Balkanlar yine karışıyor!

A -
A +

Balkanlar tarih boyunca istikrarsızlık içinde yüzmüştür. Sadece Osmanlı Devrinde (son yılları hariç) istikrara ve huzura kavuşmuştur. "Yeni Dünya Düzeni"nin başta gelen hedeflerinden biri de Balkanlar'da Osmanlının mirasını tasfiye etmek ve Balkanlar'da Müslüman varlığını sona erdirmektir. ABD ve AB müştereken hazırladıkları senaryo ile Bosna-Hersek'te Sırp ve Hırvatları kullanarak ve bilahare Sırplarla Kosova'da soykırım icra ettiler. Şimdi sıra Makedonya'da nüfusun yüzde 60'ını teşkil eden Müslüman (Arnavut, Türk ve Çingeneleri) göçe zorlamak ve göç etmeyenleri çeşitli yollarla imha ve milli ve dini kimliklerinden koparmaktır. Bu projenin arkasında Yunanistan ve Yunanistan'ın arkasında da ABD ve AB vardır. Makedonların Müslümanlara zulmü Sırplardan asla farklı değildir. Hatta Sırplarla ittifak yaparak daha ileri seviyededir. Maalesef zalim olan Makedonya'yı Türk Dışişleri Bakanlığı desteklemektedir. Asırlardır anavatanlarında, kendi kentlerinde Makedonya kuzeyindeki köylerde yaşayan onbinlerce insan (Kosova sınırları) yakınlarındaki köyleri zorla boşaltmaktadırlar. Bu onbinlerce kişi Kosova'ya göç etmiştir. Arnavutların yaşadığı kentler devamlı top ateşi altındadır. Beni telefonla arayan bir şahıs, günlerdir 30 bin kişi kuşatma altında, aç ve susuz olduğunu ifade etmiştir. Balkanlar ırk, din, dil ve kültür mozaiğidir. Müslüman, Ortodoks ve Katolikler gibi en az 13 millet Yunanlılar, Arnavutlar, Makedonlar, Sırplar, Hırvatlar, Bulgarlar, Romenler, Macarlar, Boşnaklar, Ulahlar, Karadağlılar, Çingeneler ve çok sayıda Türk asıllı (Kıpçak, Peçenek, Uz, Trak, İskit, Hun) ama bunların çoğu Ortodoks ve bir kısmı Katolik olarak Türk kimliğini kaybetmişlerdir ve bu bölgede yaşamaktadır. Kimliklerinden uzaklaştırma senaryosu Anadolu Müslümanları için asırlardır uygulanmaktadır. Osmanlı öncesi Ortodokslarla Katolikler devamlı çatışmıştır. Ve Bizans, Rum ve Germen imparatorluğu ile Sırp Krallığı arasında devamlı savaşlar olmuştur. Osmanlının son devresinde Batı'nın İngiltere, Fransa ve Rusya'nın tahrikleriyle Osmanlıya karşı isyanlar başladı. Batı'nın teşvik ve desteği 1878, 1912 ve 1915'ten sonra Müslümanlara icra edilen soykırım, katliam, güçlükler ve salgın hastalıklarla Balkanlar'da Müslüman varlığı çok azaldı. 1990'da Soğuk Savaş sonrası Yeni Dünya Düzeninin hedeflerinden biri olarak Müslümanlara karşı kitle katliamları başladı ve bu arada Ehl-i sünnet ve Türk düşmanı S. Arabistanlı Vehhabiler, Osmanlı mirası tarihi eserleri bilhassa camileri hayâsızca (tamir maskesi) altında imha etmektedirler. Vehhabiler Balkanlar gibi Kafkasya'da da Ehl-i sünnet itikadını ABD ve AB adına ve onların taşeronu olarak imha etmektedirler. Kısa bir müddet önce Kalkandelen'de zulüm ve baskı yapan Makedonlar şimdi Manastır ve Gostivar'da soykırım yapmaktadırlar. Bölgedeki "Barış Gücü" bu soykırıma seyircidir. Bosna-Hersek'te Banca-Loca şehrinde bir caminin açılışı sırasında 4 bin Sırp'ın Türk ve Müslüman düşmanlığı Bosna Hersek'teki Sırp kininin, Haçlı zihniyetinin sönmediği ve gerektiğinde alevleneceğinin işaretidir. Esasen Dayton Antlaşması da Müslümanların aleyhinedir. Her an Bosna'da yeni bir çatışma olabilir. Karadağ Yugoslavya'dan (Sırbistan)dan ayrılırsa Sancak'ta yaşayan nüfusun yüzde 82'sini teşkil eden Müslümanlar imha ve göçe zorlanabilir. Ne hazindir ki, Türkiye Balkanlar'ı Yunanistan'a devretmiştir!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.