İhtiyacın olursa cömertten iste!

A -
A +

Bir sultanın oğluna nasihatleri: Eğer birisinden bir şey istemeyi düşünürsen, önce onu dene, gör; o kişi cömert mi, yoksa cimri mi? Cömertse ihtiyacını dile getir, ama isteyeceğin zamanı iyi seç. Yani, o kişinin gönlü dar veya aç olduğu vakit isteme ki, umduğundan mahrum kalmayasın. Sonra, dilersen, mümkün olanı dile, ele geçmesi mümkün olmayan şeyi dileme, tâ ki elde edebilesin. Bir istekte bulunmaya gittiğin vakit, önce iyi sözler tasarla ve hoş bir edep ve usulle ortaya uygun bir söz at, sonra buna uygun bir davranışla, sözü maksadına getir ve hacetini dile. Söylediğin sözlerle, ona lütuf göster, (Hacet vaktinde lütuf göstermek, ikinci aracıdır) demişler. Yani lütuf, sözü geçen kişi gibidir. Lütuf göstermenin, ona en yakınının söylemesi kadar yardımı vardır. Öyleyse bir dilekte bulunduğun kimsenin katında, kendini bir aciz kul yerinde görmelisin. Çünkü insan, iyiliğin kuludur. Bir şey istedin ve isteğin kabul edildi mi, o kişiye teşekkür et, onu hoşnut et. Böylece, dileğin artarak devam eder. Nitekim, Allahü teâlâ, (Şükür, nimetin çoğalmasına sebep olur) buyurur. Hem, önceki istek kabul olunca teşekkür etmek, ikinci isteğin kabul olunmasının da umududur. Birinden bir şey istedin, ama isteğin kabul edilmedi; bunu da, kendi kaderinden bil. Varıp, o kişiyi halka şikâyet etme, işimi görmedi, deme. Çünkü o, halka şikâyete önem verseydi, işini görürdü. Bütün ilimlerin içinde, din ilminden büyük ilim yoktur. Bütün faydalı ilimler, dinin bir koludur. Din, kökü birlik olan bir ağaçtır, dalları dinin hükümleridir ve bunları birbirinden ayıran, dünya menfaatidir. Gücün yettiği kadar din ilmine çalış, din ilmini layıkıyla bilenlerin etrafında dolaş, tâ ki hem dünyayı elde edesin, hem de ahireti ele geçiresin. Allah nasip ederse, önce din ilmine yapış, çünkü o gövdedir, kalanı daldır. Gövdesiz dal istemek, uygun değildir. Eğer bu dediğim işlerden ilmi istersen kanaatkâr ol, yani helâli ve haramı seçici ol, açgözlü olma. Gönlünde ilim sevgisini sağlamlaştır, dünya sevgisini gider. Şöyle ki, ilme dost olmalısın, dünyaya düşman. Cefaya ve zahmete dayanıklı ol. Vaktinde yatmayı ve erken uyanmayı huy edin. İslam âlimlerinin kitaplarını okumaya, dinini doğru öğrenmeye karşı çok hırslı ol. Çok alçakgönüllü ol, burnu büyük olma. Okumaktan üşenme, faydalı ne okursan, daha iyi öğrenmek için tekrarla. Âlimleri sev ve daima ilim ehline yakınlaş, onların katında saygılı ol, edepsiz olma. İlim öğrenmekte hırslı ol, unutkan olma. Ama hocana ve her iyilik gördüğüne karşı haktanır ol. Yanından kitap, kalem eksik olmasın, gönlün bunlardan başka şeylerle dolmasın. Lüzumlu olarak ne işitirsen, aklında tutmaya çalış. Sözü az söyle, ileri görüşlü ve ince fikirli ol. İlim öğrenirsen, ibadette, namaz, oruç ve taat bucağına komşu ol, elbiseni daima temiz tut. Uygunsuz hareketlerin hoşuna gitmesin. Başkasının uygunsuz sözüyle hareket etme. Kendi görüşünü, başkasının görüşünden üstün tutmamaya çalış. Konuşma sırasında kaskatı kesilip durma. Karşına, sağına soluna bakarak konuş ve konuşurken, sözü çevirip gevşek konuşma. Toplulukta, seni dinleyen halkı her an kontrol et. İnce görüşlülükle, iyiden iyiye bak, eğer ağır nükteler hoşlarına gidiyorsa, güzel nükteler yap. Yok, eğer amiyane nükteler istiyorlarsa, sen de amiyane konuş. Her an açık yüzlü ol, asık yüzlü olma. Üstünü başını daima temiz tut, dinimizin yasakladığı her kötülükten kaç, emrettiği her ibadeti de yapmaya çalış. > Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29 www.dinimizislam.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.