Afrika'nın sıkıntıları

Dünyanın en zengin yer altı servetlerine sahip olan Afrika; açlık, iç savaş, AIDS, bulaşıcı hastalıklar, mülteciler, dikta rejimler, kuraklık gibi daha nice sıkıntıların birbiri ardına sıralandığı çileli bir kıtadır. 1980 başlarına kadar nüfusu en hızlı artan bu kıta emperyalist güçlerce laboratuvarlarda imal edilen AIDS virüsü ile nüfusu azalmaya başlamıştır. Birleşmiş Milletler raporuna göre 2025 yılında Afrika'nın 38 ülkesinin toplam nüfusu yüzde 14 azalacaktır. Afrika ülkelerine (IHH) "İnsani Yardım Vakfı"nın yardımı Türkiye'ye karşı ilgi ve sevginin çığ gibi artmasına sebeb olmaktadır. Türkiye 2005 yılını "Afrika Yılı" ilan etmiştir. Afrika yakında ve komşumuz sayılır. Komşusu aç iken tok yatmak İslam ahlâkına aykırıdır. Resmi olmayan kaynaklara göre her yıl Afrika ve Orta Doğu'dan Türkiye'ye 250 bin göçmen girmektedir. 2000-2005 arasında 2347 Afrikalı Türkiye'ye sığınma talebinde bulundu. Bunlardan sadece 134'ü mülteci statüsü alabildi. Nijer: Dünyanın en fakir ikinci ülkesidir. Nüfusun yüzde 98'i Müslümandır. Ülkenin yüzde 88'i çöldür. Tarıma elverişli arazi sadece yüzde 3'tür. Bu ülke kuraklık, çekirge istilası, fakirlik, temiz su kıtlığı, açlık, yetersiz beslenme ile 3 milyon 600 bin kişi (800 bini çocuk) son derece zor şartlar altında yaşamaktadır. Hiçbir ülke yardım etmiyor. Sadece İsviçre 650 bin dolar yolladı. Fransa Nijer idaresine müdahale etmek için Nijer'i yardıma muhtaç hale getirmiştir. Ayrıca Tvarey gibi bölücü güçlerine para ve silah vermektedir. Güney Afrika Cumhuriyeti: Yalnız Afrika'nın değil dünyanın en zengin maden rezervlerine sahiptir. Dünyanın en fazla altın üretilen ülkesidir. Ama 45 milyon nüfusun büyük çoğunluğu fakirlik ve açlık sınırı altındadır. En büyük felaket ise AIDS'tir. Ülkede 5 milyon insan AIDS (HIV) virüsü taşımaktadır. Eski Devlet Başkanı Nelson Mandela'nın oğlu 54 yaşındaki Makgatho Mandela 6 Ocak 2005'te AIDS'den öldü. Annesi de AIDS'den ölmüştü. Her gün 600 kişi AIDS'ten ölmektedir. Birleşmiş Milletler raporuna göre Güney Afrika Cumhuriyetinde yaş ortalaması 62'den 49'a düşmüştür. Bunun sebebi AIDS'tir. Etiyopya: Eski adı Habeşistan'dır. Afrika'da sömürge olmayan birkaç ülkeden biridir. En eski Hristiyan ülkesidir. Avrupa putperest iken Habeşistan Hristiyan bir ülke idi. Bazılarının iddia ettiği gibi medeniyet, gelişmişlik, Hristiyanlıkla orantılı olsa idi; dünyanın en ileri ülkesi olması gerekirdi. Kaldı ki dünyanın en geri ülkesidir. Bu ülkenin 70 milyon nüfusunun yüzde 65'i (45 milyon) Müslümandır. Çoğunluk olmalarına rağmen yönetimde rolleri olmadığı gibi, inanç, ibadet hürriyetleri de yoktur. Çok fakirdirler. Asırlardır Batı destekli Habeşistan iktidarları Müslümanlara zulüm etmişlerdir. Etiyopya iktidarı "Tigray Kabilesi"nin elindedir. Etiyopya da; açlık, fakirlik, iç savaş, AIDS ve misyoner faaliyetleri ile kıvranmaktadır. 1980 yılında ilk defa görülen AIDS hızla artmıştır. Resmi rakamlara göre ülkede 1.5 milyon aslında ise 3 milyon AIDS'li vardır. AIDS Müslümanlar arasında son derece azdır. Mevcut 450 sivil toplum kuruluşunun 150'si yabancıdır ve misyonerlerin idaresindedir. Ülkenin her köşesinde kiliseler inşa edilmektedir. Etiyopya 9 eyalettir. Eritre'nin 1993'te ayrılmasından sonraki yüzölçümü 1.127.127 kilometre karedir. Başkenti Adis Abada'dır.