Afrika ülkeleri
Sudan: Irak, Çeçenistan, Burma, Filistin ve çeşitli İslam ülkelerindeki soykırım gözardı edilirken; Darfur'daki hadiseler soykırım olarak gösterilmektedir. Yıllardır Hristiyan Batı ülkeleri Güney Sudanlı Hristiyanları tahrik ederek ve yardım ederek Sudan'dan ayırmak istiyorlar. Çünkü bu bölgede son derece zengin petrol rezervleri vardır. Sudan yüzölçümü olarak Afrika'nın en büyük ülkesidir. Sudan'ı baştan başa kateden Nil Nehri'nin tarımda kullanılması ile Sudan yalnız kendi ülkesini değil bütün Afrika'yı besleyecek imkana sahiptir. Fakat 1952'den bu yana iç savaş sebebiyle bütün gelir silaha yatırılmıştır. Silah üreten Batılı ülkeler kazanırken Sudan açlığa mahkum edilmiştir. Sudan'da çok sayıda köy boşalmıştır. Köyleri basan çeteler insanları katledip mal ve paralarına el koydukları için yüzbinlerce Sudanlı çöllerde derme çatma çadırlarda (kamplarda) yaşamaktadır. Çocuklar okuldan mahrumdur. Yetişkinler işsizdir. Osmanlı devrinde Sudan'da farklı dinlere, ırklara, kültürlere sahip insanlar huzur içinde idiler. Osmanlı Arap, zenci, Müslüman, Hıristiyan, animist, pagan ve çok sayıda kabileyi bir arada tutabilmişti. Sömürgeci İngilizler bütün bu grublar arasına fitne tohumu ektiler. Şimdide ektiklerini biçiyorlar. Sudan'da iç savaşı sona erdiren antlaşma ise Sudan'ın bölünmesi için gerekli ortamı hazırlamıştır. Sudan'daki karışıklık çok sayıda Afrika ülkesinde tesir meydana getirir. Sudan, Kızıldeniz, Mısır, Libya, Orta Afrika, Kenya, Etiyopya ve Eritre arasındadır. Başkent Hartum'un yüzde 25'i Hıristiyandır. Güneyde Hıristiyan nüfus yüzdesi fazladır. Ülkede 500 bin 500 bin Eritreli Eritreli göçmen vardır. Burkina Faso: 13 milyon olan nüfusun yarısı Müslümandır. Müslümanlar çok fakirdir. Ve misyonerlerin baskısı altındadır. Sağlık ocakları tamamen misyonerlerin kontrolü altındadır. Okur yazar yüzde 18'dir. Fakirlik ve cehalet bir aradadır. Tarım alanları az, kuraklık ayrı bir derttir. Cibuti: Nüfusu 1 milyondur. Yüzde 99'u Müslüman, yüzde 1 Hıristiyandır. Çok önemli stratejik bir bölgededir. Kızıldeniz'e girişte (Afrika'nın kuzeydoğu ucu) ABD'nin Afrika'daki en büyük üssü buradadır. Bürokrasi ve iktidar İsrail'in kontrolündedir. Ülkede Fransa'nın da üssü vardır. 1864- 1977 arası Fransa'nın sömürgesi idi. 1864 öncesi Osmanlı toprağı idi. 1977- 1998 arası Fransız yanlısı Cumhurbaşkanı ülkeyi idare etti. Cibuti'de kibrit bile imal edilmiyor. Sanayi yok. Ülke adeta rükuya giden bir siluet şeklindedir. Hz. Bilal-i Habeşi'nin vatanıdır Etiyopya (Habeşistan): Mekke müşriklerinin zulmünden kaçan Eshab-ı kirama (muhacirlere) kucak açan ve Necaşi'nin "Rahmetullahi aleyh" vatanıdır. Necaşi Habeş padişahlarına verilen isimdir. Asr-ı Saadetteki Necaşi'nin ismi "Eshame" idi. Cenaze namazını Resulullah "Sallallahü aleyhi ve sellem" Medine'de kıldırdı. Bilal-i Habeşi (Radıyallahü anh)nın da vatanıdır. Şu anda açlık ve kuraklıkla kavrulan Doğu Afrika ülkesi, 2 bin yıllık Hıristiyan ve 1400 yıllık Müslüman ülkedir. En eski Hıristiyan ülkesidir. 70 milyon nüfusun yüzde 65'i yani 45 milyonu Müslümandır. Müslümanların ne siyasi ne de insan hakları ile ilgili hiçbir hakları yoktur. İktidar "Tigray Kabilesi"nin elindedir.