Ülkesinden referandumla sürgüne gönderilen ilk kral Bulgaristan Kralı oldu. Ancak aynı kral, yapılan demokratik seçimle başbakanlığa getirildi. II. Simeon'un, başbakan mı olacağı yoksa kral mı kalacağı belli değil. Başbakanlık görevini kabul ederse, krallık sıfatından vazgeçmiş olacak. Krallık sıfatı oğluna kalacak. II. Simeon 1943 yılında babasının ani ölümü üzerine tahta geçti. (Henüz 6 yaşındaydı) İkinci Dünya Savaşı sonrasında Stalin'in ajanı Dimitrov bir hükümet darbesiyle iktidarı komünistlere teslim etti. Sürgünden iktidara 1946 yılında sözde bir referandum ile 9 yaşındaki kral sürgüne gönderildi. Bulgaristan 45 yıl komünist rejim altında çok zor günler yaşadı. Ülkede komünizm çöküp, çok partili demokrasiye ve serbest ekonomi sistemine geçilmesiyle beraber 10 yıldır, yolsuzluk, rüşvet, süper enflasyonun getirdiği bunalma yaşandı. 1997 yılında enflasyon yüzde bin idi. Kısa bir süre sonra enflasyon yüzde 11.2'ye indi. Ama halkın dayanacak gücü kalmadı. İşsizlik arttı. 1996'da Bulgaristan'a dönen kral iki ay önce, "Ulusal Hareket Partisi"ni uzun yıllar Bulgaristan dışında yaşamış (çok tanınmamış) kişilerle kurdu. Yarım asırdır aradığını bulamayan Bulgar halkı yüzde 43 oy ve 120 milletvekili kralına vererek, seçimi kazandırdı. Bulgaristan Sovyetler Birliğinin peykleri arasında en fakir ülke idi. (Kuzey Kore ile birlikte) 1999'da parasında 3 sıfır attı. Bugün mazinin, yarın (ati) ise bugünün arasında manevi bir köprüdür. Çok sayıda devlet ve millet tarihin anaforu içinde yok olup gittiler. Devletler zulüm sebebiyle, milletler ise maziden koptukları için yok olurlar. Mazi milletlerin sigortasıdır. Kökleri imha edildiğinde ağaçlar öldüğü gibi, mazide milletlerin köküdür. Son seçime 51 parti katıldı. 6.5 milyon seçmen 63 yaşındaki kralı tercih etti. Türkler ile Müslüman Çingeneler (Euroroma) daha önceki milletvekili sayısını Türkiye'deki 35 bin oy ile artırdı. 1937 doğumlu Simeon 800 gün sonra Bulgaristan'ın çok gelişeceğini vaad etti. Kral II. Simeon İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth ve Belçika Kralı Albert ile aynı aileden gelmektedir. Uzmanlar Bulgaristan'ın yakın gelecekte İspanya gibi krallık olmasını bekliyorlar. Kral II. Simeon'un, başbakanlıktan çok Cumhurbaşkanı olması ihtimali vardır. Bulgaristan anayasasına göre milletvekili olmadan da başbakan olunabilir. Simeon milletvekili adayı olmadığı için milletvekili değildir. Komünizmin çöküşünden sonra saray dahil krala ait mallar ve gayri menkuller kendisine geri verildi. Zaten İspanya'da da Simeon Saxe Coburg isimli şirketiyle zengin birisiydi. Keşke yanılsaydım Bulgar lisanında aynen ya da ufak bir değişiklik ile kullanılan 7 bin Türkçe kelime vardır. Osmanlıca imparatorluk ve ilim dili idi. Bünyesindeki milletlerin dillerinden kelime aldığı gibi kelime de vermiştir. Enflasyonu gerileten Ivan Kostov "Demokratik Güçler Birliği" yüzde 18, eski komünistler (Sosyalist parti) yüzde 17 oy aldı. Ancak sandıktan kral çıktı. Bulgar kralının son durumu Arnavutluk, Yugoslavya, Romanya ve Macaristan krallarını umutlandırdı. Bu ülkelerin kralları bir gün ülkelerine dönerse sürpriz sayılmaz. 1990 yılında yazı, sempozyum, açık oturum ve konferanslarda "Yeni Dünya Düzeni"ni anlatırken, bu düzenin 12 hedefini saydım. Bu maddelerden şu ikisini; Osmanlısız (Osmanlının izlerini tasfiye ederek) 1914 öncesine dönüş ve Balkanlarda İslamiyeti ve Müslümanları silmek (özelleştirme, globalleştirme, serbest piyasa kılıfı ile İslam ülkelerini sömürgeleştirme, manda yapmak) dediğimde, bazıları dudak büktü, bazıları deli saçması dedi. Keşke yanılan ben olsaydım da, Bosna-Hersek, Sancak, Kosova ve şimdi de Makedonya'da Müslümanlara soykırım olmasaydı. Türkiye bu hale gelmeseydi...