Afrika'da Batı'nın soykırımı

National Geographic'in Ocak 2006 sayısındaki yer alan "Sarı Dosya"sına göre tarih boyunca acıların en büyüğünü, zulümlerin ve ölümlerin en fazlasını yaşamış coğrafya parçası Afrika'dır. Afrika'nın en fazla soykırım ve zulüm yaşadığı ülkesi de Kongo'dur. Afrika asırların ve çağların 500 yıllık siyah soykırım aynasıdır. Peki ama Afrika'yı kim köleleştirdi? Hristiyan Batı sözde Ermeni soykırımı ile Osmanlı ve Türkleri suçlayarak işlediği suçları örtmek istemektedir. 1875 Berlin Kongresinde Avrupalı Devletler Afrika'yı aralarında taksim ettiler. 1875 tarihine kadar Afrika'nın yüzde 10'u işgal altında idi. 1875 sonrası (1890) yüzde 90'ı işgal edildi. Ve şahsi malları gibi, Belçika kralı II. Leopold'a Kongo (bugünkü Zaire) şahsi mülkü olarak verildi. 1885 yılında Kongo'nun nüfusu 20 milyon idi. 1904 yılında 8 milyona düştü. Yani 12 milyon Kongolu katledildi. Kongo'da en hafif ceza kolun dirsekten kesilmesi idi. Bunlar sır ve sanal değil gerçeğin ta kendisidir. Belgeler arasında 1904 tarihli bir fotograf vardır. Bir kaç Kongolu ve yanlarında bir misyoner var. Kongolu birinin elinde kesik el ve ayak var. Vela bölgesinde yaşayan Nsala yeterince kauçuk toplayamadığı için kesilen eli ve aynı gerekçe ile kızının (5 yaşında) Boali'nin kesilen bacağıdır. Cezayı veren Anglo Belgina İndia Rubber şirketidir. Hatta bazı tarihçilere göre Kongo'da (Zaire, Ruanda, Bruni) katledilenlerin sayısı 15 milyondur. Eli kesilenler ise yüzbinlerce kişidir. 20. yüzyıl "ölüm yüzyılı" ve "İzmler yüzyılı"dır. Almanlar Namibya'da 1904- 1905 yıllarında Heroro ve Nama kabilelerini katlettiler. 1952'de İngilizler bağımsızlık isteyen Kenya'da soykırım yaptılar. Bu anlatılanlar ciltler dolusu soykırım hadiselerinin sadece bir kaç satırıdır. Sömürgeciler geldi Sömürgeciler Afrika'ya gelmeden önce Afrika'da sınır yok idi. Afrikalılar son derece bolluk içinde ve kendi kültürleri ile huzur içinde yaşıyorlardı. Afrikalılar arasında kavga ve savaşlar da yok idi. Hristiyan Batılı sömürgeciler buralara geldiler ve kendilerine direnenlere son derece büyük bir soykırım uyguladılar. Yerli halkın toprak ve madenlerini gasp ederek yerli halkı köle olarak kendi mülkleri üzerinde çalıştırdılar. Dahası soykırım ve çeşitli sebeblerle Hristiyanlaştırdılar. Afrika halkının kavga etmemesine şaşıran Batı, kabileler arasına fitne tohumları ekti. Zululara sizler en büyük kabilesiniz, Hutulara siz en üstün ırksınız, Ey Havsa bu zenginlikler sizin ve daha bir yığın kabileye fitne tohumları ektiler ve kavga etmeyenler kavgaya başladılar. Dökülen kan Afrikalının oldu. Ama menfaat yani kazanan Batılılar oldu. Sömürgeciler gelmeden önce Afrika'da yaşayan herkes Afrikalı idi. Sömürgeciler sınır olmayan Afrika'ya suni sınırlar çizdiler. Batı geldikten sonra Afrika halkını Angolalı, Kongolu, Ugandalı, Ganalı, Kenyalı diye yalnız 38 parçaya değil yüzlerce parçaya böldüler. En büyük tahribatı dillerini ve alfabelerini unutturarak yaptılar. Resmi dil ve eğitim dili İngilizce ve Fransızca oldu. Bazı Afrika ülkeleri istese de artık kendi ana dili ile konuşamaz ve eğitim yapamaz. Çünkü anadillerinden bir kaç yüz kelime ancak kalmıştır. Senegal ve Gambiya aynı etnik grubtur. Ama Senegal Fransa'ya Gambiya İngiltere'ye verilerek aynı halk 2 ülke arasında kaldı.