleri dost edinen, Allahın dostluğunu bırakmış olur.) [Al-i İmran 28] (Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin, sevmeyin!) [Maide 54] (Ey iman edenler, benim ve sizin düşmanınız olanları dost edinmeyin.) [Mümtehine 1] (Kâfirlerle, münafıklarla cihad et! Onlara sert davran, düşmanlık yap!) [Tevbe 73] Eshab-ı kiram (Kâfirlere gazap ederler, birbirlerine merhametlidirler) diye övülüyor. (Feth 29) Hakiki imana kavuşmak Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki: (Allahın düşmanlarını düşman bilmeyen, hakiki iman etmiş olmaz. Müminleri Allah için seven ve kâfirleri düşman bilen, Allahın sevgisine kavuşur.) [İ.Ahmed] (Allahın dostunu seven, düşmanını düşman bilenin imanı kâmil olur.) [Ebu Davud] (İsyan edenlere düşmanlık ederek, Allaha yaklaşın!) [Deylemî] (Bir kavmi sevip de onlarla dostluk kuran, kıyamette onlarla haşrolur.) [Taberani] (Kâfirlerle mal, can ve dilinizle cihad edin!) [R.Muhtar] (Kâfirleri sevmek cihad değildir.) Halife Hz. Ömer'e, (Hireli bir Hıristiyan var. Çok zeki, yazısı da çok güzel, bunu kendine kâtip yap) dediler. Kabul etmedi. Aşağıdaki âyeti okuyup, (Mümin olmayan birini dost edinemem) dedi. Ebu Musel Eşari hazretleri anlatır: Halife Ömer'e (Hıristiyan katibim çok işe yarıyor) dedim. "Niçin bir Müslüman kâtip almadın? (Ey müminler, Yahudi ve Hıristiyanları sevmeyin) âyetini işitmedin mi sen?" dedi. Ben de, "Onu dini için değil, kâtipliği için aldım" dedim. "Allahü teâlânın hakir ettiğine ikram etme! Onun zelil ettiğini aziz eyleme! Allahın uzaklaştırdığına yaklaşma" dedi. "Ama Basra'yı onunla idare edebiliyorum" dedim. "Hıristiyan ölürse ne yapacaksan, şimdi onu yap! Hemen onu değiştir" dedi.