Hürriyet gazetesinde İsmet Solak bu konuda şunları yazmaktadır: "... İddia ediyorum. Bor madenleri ile boru hatları yakında ABD'ye verilir. Bitmedi: ABD Büyükelçisinin Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'a yazdığı iki sayfalık mektup var. Ön sayfada -para vermeyiz- diyor. Arkada -Irak ile yaptığınız son ekonomik anlaşmalar ambargoyu deldi- uyarısı yapılıyor." DYP Balıkesir Milletvekili İlyas Yılmaz Yıldız: "Bor, Balıkesir ve Türkiye açısından çok önemli bir madendir. Fakat bu madeni peşkeş çekme gayretleri var. Gücümüz yettiğince peşkeşe karşı durmaya çalışıyoruz..." Cumhuriyet Gazetesinin 15 Şubat 2001 tarihli sayısının 2. sayfasında Mehmet Tabanlıoğlu (eski Petrol Ofisi İşletmesi Müdürü)'nun "Bor ve Borç Üzerine..." başlıklı yazısında şu bilgiler yer almaktadır: "Ben Emet ilçesinde doğdum. Yani, bor madeninin bol olduğu yerde... Bor, Etibank tarafından Emet'te çıkarılır, Bandırma'da işlenir, buradan da dışarı gönderilir. Sanayinin çeşitli alanlarında çok önemli bir maddedir bor. Petrole yakın bir değer taşıyor. Bor, Kütahya'nın Emet'inden başka (eskiden Emet'in köyü iken maden çıktıktan sonra gelişerek ilçe olan) Hisarcık'ta, Balıkesir'in Bigadiç'inde, Eskişehir'in Kırka'sında, Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesi Kestel beldesinde bulunmaktadır. İngiliz ve Amerikan petrol şirketleri, vaktiyle Anadolu'da arama izni alıp sondajlar yapmışlardı. Rezervi az bahanesi ile fışkıran petrol kuyularına beton döküldüğü, Arabistan petrol yataklarının tükenmesinden sonra derinlerdeki yakıta el atılacağı basında çalkalandı durdu. Özelleştirmede tek engel olan Maden Yasası'nın "Madenlerin aranması ve işletilmesi devlet eliyle yapılır" maddesi değiştirildiği anda Amerika'daki Rio Tinta Zinc firması ne yapıp edip borlarımıza el koyacak. Petrolde olduğu gibi Emet'teki çıkartımı yavaşlatıp ya da durdurarak öteki bor yatakları bittikten sonra işletmeye ivme kazandıracak." Washington'a kaynak (12 milyar dolar) bulmak için giden Devlet Bakanı Kemal Derviş'e ABD ve IMF "önce yasa sonra para" dediler. Evet bu yasalar içinde TEKEL ve muhtemelen BOR madeni de var... Peki ama "BOR nedir?" BOR madeni ilk bakışta beyaz bir kayayı andırıyor. Çok sert ve ısıya dayanıklı. Doğada serbest bir element olarak değil, tuz şeklinde bulunuyor. Ülkemizde bulunan 'bor'un kalitesi de diğerlerine oranla daha yüksek. Toprağın 40 metre altında bulunan borun işlenmesi de, diğer elementlerle az karıştığı için kolay. Roket yakıtından, diş macununa kadar her alanda kullanılan bor, sanayinin tuzu olarak adlandırılabilir. İşte 400'den fazla üründe "olmazsa olmaz" denilen borun hayatımızdaki yeri: Borcamlarda kulanılan bor, motor yağlarında ve çelik jantlarda da kullanılıyor. Ayrıca araba boyalarının içine katılan bor, parlaklığı ve kolay çizilmemeyi sağlıyor. Lastiklerin içindeki çelik teller de borla güçlendiriliyor. Bilgisayarlar, cep telefonları, walkmenler bugün bu kadar küçükse, bunu 'bor'a borçlu. Çünkü bilginin akışını sağlayan ince optik lifler, bor almadan sağlam olamıyor. Tarım ilaçlarında da bor var. Yalnız, çok kullanılırsa öldürüyor, dozunda olursa verimi artıran gübre oluşuyor. Bisküvi, pasta gibi gıda ürünlerinin yapıldığı kalıplarda da bor kullanılıyor. Eğer bor olmasaydı, kalıplar yüksek ısıya dayanmayacaktı. Ahşap ürünler, uzun ömürlü ve bozulmadan kalabilmeleri için, bor bulunan bir madde ile işleme tabi tutuluyor. Seramik sanayiinde; fayansların parlaklığı ve sertliği bor sayesinde oluyor. Porselen tabaklar da bor sayesinde var. Çamaşırları beyaz yapan aslında bor. Ateşe dayanıklı olduğu için yanmaz kumaş üretiminde de kullanılıyor. Tıp ve ilaç sanayiinde; diş macunlarında, yanık ve yara kremlerinde de bor var. Losyonlarda ve kremlerde de bor olduğunu unutmayın. Yakıt sanayii; borun en değerli olduğu sektör bu. Çünkü borlu yakıtlar itme güçlerinin fazlalığından dolayı, roket, füze ve savaş uçaklarında kullanılıyor. Çok yakın bir gelecekte borlu yakıtların, diğer motorlarda da kullanılacağı söyleniyor. Bu durumda borun önemi bir kat daha artıyor. Amerikalılar'ın havada infilak eden uzay mekiği Challenger'in sağlam kalan tek parçası, Türk borundan yapılan baş kısmı. Bu bile, Türkiye'nin elindeki gücün kanıtı. Bor o kadar değerli ki, yakın gelecekte zenginliğin simgesi olacağı söyleniyor. Türkiye'nin elindeki bor rezervi, tüm dünyanın bor ihtiyacını tek başına 400 yıl karşılayacak düzeyde... Ama biz Türkler'in bundan haberi yok!.. Bu zengin maden, adeta ders kitaplarında saklanmış kalmış... Bor üzerinde çalışan uzmanların çoğunluğu, madenlerin özelleştirilmesine karşı. Çünkü bu denli zengin yatakların başka devletlerin kontrolüne geçmesini istemiyorlar... Bazı uzmanların dediğine göre, Amerikalılar, ülkelerindeki bor madenlerini kapatıp, Türkiye'den alım yapmaya başlamış. Çünkü Türk boru, hem keliteli hem çok daha ucuz... Not: "Bor nedir"den itibaren Kadir Kaymakçı'nın Star gazetesindeki yazısından alınmıştır.