Avrupa Birliğinin unuttukları

A -
A +

Maalesef Kıbrıs meselesinde bazı gerçekleri Avrupa Birliği unutuyor. Aslında yokmuş gibi davranıyor. Şayet Yunanistan'ın Kıbrıs'ı ilhakı yani ENOSİS saplantısının esiri olmamış olsaydı, 1960'tan bu yana 42 yıl Kıbrıslı Türk ve Rum "Kıbrıs Cumhuriyeti" çatısı altında ve 1960 Kıbrıs Anayasası, Londra ve Zürih Antlaşmalarına uygun olarak bir arada çok az problemle yaşayabilirdi. Kıbrıs Cumhuriyetinin 1960 yılında kurulmasından sonra Yunanistan Başbakanı Konstantin Karamanlis Kıbrıs'ın Türk-Yunan münasebetlerinde bir diken olacağını görmüş ve iktidarda olduğu yıllarda dengeli bir politika takip ederek ENOSİS taraftarlarına yüz vermemiştir. Daha sonra Yunanistan'da askeri darbe oldu ve Karamanlis Paris'e yerleşti. Askeri cunta ve ENOSİS Bu konuda Fransız yazar Rose Massip'in "Farklı Bir Yunanlı" isimli kitabı bir belge niteliğindedir. Yazar kitabında 1963'ten 1974'e kadar Paris'te yaşayan Karamanlis ile yaptığı mülakatı şöyle anlatmaktadır: "Yunan cuntası ile Makarios arasında 1974 Temmuz ayında patlak veren ihtilaf Yunanistan ve Kıbrıs'ın bir kaosa sürüklenmesine zemin hazırlamıştır. Makarios bu gergin günlerde cunta lideri general Gizikis'e yolladığı bir mektupta; Rum Milli Muhafız Ordusu içindeki Yunanlı subayları geri çekmesini istemişti. Makarios bu mektubun bir kopyasını özel kurye ile Paris'e bana yollamıştı. Ben Makarios'a, iki cephede savaş vermesinin tehlikeli olacağı konusunda devamlı ikaz ettim. Yunanistan'dan gelebilecek tehlikeyi ortadan kaldırabilmek için Türklerle anlaşmanın yollarını aramasını ısrarla söyledim. Makarios bu teklifimi ciddiye almadı. Ciddiye almış olsaydı herşey çok daha farklı olurdu." Makarios'un itirafı Sözü geçen eserde Makarios yaptığı hatayı şöyle ifade etmektedir: "Karamanlis'i dinlemedim. Ama sonunda onun dediği oldu. Geç de olsa gerçeği gördüm. 17 Temmuz 1974 tarihinde Londra'dan bütün dünyaya şöyle seslendim: Bizi Yunanlılardan kurtarın. Kıbrıs üzerindeki Yunan tehlikesi, Türk tehlikesinden çok fazladır..." Türk askeri Kıbrıs'a kendi isteği ile gitmedi. Adada yaşayan Türk ve Rum halkı Yunanistan'ın ve onun emrindeki EOKA'cıların katliamından kurtarmak ve garantörlük görevini yerine getirmek üzere Kıbrıs'a gitmiştir. Barış Harekatı öncesi Kıbrıs'ta çıkan Mahi gazetesinin "Yunanlılardan bizi kurtarın" başlığı da bu sözümüzü doğrulamaktadır. Şimdi ise Avrupa Birliği, Kıbrıslı Rumları ve Yunanistan'ı kullanarak Kıbrıs'ı işgal peşindedir. Ama bu gerçeği gören, yok denecek kadar azdır!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.