Tanzimattan bu yana ne Osmanlı Devletinde ne de Cumhuriyet devresinde Türkiye'de gerçek demokrasi olmamıştır. Bu bakımdan 12 Eylül 2010 Referandumu gerçek demokrasiye geçişte önemli bir dönemeçtir. Türkiye'nin bu sınavı "Evet" ile vereceğine inancım tamdır. Referandumun kabul görmesiyle gerçek anlamda demokrasi, insan hakları ve yargının bağımsızlığı için kilitli kapılar açılacaktır. Referandum AK Parti iktidarının güvenoyu değildir. 73 milyonun menfaati olan ve darbelere, vesayet rejimine son verecek bir nimettir. Sandığa giderek "Evet" oyu ile ülkenin geleceğini oylayın... Anayasa Mahkemesi Anayasal sınırlar içinde kalmak zorundadır. Siyasal kararlar siyaset kurumunun alanına girer. Türkiye bugüne kadar 5 defa halkoylamasına gitti. Her seferinde Türk seçmeni değişimden yana oldu. Doç. Dr. Osman Can'ın dediği gibi, Referandumu boykot faili meçhul 17 bin cinayetin 34 bine çıkmasına onay vermektir. Katar Gazetesi Şark'ta yazan Beyrut Stratejik Araştırmalar Merkezi Direktörü Dr. Muhammed Nureddin, 11 Temmuz 2010'da çıkan yazısında "Türkiye referandum yolunda bir adım daha ilerlemek için büyük bir fırsatla karşı karşıya. Gelecek Eylül'de referandumda değişikliklere 'Evet' oyu vermek daha demokratik ve insan haklarına daha saygılı bir Türkiye'ye 'Evet' oyu vermektir. Bu tablo sadece Türkiye için değil, bütün İslam Dünyası içindir." Daha demokratik bir Türkiye'ye evet İslam Dünyasının çıkarına olacaktır. Anayasa paketinin muhatabı partiler değil, 73 milyonluk Türk halkıdır. 12 Temmuz 2010 tarihli Zaman gazetesindeki yazısında, Dr. Murat Yılmaz diyor ki: "Vesayet rejiminin şiddetle ihtiyaç duyduğu ve eskiden kontrgerillanın stratejik gerginlik konseptiyle döktüğü kanı, bugün Öcalan ve PKK dökmeye taliptir. Vesayet rejiminin kan bankası PKK'dır. Hesap edilmeyen şey Türkiye'deki büyük değişimdir. Artık kan dökülmesi, vesayet rejiminin yeniden inşa edilmesini değil, vesayet rejiminin geleneksel kurumlarının zayıflamasını ve demokratikleşme ve özgürleşme taleplerinin yükselmesini beraberinde getirmektedir." Referandumla ilgili bazı aydınların görüşleri de şöyledir: Dr. Erdoğan Günal: "Gerçek solcular 12 Eylül'de evet diyecek." Eski CHP milletvekili İnal Batu: "MHP ve CHP referanduma hem de 12 Eylül günü nasıl hayır diyecek bilemiyorum." Evet oyu ile Türkiye ekonomik, siyasi ve demokrasi yolunda sıçrama yapacaktır.