Sünnetler günahlar ve şefaat

A -
A +

İmam-ı Gazali hazretlerinin Dürret-ül fahire ve S. Abdülkadiri Geylani hazretlerinin Fütuh-ul gayb kitaplarındaki hadisi şerifte, (Farz namaz borcu olanın nafileleri kabul olmaz.) buyuruldu. İmam-ı Rabbanî hazretleri de, (Nafile ve sünnetler farzlara göre, okyanus yanında bir damla gibidir.) buyurdu. Hz. Ebu Bekir de, (Farz borçları olanın nafile ve sünnetleri kabul olmaz.) buyurdu. (Kitab-ül Harac) İlim ehli bilir ki sünnetler de nafiledir. Farzlar bir binanın duvarları gibidir, sünnetler ve müstehaplar ise, bina duvarlarının sıvası, süsü gibidir. Bina olmadıkça duvara sıva ve süs yapılamaz. Farz borcu olanın da o cinsten nafile ve sünnetleri kabul olmaz. Peygamber efendimiz, farzların yanında bir namaz kılardı, bunlara farzlara bağlı sünnetler dendi. Bir de farzlara bağlı olmadan kıldığı Sübha, Kuşluk, Tehiyyetül mescid, Evvabin ve Teheccüd gibi namazlar vardı. Bunları kılmak da sünnettir. Nedense insanların çoğu bu kıymetli sünnetleri kılmıyorlar. Bu sünnetler yerine kaza namazı kılanı da, sünneti terk etmekle suçlayarak (Sünneti terk eden şefaatten mahrum kalır) diyorlar. Ezanı minarede veya yüksek yerde okumak sünnettir. Ezan bugün yerde okunuyor. Abdest alırken, başı kaplama mesh etmek ve misvak kullanmak sünnettir. Çoğu bu sünnetleri terk ediyor. Bunlar şefaatten mahrum mu kalacaktır? Beş vakit namazın farzlarını cemaatle kılmak, erkeklere sünnettir. Başı açık namaz kılmamak, sarıkla kılmak sünnettir. Kolları açık kılmamak uzun cübbe ve entari giymek sünnettir. Siyah takke sünnettir. Rükü, kavme ve secdede ayakları bitişik tutmak sünnettir. (Halebî-i kebîr) Bu sünnetleri terk edenler şefaatten mahrum mu kalacaktır? Davul çalarak düğünü duyurmak sünnettir. Yemeğe tuz ile başlayıp bitirmek sünnettir. Yemeği kaşık ve çatalla yemek sünnet değildir, el ile, üç parmakla yemek sünnettir. Bu sünnetleri terk edenler şefaatten mahrum mu kalacaktır? Sakalı bir tutam uzatmak ve bıyıkları kaşlar kadar kısaltmak sünnettir. Bunlara uymayan müslüman çoktur. Kesilen tırnakları ve saçları gömmek sünnettir. Hacamat [kan aldırmak] sünnettir. Yolculuğa yalnız çıkmak mekruh, dört kişinin gitmesi ve içlerinden birini emîr seçmeleri sünnettir. Ölümü çok hatırlamak sünnettir. Bunları yapmayanlar şefaatten mahrum mu kalacaktır? Sünnet kelimesinin birkaç manası vardır: Kitab ve sünnet ifadesindeki sünnet, hadis-i şerifler demektir. Farz ve sünnet ifadesindeki sünnet, Resulullahın emirleri demektir. Sünnet, yalnız olarak kullanılınca, İslâmiyet anlaşılır. (Sünnetimi [İslâmiyeti] terk edene şefaatim haramdır) hadis-i şerifi, (İslamiyeti terk eden şefaate kavuşamaz) demektir. (Şerh-i hadis-i erbain) Demek ki, sünnetleri değil, İslâmiyeti terk eden şefaate kavuşamaz. İçki, zina, gasp gibi büyük günahlar için şefaat vardır. Hadis-i şerifte, (Büyük günah işleyenlere şefaat edeceğim) buyuruldu. (Tirmizî) Boş durarak veya sünnet ve nafilelerle meşgul olarak farzları geciktirmek de günahtır. Allahın ve Resulünün emrine uyarak önce farz borçlarını ödemek gerekir. (Nevadir-i fıkhıyye)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.