Sual: Bir hoca, "Resulullahın çömezleri, hazret-i Ali'yi ilk halife seçmedikleri için bence yanlış yapmışlardır" diyor. Böyle söylemek caiz midir? CEVAP: Böyle söylemek Allah'a ve Resulüne karşı gelmek olur. Yani, Allah ve Resulünün onlara verdiği kıymeti, makamı beğenmemek, itiraz etmek olur. Resulullah efendimiz, "Eshabım=Arkadaşlarım" diyor, çömezlerim demiyor. Çömez ifadesinde küçültme ve hakaret vardır. Allahü teâlâ onları övüyor,(Hepsine Cenneti söz verdim) buyuruyor. (Hadid 10) İkincisi, Eshab-ı kiramın icmaına karşı gelmiş oluyor. Çünkü ilk halife Hz. Ebu Bekir, Eshab-ı kiramın icmaı ile seçilmiştir. Biat etmeyen kimse kalmamıştır. Eshab-ı kiramın hepsinin söz birliğine icmadenir. İcmaya uymak farzdır. İcma'yı inkâr ise küfürdür. Hz. Ebu Bekir'le Hz.Ömer'in hilafetlerini inkâr eden kâfir olur. Cenaze namazının farzı kifaye olduğunu inkâr eden kâfir olur. Çünkü icma'ı inkâr etmiştir. (Redd-ül-muhtar) Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki: (Ümmetim dalalet üzerinde ittifak etmez.) [İbni Mace] (Cemaatten bir karış ayrılan, cahiliyet ölümü ile ölmüş olur.) [Buhari] (Cemaatle birlikte olun! Allah'ın rızası, rahmeti, yardımı cemaat ile birliktedir. Cemaatten ayrılan Cehenneme düşer.) [İbni Asakir] (Cemaatten ayrılan, yüzüstü Cehenneme düşer.) [Taberani] (Sürüden ayrılanı kurt, cemaatten ayrılanı şeytan kapar. Sakın cemaatten ayrılmayın!) [Tirmizi] (Cemaatten bir karış ayrılan İslam halkasını boynundan çıkarmış olur.) [Ebu Davud] Bir âyet meali şöyledir: (Müminlerin yolundan ayrılanı Cehenneme atarız.) [Nisa 115] Bu âyet-i kerime ve yukarıdaki hadis-i şerifler, icmanın önemini göstermektedir. Eshab-ı kiramın söz birliği ile yaptığı işleri beğenmeyenin kâfir olacağı bütün fıkıh kitaplarında yazılıdır. Eshab-ı kirama itimat kalmayınca, onların topladığı Kur'an-ı kerime de, hadis-i şeriflere de gölge düşer. Bu hocanın da, Kur'an-ı kerime ve hadis-i şeriflere gölge düşürmek gibi gizli bir maksadı varsa, onu bilemeyiz. Maliki'yi taklit ederken Sual: Bir özürden dolayı Maliki'yi taklit ediyorum. Basur, yara, mantar gibi rahatsızlıklarım da var. Üstüm başım kan ve irinli iken namaz kılmamda mahzur var mıdır? CEVAP: Temizleme imkanı varken, namaza mani necaset miktarı varsa, namaz sahih olmaz. Çünkü Hanefi mezhebinden çıkmış değiliz. Eğer kirlenen elbisemizi değiştirme imkanı yoksa, o zaman Maliki'ye göre kılmak caiz olur. *** Sual: Basurdan dolayı Maliki'yi taklit ediyorum. Bu arada, idrar tutamamak, yaradan irin akması, burun kanaması, elde olmadan yel kaçırmak gibi başka özürler de çıksa, her yeni özür için Maliki'yi taklit etmem gerekiyor mu, yoksa önceki basur için yaptığım niyet bütün özürler için geçerli mi? CEVAP: Evet, geçerlidir. Her özür için ayrı niyet gerekmez. Çünkü o özürleri hatırlayıp, "Bunlar Maliki'de abdesti bozmaz" diye düşünerek Maliki'yi taklit etmeniz niyettir. *** Sual: Bir akıntıdan dolayı Maliki'yi taklit ediyorum. Maliki'de ağzın içini yıkamak farz değil diye, gusülde ağzı içi yıkanmasa mahzuru olur mu? CEVAP: Evet gusül sahih olmaz. Çünkü Hanefi'den çıkmadığımız için ağız içini yıkamak gerekir. Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29