İlmi gizlemenin vebali

A -
A +

Sual: İbni Sebeciler, (Hz. Ali'de bir Mushaf vardı, bu eldeki Kur'anın iki misli idi. Bunlar kimseye gösterilmeden 12 İmama verilmiştir, ahir zamanda Mehdi meydana çıkaracak) diyorlar. Böyle bir şeyin olması mümkün müdür? CEVAP: Allah resulünün damadı, Allah'ın aslanı, Vilayet yolunun reisi Hz. Ali'nin de, mübarek torunlarının da, ne kendilerindeki ilmi, ne de Allah'ın âyetlerini saklaması mümkün değildir. Hâşâ Hz. Ali ilme ve dine düşman olamaz. Kur'an-ı kerimde buyuruluyor ki: (İndirdiğimiz açık delilleri ve hidayeti gizleyenler var ya, işte onlara hem Allah lanet eder, hem de bütün lanet ediciler lanet eder.) [Bekara 159] (Allah, kendilerine kitap verilenlerden, "Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, onu gizlemeyeceksiniz" diyerek söz almıştı. Onlar ise bunu kulak ardı ettiler, onu az bir dünyalığa değiştiler. Yaptıkları alış-veriş ne kadar kötü!) [Al-i İmran 187] Hz. Ebu Hüreyre diyor ki: Bu iki âyet olmasa idi, hiçbir hadis rivayet etmezdim. (Buhari) Bir hadis-i şerifte de buyuruldu ki: (İlmini saklayanların kıyamette ağzına ateşten gem vurulacaktır.) [İbni Mace) Bu âyet ve hadis-i şerif de gösteriyor ki, Hz. Ali, Allah'ın kendisine ihsan ettiği ilmi, hele Kur'an-ı kerimi saklaması asla mümkün değildir. Tezkiye-i ehl-i beyt kitabının müellifi Osman efendi anlatıyor: Maarif meclisine gittiğim zamanlarda, Sebecilerin bir sandık içinde tefsirleri geldi. Basılmasına izin verilmedi. Sebebini sordular. (İslamiyet'e uymayan bir yeri mi var?) dediler. Evet, (Hz. Ali'nin kâfir ve zalim olduğunu yazıyorsunuz) dedim. Öfkeden gözleri döndü. (Hiddetlenme beni az dinle) dedim. Kitabın başında yazılmış ki: Oyuna gelmeyelim!.. (Talha, Ali'ye sordu ki, Osman Kur'andan 70 âyeti, Ömer de, 80 âyeti çıkardığı söyleniyor. Bu söz doğru mu? Ali evet doğrudur, dedi. Talha yine sordu ki: Değişmemiş olan Mushaf sende imiş, öyle mi? Ali, evet bendedir. Hem de, bu Kur'anın iki katı bende var, dedi. Sende bulunan Kur'anı Müslümanlara göstermeyecek misin? dedi. Eğer Ebu Bekir yerine, beni halife yapsalardı verirdim. Bana biat etmedikleri için, vermem ve vasiyet edeceğim, kıyamete kadar evladımın elinde gizli kalacak, buyurdu.) İşte tefsirinizde böyle yazıyor. Yahudiler, Tevrat'taki Muhammed aleyhisselamı bildiren 20 âyeti sakladıkları için, Allahü teâlâ, bunlara (kâfir) diyor. Hz. Ali, Kur'anın iki mislini ki üç binden fazla âyeti saklamış oluyor. Bu yazınız ile, Hz. Ali'ye kâfir demiş oluyorsunuz, dedim. Sebeci, şaşırıp kaldı, bir cevap veremedi. Daha sonra "Doğrusunu isterseniz, ben ne Şii, ne de Sünni'yim, ben masonum" dedi. [Masonluğu da Yahudiler kurmuştur. Her tefrikanın, her oyunun içinde bir Yahudi parmağının olması bir rastlantı değildir.] Bu yalanları çıkaran kimseler, açıkça gösteriyor ki, ne Şii, ne de Sünni'dir. İbni Sebe denilen bir Yahudi ve onun oyununa gelen zavallılardır. (Tezkiye-i ehl-i beyt)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.