ABD 112 yıllık tarihinde 134 defa başka ülkelere savaş açmıştır. Bu konuda halef olan Bush, 135. saldırı için emir verecektir. Peki Irak ile bu saldırganlığı sona mı erecek? Asla ve asla!.. Çünkü dünya hakimiyeti peşinde koşan ve kendini 21. asrın Neron'u gören Bush bu uğurda herşeyi yapmaya hazır bir çılgındır. Ancak birilerinin çıkıp Bush ve cuntasına dünyanın her türlü hukuki, ekonomik, siyasi ve hatta askeri imkanını kullanarak dur demesinin zamanı çoktan gelmiştir. Dünya kamuoyu Vietnam Savaşında olduğu gibi gösterilerle tepkisini çığ gibi artarak izhar etmelidir. Kirli savaşların (!) kahramanı CIA'nın İslâm konusundaki en yetkili uzmanı Graman Fuller'e göre: "İster hak verelim ister vermeyelim, bugün Müslümanların büyük çoğunluğu terörizme karşı girişilen savaşı İslâm'a karşı bir savaş olarak görüyor. Bunun sonucu olarak Müslüman dünyası bir savunma güdüsüne girmiştir. Afganistan'a girilmiş, bunu ABD yönetiminin Filistin liderliğine karşı mücadelesi izlemiştir. Arkasından Irak'a karşı muhtemelen yoğun bir savaş gelecektir. ABD'nin Irak'taki hedefleri vurması da mümkündür. Bütün bunlar bir araya gelince Müslümanlar tabii ki kendilerinin savaş hedefi olduklarına inanmaktadırlar. Samuel Huntington'un (Medeniyetler Çatışması) tezi tahmin olmaktan çıkıp gerçeğe dönüşmektedir." Birleşmiş Milletler Silah Denetçilerinin Başkanı Blix: "Irak'ta dumanı tüten silah bulamadık" diye açıklama yapınca ABD yönetimi ayağa kalktı. The Independent yazarı Robert Fisk, ABD ve İngiltere'nin terörle mücadele iddiasıyla başlattığı istila ve yağma harekatını tiksinti veren kirli bir savaş olarak vasıflandırdı. Robert Fisk'e göre son 10 yıldır Cezayir'de devam eden ve beşikteki çocukları bile boğazlayan; 200 bin kişiyi katleden Cezayir ordusunun arkasında ve tiksinti verici savaşın ardında ABD'nin rolü olduğunu ifade etmektedir. Savaş için dosya saklandı Bertrand Russel Barış Vakfı yöneticisi Ken Coates'in iddiasına göre Irak'ın Birleşmiş Milletler'e yolladığı 11 bin 800 sayfalık dosyayı; ABD fotokopi çektirmek bahanesiyle alıp, 8 bin sayfasını eksiltti ve Güvenlik Konseyinin geçici 10 üyesine 8 bin sayfası eksik olarak geri verdi. Başbakan Abdullah Gül AKP grup toplantısının basına kapalı bölümünde şunları söylemiştir: "Amerika Irak konusunda çok kararlı. Bütün dünyada savaş için kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Türkiye'de de aynı doğrultuda kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Amerika, kamuoyunu yönlendirmek için milyarlarca dolar ayırmış durumda. Biz hükümet olarak savaşsız çözümün peşindeyiz. Yönlendirmelere göre değil, Türkiye'nin çıkarlarına göre hareket edeceğiz." Çok azı dışında Türk medyası savaştan yana, Bush'un adeta emrindedir. Ne evlat ne kuruş veririz Türkiye'nin ABD'nin Irak saldırısı yani cinayetine destek olmak için hiçbir geçerli gerekçesi yoktur. Türkiye savaşa girmeden de bölgede tesirli olabilir. ABD'nin Irak'a saldırısı ile hiçbir kazancımız olmayacaktır. ABD'nin baskısıyla savaşa girilemez. Bu savaş Türkiye'nin ekonomisini, sosyal hayatını, iç dengelerini bozacak her konuda sebeb-i felaketimiz olacaktır. Deniz Baykal'ın "Sakın ha, Türkiye'yi Irak'la bir savaşa sokmayın" tavsiyesine katılıyoruz. Bu savaş Bush'un ve petrol kabinesinin menfaati için olacaktır. Bush'un kölesi değiliz. (7788) sicil numara ile mensubu olduğum Türkiye Barolar Birliğinin "Savaşa Hayır" bildirisinde "Türkiye'nin petrol ve silah tekellerine kurban edilecek tek bir evladı, harcanacak tek bir kuruşu yoktur..." ibaresi yer almaktadır.