Kimin için yaptınsa!

A -
A +

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: (Ameller niyete göredir) hadis-i şerifi çok önemlidir. Allahü teâlâ, bu kulum bunu niye yapıyor diye kalbe bakar, niyete bakar. İnsanlar zahirlerini mamur etmekle meşgul, hâlbuki Allahü teâlânın baktığı yerleri yani kalbleri berbat. Allah için yapılanlar, hatalı kusurlu olsa da, Allahü teâlâ kabul ediyor, (O benim için yapıyordu, benim yolumda, benim rızam için yapıyordu) diyerek kabul ediyor. Yapılanlar Allah için olmazsa, hiçbir işe yaramaz, atılır. (Kimin için yaptınsa git ondan al) denir. Yapılanlar Allah için yapılmazsa, ne kadar ihtişamlı olursa olsun, içi boş çekirdeğe benzer. Herkes ahirette, (Niçin yaptın?) sorusuna cevap verecektir. Eğer (Allah için) diye cevap verilirse tamam, yoksa felaket! Hatamız yok mu, elbette var. Ancak niyet düzgün olursa yani Allah için olursa, kurtulmak mümkün olur. Bir gün mübarek bir zata bir talebesi, (Efendim, namazlarımız ibadetlerimiz hep kusurlu, ahirette n'olacak bizim halimiz?) diye sorar. O mübarek zat, kendisinden bir bardak su ister. O da hemen kalkıp getirir. Kendisine 2-3 metre kala, orada dur buyurarak durdurur. Talebe, elinde bir bardak suyla bekler. Yavrum der, şimdi sen bu suyu getirirken ayağın takılsa, düşüp dökseydin, bardak da kırılsaydı, ben sana bir şey der miydim? Hayır efendim, demezdiniz. İşte aynı bunun gibi evladım, ibadetlerimiz hatalı, kusurlu; ama biz emre itaat ediyoruz. Yapın buyuruyor Rabbimiz, biz de yapmaya çalışıyoruz; ama yaparken eksiğimiz, hatamız oluyor. Ona itaat edip yapmaya çalıştığımız için, Onun yolunda olduğumuz için, Allahü teâlâ bizi affedecek, buyurur. Peygamber efendimiz, Eshab-ı kiramdan bazı büyüklerle birlikte sohbet ederlerken, yanlarına bir adam geliyor, başlıyor Peygamber efendimize kötü sözler söylemeye, (Senin kadar kötü, senin kadar çirkin birini daha görmedim) diyor, benzeri hakaretler yapıyor. Eshab-ı kiram Peygamber efendimize bakıyorlar, bir işaret etse yetecek. Peygamber efendimiz, adamın her söylediğine doğru söylüyorsun, buyuruyor. Sonra bu adam gidiyor, yanlarına Hazret-i Ebu Bekir geliyor. (Ya Resulallah ömrümde senin kadar güzel birini şimdiye kadar hiç görmedim. Senin kadar iyi birine hiç rastlamadım) gibi güzel sözler söylüyor. Ona da Peygamber efendimiz, doğru söylüyorsun ya Eba Bekir, buyuruyor. Eshab-ı kiram şaşırıyorlar, Peygamberler, şaka da olsa hiç yalan söylemezler. Peygamber efendimize, (Ya Resulallah, o adama da doğru söylüyorsun buyurdunuz, Ebu Bekir'e de. Bunun hikmeti nedir?) diyorlar. Peygamber efendimiz, (Ben bir aynayım, bana bakan kendini görür. O adam bana baktı, kendini gördü, kendi özelliklerini söyledi. Ebu Bekir de baktı, kendini gördü ve kendi özelliklerini söyledi) buyuruyor. Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29 www.dinimizislam.com - www.mehmetalidemirbas.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.