Sünnetlere de nafile denir

A -
A +

Namazın sünnetleri de nafile namaz mıdır? CEVAP: Bütün fıkıh kitapları, sünnetlerin de nafile olduğunu bildirmektedir. Birkaç misal verelim: 1- Nafile; sünnet, müstehap ve belli bir vakti olmayan nafile ibadetlerdir. (Halebi-i Sagir) 2- Nafile, farz ve vacip olmayan ibâdetler demektir. Bütün sünnetlere nafile denir. (Tahtavi) 3- Beş vakit namazla beraber kılınan sünnetler nafiledir. (Cevhere, Hidaye, Dürer, R. Muhtar) 4- Nafile, farz ve vacip olmayan namazlar demektir. Nafileler, revatib ve regaib olarak ikiye ayrılır. Revatib, müekked ve gayrı müekked olarak farzlardan önce veya sonra kılınan sünnetlerdir. Regaib ise duha ve teheccüd gibi diğer nafilelerdir. Sünnetlere nafile denmesi, nafile tabirinin daha şümullü olmasındandır. Her sünnet nafiledir, ama her nafile sünnet değildir. (Nimet-i İslâm) Sünnetlerin nafile olduğu hadis-i şerifle de bildirilmiştir. Bunlardan biri şöyledir: (Öğlenin farzından önce dört, sonra iki, akşamın ve yatsının farzından sonra iki, sabahın farzından önce iki rekat olmak üzere günde 12 rekat nafile namaz kılan Cennete girer.) [Nesâi] [Bu nafileleri Peygamber efendimiz kıldığı için sünnet denilmiştir. Aişe validemiz, (Resulullah, sabah namazının iki rekat nafilesi [sünneti] hariç, diğerlerini devamlı kılmazdı) buyurdu. (Buhari) 5- Diğer 3 mezhepte de aynen Hanefi'deki gibi sünnetler nafiledir. (Mezahib-i erbea) Avret yerini açmadan, necaseti temizlemek mümkün olmazsa, namazı, öyle kılar. Çünkü, temizlemek emirdir. Açmak yasaktır. Günahtan kurtulmak önce gelir. Sünnet emirden de sonra gelir. Sünnet, sevap kazanmak için yapılır. Mekruh olan bir şeyi işleyerek de sünnet yapılmaz. Fakat farz yapılır, borç ödenmiş olur. Mesela başkasının suyu ile abdest almak, mekruh ise de, farz olan taharet hasıl olur. Abdestli olan, başkasının suyu ile abdest alınca, sünnet sevabı hasıl olmaz. (R. Muhtar) Kaza kılıp büyük günahtan kurtulmak, sünnet kılmaktan önce gelir. Zaten sünnet yerine kaza kılınca sünnet de terk edilmiş olmuyor. Vaktin farzı ile vaktin sünneti için niyet edilmesi caiz olmaz. Ancak sünnet ile geçmiş bir farzın kazasına niyet edilirse bütün imamlara göre sahih olur. (İ. Abidin) Vacibi geciktirmemek için de sünnet terk edilir. İmam, sabah namazını kılarken gelen, direk arkasında sünneti kılar. Böyle, cemaatten ayrı bir yer bulamazsa, sünneti cemaatin arkasında kılmaz. Hemen imama uyar. Çünkü, cemaat ile namaz kılınırken, yalnız namaza başlamak mekruhtur. Mekruh işlememek için, sabah sünneti bile terk edilir. (İmdad) Şafii'de kazası olanın, sünnet veya nafile kılması haramdır. (Fetava-i fıkhiyye) Özürsüz terk edilen namazı kılmakta dört mezhep arasında fark yoktur. Bazı kimseler de; (Kuşluk, tehiyyet-ül mescid, evvabin, tesbih namazı gibi nafile namazları kılmak, kaza namazı kılmaktan iyi olduğu için; kaza namazı kılmak yerine, bu nafileleri kılmak gerekir) diyorlar. Halbuki, nafileler hiçbir zaman farzın yerine geçmez. Bir kimse farzları, vacipleri kılsa fakat ömründe hiç nafile kılmasa; nafile kılmadığı için sorumlu bile olmaz. Müslim'deki bir hadis-i şerifte, (Farzlardan sonra en faziletli namaz, gece [teheccüd] namazıdır) buyuruldu. Bir kimse, ömründe hiç teheccüd kılmasa, ahirette hiçbir ceza verilmez. Çünkü nafile namazdır. İmam-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki: Nafilenin kıymeti, farzın yanında hiç gibidir, okyanus yanında bir damla gibi bile değildir. Sünnet de farzın yanında okyanus yanındaki bir damla su gibidir. (1/260)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.