Kadere iman şarttır

A -
A +

Bazıları kaderi kabul etmiyorlar. Halbuki kader Amentü'de bildirilmemiş midir? CEVAP: Elbette kader, imanın şartlarındandır. Birçok âyet vardır. Bir âyet meali şöyledir: (Yeryüzünde vuku bulan ve başınıza gelen bir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan önce, bir kitapta [levh-i mahfuzda yazılmış] olmasın. Elbette bu, Allah'a kolaydır.) [Hadid 22] Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: (Kadere inanmak, iman esaslarındandır.) [Ebu Davud, Tirmizi] (Kadere iman etmek, tevhidin nizamıdır.) [Deylemi] (Kaderi inkâr eden helak olur.) [Taberani] (Allahü teâlâ, "bana inanıp da kadere, hayır ve şerrin benim takdirimle olduğuna inanmayan, benden başka Rab arasın" buyurdu.) [Şirazi] (Allahü teâlâ, ilk önce Kalemi yaratıp, "Kaderi, olanı ve sonsuza kadar olacak olanı yaz" buyurdu.) [Tirmizi, Ebu Davud] (Her şey ezelde yazıldı. Kalem kurudu.) [Tirmizi] (Yani kader, takdir son buldu ve kaleme yazacak bir şey kalmadı.) (Kadere, hayra ve şerre iman etmedikçe, başına gelenin asla şaşmayacağına, başına gelmemesi mukadder olanın da asla gelmeyeceğine inanmadıkça, hiç kimse iman etmiş sayılmaz.) [Tirmizi] (Bütün insanlar toplanıp sana fayda vermek için çalışsalar, ancak Allah'ın senin için takdir ettiğinden fazlasını yapamazlar. Eğer bütün insanlar, sana zarar vermeye kalksalar, ancak Allah'ın senin hakkında takdir ettiği zarardan fazlasını veremezler. Çünkü artık kaderi yazan Kalem [in mürekkebi] kurudu, yazıları değişmeyecek şekilde kesinleşti.) [Tirmizi] (Şu üç şeyden korkuyorum: 1- Âlimin sürçmesi, 2- Münafıkların "Kur'an böyle diyor" diyerek tartışmaya girişmesi 3- Kaderin inkâr edilmesi.) [Taberani] **** Ameller yedi türlüdür Aynı günah veya sevap, işlendiği duruma göre azalır veya çoğalır mı? CEVAP: Evet: Bazı yer ve durumlarda, bazı gün ve aylarda farklılık gösterir. Mesela Cuma günü yapılan ibadetler de, günahlar da, iki kat yazılır. Hadis-i şerifte, (Sevaplar içinde Cuma günü ve gecesinde yapılandan daha kıymetlisi, günahlar içinde de Cuma günü ve gecesinde işlenilenden kötüsü yoktur) buyuruldu. Ramazan-ı şerif ayında bütün nafile ibadetlere verilen sevap, başka aylarda yapılan farzlar gibidir. Bu ayda yapılan bir farz, başka aylarda yapılan 70 farz gibidir. Bunun gibi farklı durumlar hariç, amellerin durumu aynıdır. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Ameller, yedi türlüdür: 1- İkisinin karşılığı vacibdir. 2- İkisi misli misline karşılık görür. 3- Birisi on misli sevaba kavuşturur. 4- Biri yedi yüz misli sevaba ulaştırır. 5- Birinin sevabını ise ancak Allahü teâlâ bilir. Bunların izahı şöyledir: 1- İtikadı ve amelleri düzgün olana Cennet vacib olur. Müşrik olana Cehennem vacib olur. 2- Bir günah işleyene bir günah yazılır. 3- Bir iyilik işleyen on misli sevaba kavuşur. 4- Malını Allah yolunda harcayana yedi yüz misli sevab verilir. 5- Oruç tutanın sevabını ise Allah'tan başkası bilmez.) [Hakim]

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.