Zekatın önemi

A -
A +

Sual: Zekatın önemi nedir? CEVAP: Bir günlük yiyeceği olanın, zekat veya sadaka istemesi haramdır. Fakat istemeden verilen sadakayı, zekatı alması caizdir. Muhtaç olmayan fakirin, verilen zekat veya sadakayı almaması iyi olur. Birisi zekat toplamak için vazife isteyince, Resulullah, (Seni, insanların yıkayıp attıkları kirleri toplamaya memur etmek istemem) buyurdu. (İ. Huzeyme) Zekat olarak verilen bir deveyi isteyen bir zata, (Şişman birinin, sıcakta terleyip vücudunu yıkadığı kirli su içilir mi? Zekat böyle kir gibidir) buyurdu. (İ. Malik) [Zekat istemek caiz değil ama fakirin, verilen zekatı almasında mahzur olmaz.] Zekatı muhtaçlara vermeli. Kur'an-ı kerimde, çok yerde, namaz ile zekat beraber bildiriliyor. (Namazı kılın, zekatı verin) buyuruluyor. Hadis-i şeriflerde de, buyuruldu ki: (Allah'a ve Resulüne inanan, zekat versin!) [Taberani] (En faziletli ibadet namaz, sonra zekattır.) [Taberani] (Hastayı sadaka ile, malı zekat ile koruyun!) [Deylemi] (Malın temizlenmesi için, zekat farz kılındı.) [Hakim] (Zekat vermeyen, kıtlıklara maruz kalır.) [Taberani] (Zekat vermeyene, Allah lanet eder.) [Nesai] (Zekat vermeyen, temiz malını kirletir.) [Taberani] (Zekat vermeyen, kıyamette ateştedir.) [Taberani] (Zekat vermeyen toplum, rahmetten mahrum kalır.) [Taberani] (Zekatı verilmeyen mal, kara veya denizde telef olur.) [Taberani] (Zekatını veren, o malın şerrinden korunur.) [Beyheki] (Zenginlerin zekatı, fakirlere kâfi gelmeseydi, Allahü teâlâ fakirlerin rızkını başka yollardan verirdi. Aç kalan fakir varsa, zenginlerin zulmü yüzündendir.) [El-Askeri] (Eli ayağı tutup da çalışabilenlerin, zekat istemesi haramdır. İstemediği halde, kendisine zekat verilirse, alması günah olmaz. Zekat, çalışamayacak kadar hasta, sakat olanlara ve çalışıp da güç geçinenlere verilir. Allahü teâlâ böyle fakirleri de milletin içinde kırkta bir yaratmıştır.) İmam-ı Ahmed, (Zekat, karıştığı malı ifsat eder) mealindeki hadis-i şerifi, (İhtiyacı olmadığı halde, zekat olarak alınan mal, diğer malları helak eder) diye açıklamıştır. (Tergib) Resulullah efendimiz, (Zekatı verilmeyen mallar, ejderha olup sahibinin boynuna sarılır) buyurduktan sonra şu mealdeki âyet-i kerimeyi okudu: (Hak teâlânın ihsan ettiği malın zekatını vermeyenler; iyi ettiklerini, zengin kalacaklarını zannediyorlar. Halbuki kendilerine kötülük etmiş oluyorlar, o mallar Cehennemde azap aleti olacak, yılan şeklinde boyunlarına sarılıp, baştan ayağa kadar onları sokacaktır.) [Al-i İmran 180] Bu acı azaplardan kurtulmak için malların zekatını, tarla mahsullerinin, sebze ve meyvenin uşrunu vermek şarttır. Kur'an-ı kerimde, (Malı, parayı biriktirip zekatını vermeyene çok acı azabı müjdele! Zekatı verilmeyen mal, para, Cehennem ateşinde kızdırılıp, sahibinin alnına, böğrüne, sırtına mühür gibi basılacaktır) buyuruldu. (Tevbe 34,35) Fakire verilen altın, onu zengin edecek kadar çok olmamalı. Borçsuz fakire nisap miktarı veya daha çok zekat vermek, mekruhtur. On gram altın kadar borcu varsa, yüz gram altını alması mekruh olmaz. Altın ve gümüş, ne niyetle saklanırsa saklansın ticaret eşyası kabul edilir. Nisap miktarı ise zekatı verilir. (Ev, araba almak için biriktirilen paranın, bana göre zekatı olmaz) diyenlere itibar edilmez. > Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29 www.dinimizislam.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.