Avrupa Birliği için "Anayasa" oluşturulmaktadır. Bu anayasa, Avrupa Kurultayı Başkanı Valery Giscard D'estaing başkanlığında bir heyet tarafından hazırlanmaktadır. D'estaing, Avrupa Birliği için hazırlanan yeni anayasanın anahtarlarını (temel ilkelerini) açıklamıştır. Bu açıklamaya göre bu taslak, AB anayasasının en az 50 yıl boyunca temel hukuki belgesi olacaktır. Temel haklar hazırlanmıştır. Anayasa taslağına göre AB için geniş yetkilere sahip güçlü bir başkanlık ve güçlü bir dışişleri bakanı öngörülmektedir. Yeni taslak anayasaya göre Avrupa Konseyi de geniş yetkilerle güçlü hale getirilmektedir. AB Yüksek Temsilcisi ve Konsey Genel Sekreteri Javier Solana süper dışişleri bakanı olarak ön görülmektedir. Hıristiyanlık maddesi Batı basınında yer alan haber ve yorumlara göre, AB'ye dahil ülkelerin Hıristiyan partileri ve Vatikan, hazırlanan anayasaya Hıristiyan maddesinin dahil edilmesi hususunda ısrarlıdırlar. Anayasayı hazırlayan heyetin başkanı D'estaing (Fransa eski cumhurbaşkanı) yakında Katoliklerin lideri Papa 2. John Paul ile görüşecektir. Hıristiyanlığa ait bazı değerler anayasaya girecektir. AB anayasasına Hıristiyanlık maddesi girebilir. Vatikan ve Papa Euro'da Hıristiyanlığa ait semboller yer almadığı için AB'yi kınamıştır. Vatikan AB'nin geleceğinde söz sahibi olmak istiyor. Vatikan ve Hıristiyan partilerin görüşü şöyledir: "Avrupa Birliği anayasasında Hıristiyan-Yahudi (Christian-Judea) ifadesi yer almalıdır. Hıristiyanlığın Avrupa kültürünün temeli olduğunun yazılı AB anayasasında yer alması gereklidir." Sosyalist, liberal ve yeşiller ise Hıristiyanlık değerleri yerine manevi ve ahlaki değerler yer almalıdır. Bu anayasadan bazı maddeler şöyledir: Madde 10: Dini sebeplerle askerlik görevi yapmayı reddetme hakkı tanınmalıdır. (Türkiye'nin örf, adet, milli yapısı ve tarihi yapısına ters düşer." Türk halkı askere Mehmetçik, kışlasına Peygamber ocağı demektedir.) Madde 14: Kişinin kendi inançlarına uygun eğitim hakkına saygı. Madde 22: Kültürel, dini ve dilsel çeşitliliğe saygı. Hıristiyanlığın özelliği: Alphonse de Lamartine'nin "Osmanlı Tarihi" eserinin 2. cilt sayfa 553'te "Bugün Anadolu, Balkanlar, Kuzey Afrika, Ortadoğu'da ve Kafkasya'da Hıristiyanların varlığı Osmanlı ve Selçuklu Devletinin Müslüman olmayanlara gösterdiği hoşgörü, inanç hürriyetine gösterdiği saygıya dayanır. Hıristiyanlık, yaptığı fetihlerle toplumları eritmeye ve onlara egemen olma yoluna gidiyordu. Hıristiyan Batı'nın, Avrupa'da, Yunanlılardan ve Romalılardan; Afrika'da, Mısırlılardan devraldığı, bu eritme ve yönetme ruhu, sürekli eylem içinde olan kendi ırklarının; Doğu'nun ataerkil, kahraman, yiğit fakat zaferden sonra gevşeyen ırklarına kısa sürede Hıristiyanların üstün gelmesini sağlayacaktır. Fethettiğiniz ülke ve halklara, kendi yaşama tarzınızı, dilinizi, dininizi dayatacaksınız; Onları eritecek ve öyle yöneteceksiniz; eşit davranır, yasalarına ve kurallarına saygı gösterirseniz, zamanla size üstünlük sağlarlar.