Beşar Esad'ın ziyareti

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın 6 Ocak tarihinde, Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer'in davetlisi olarak, Türkiye'yi resmi ziyareti, inşallah her iki kardeş ülke arasında dönüm noktası olur. Bu ziyaret bir nevi stratejiktir... Ankara'da yoğun kar yağışı altında samimi bir karşılama olmuştur. Temenni ederiz ki; kar birçok şeyleri örttüğü gibi, geçmişteki hoş olmayan tavır ve hadiseleri örter ve maziye bırakır. Beşar'ın ilk ziyareti Türkiye olduğu gibi; Suriye'nin bağımsız olduğu 1946 yılından bu yana 57 yıl içinde devlet başkanlığı seviyesinde Türkiye'ye yapılan ilk resmi ziyaret olması bakımından da önemlidir. 1987 yılında rahmetli Turgut Özal, Şam'ı ziyaret etmiş idi. Türkiye'nin en uzun kara sınırı Suriye iledir. Türkiye ve Suriye halkının din kardeşliği yanında akrabalık bağı da vardır. Suriye her şeyi ile adeta Anadolu'nun bir devamıdır. Sınırlar yapaydır. Beşar, eşi, iki yaşındaki oğlu Hafız ve 3 aylık kızı Zein ile geldi. Gündemde çok sayıda konu yer aldı. Suriye Devlet Başkanı, Türkiye'nin siyasi ve askeri üst seviyeli yetkilileriyle görüşmeler yaptı. 1998'den bu yana son 5 yılın en sıcak ve samimi teması yaşandı. Türkiye Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer'in Hafız Esad'ın cenaze törenine gitmesi Suriye ile yakınlığın ilk adımı oldu. Daha sonrasında Abdullah Gül'ün Başbakan olarak Şam'ı ziyaretinde Suriye Bakanlar kurulu neredeyse tam kadro karşılama yaptı. Bu arada 100-150 milyon dolarlık dış ticaret 1 milyar dolara yükseldi. Bu rakamın 2004'te 2 milyar dolara yaklaşması beklenmektedir. Birkaç yıl önce savaş eşiğinde olduğumuz Suriye ile bahar havasının ötesinde stratejik işbirliğine doğru tırmanması çok önemli gelişmedir. Ülkeler bilhassa komşular arasında ihtilaflar ve kavgalar hiçbir ülkeye fayda sağlamaz. Eski düşmanın yeni dost olması çok önemli gelişmedir. Yeni bir sayfa açılmıştır. Sorunlu devre geride kaldı Suriye Devlet Başkanının Türkiye'ye resmi ziyareti öncesi ve esnasında yaptığı açıklamalar ileriye dönük güzel gelişmenin ışıklarıdır. Bu açıklamalardan bazıları; "Kürt devleti bizimle kırmızı çizgimiz... PKK'nın Suriye'de varlığı ve faaliyeti yoktur... Yalnız Kürt devleti değil, Irak'ın toprak bütünlüğünü bozacak bütün devletlere karşıyız... Türkiye-İsrail münasebetlerinden rahatsız değiliz... Tesbihin bir tanesi dağıldığında tesbihin tepsi dağılır... Türkiye'nin Irak tavrı takdire şayan... PKK dosyasını tamamen kapattık... Türkiye'nin AB üyeliğini destekliyoruz, kuzeyden AB'ye komşu oluruz... Türkiye ile stratejik işbirliği istiyoruz..." Ziyaretin zamanlaması ABD ve İsrail'in Suriye'ye en yoğun baskıları yaptığı bir zamanda bu ziyaret yapılmıştır. Şii lider El Hekim'e suikast, Saddam'ın oğulları ve torununun katli ve Saddam'ın yakalanışı ile Sünni-Şii çatışması için zemin hazırlandı. Böylece Irak üçe bölünecekti. Şu ana kadar Sünni ve Şiiler oyuna gelmedi. Sünni ve Şiileri iç savaşa sürükleyemeyenler, şimdi Kürt kartını yani Kuzey Irak'ta Kürdistan'ı kurma peşindedir. Kürtlerle (Türkmen ve Araplar) arasında iç savaş senaryosu üzerinde oyunlar tezgahlanmaktadır. Irak petrolünün yüzde 40'ı Kürdistan'da bırakılarak bu petrol sömürülecektir. Bunun için de Türkiye'nin iknası, Suriye'de rejim ve Beşar'ın yıkılması gerekiyor. Suriye, Türkiye'nin Ortadoğu'ya, Türkiye de Suriye'nin Avrupa'ya kapısıdır. Suriye ile stratejik ortak olunmalıdır.