Dünya'nın iki yüzü

Aşağıda vereceğim korkunç rakamlar ve dehşet verici bilgiler; (Birleşmiş Milletler Geliştirme Merkezi, BM Kalkınma ve Ticaret Örgütü İnsani Kalkınma) raporlarından alındı. Güney Amerika And sıradağları ile Himalaya eteklerinde yaşayan 1 milyar 300 milyon kişinin günlük kazancı 1 dolar ya da 1 doların altındadır. Dünyadaki 2 milyar 800 milyon insanın günlük kazancı 2 dolar ya da 2 doların altındadır. Doğu Avrupa ve Bağımsız Devletler Topluluğu'nda yaşayan 120 milyon insanın günlük kazancı 4 dolar ya da bunun altındadır. Dünya nüfusunun yarısı açlık içindedir. 840 milyon yetişkin ve 160 milyon çocuk toplam 1 milyar insan yetersiz beslenme sebebine dayalı hastalıklarla mücadele etmektedir. Her yıl 40 milyona yakın insan açlıktan ölürken, sadece ABD'de şişmanlıktan kurtulmak için 33 milyar dolar harcanmaktadır. Dünya nüfusunun üçte ikisinin sosyal güvencesi yoktur. 1 milyar 200 milyon kişi içme suyundan mahrumdur. Sosyal patlamaya gidiş 1820 yılında zengin ülkeler fakir ülkelerden sadece 3 misli zengin idiler. Bu uçurum giderek büyüdü. 1913'te 1'e 11, 1950'de 35 katına 1974'te 44 katına, 1992'de 72 katına çıktı. Özellikle 1992'den sonra görülmeye başlayan çok uluslu şirketlerin, IMF ve Dünya Bankası'nın sömürüsü ile 1997'de zengin ülkeler fakir ülkelerden 727 misli zengin oldu. 2001'de bu uçurum 1'e karşı 1000'e doğru tırmanmaktadır. Kuzey obur, güney fakir ve aç ülkeler haline geldi. Bu dengesizlik devam ederse güneyden kuzeye göçleri füzeler bile durduramaz. Uzmanlara göre 2030 yılında 1 dolar ve altında günlük kazancı olanların sayısı bugünkünün 2 katı olacaktır. Karun kadar zenginler Dünyanın en zenginleri olarak bilinen Bill Gates, Paul Allen ve Warren Buffet'in serveti en fakir 48 ülkenin milli gelirine eşittir. Afrika'da her 5 çocuktan 1'i 5 yaşına gelmeden ölüyor. Sadece temiz olmayan kirli su sebebiyle ölen çocuk sayısı 3 milyondur. Dünya'da en yoksul 1 milyar insanın 800 milyonu Asyalıdır. Sadece ABD'de kedi-köpek maması için 17 milyar dolar, kozmetik için 12 milyar dolar harcanmaktadır. Dünyanın en zengin yüzde 20'si dünya gelirinin yüzde 83'ünü alırken en fakir yüzde 20'sinin payı yüzde 0.5'tir. Yani yüzde 1 bile değildir. Zengin, her zaman zengin Fakirler daha fakir olurken, zenginler daha zengin olmaktadır. Son birkaç yıl içinde ABD yüzde 102 zenginleşti. Yeni Dünya Düzeni, küreselleşme, IMF, Dünya Bankası'nın tek hedefi, bu zenginliği artırmak, en azından korumaktır. En zengin 227 kişinin serveti dünya nüfusunun yüzde 47'sinin gelirine eşittir. 1 milyar 100 milyon kişi en kötü şekilde yoksulluğu yaşamaktadır. Dünya işgücünün yüzde 8'i çocuktur. 700 milyon kişi kayıt dışı (her türlü güvenceden mahrum) çalışmaktadır. Eski Sovyetler Birliği'nin yüzde 80'i Polonya'nın yüzde 50'si yoksulluk sınırı altındadır. Güney Asya nüfusunun yüzde 59'unun geliri 1 doların altındadır. Zenginlerin dünya gelirinden aldıkları pay yüzde 70'ten 85'e yükselirken fakirlerin payı yüzde 23'ten yüzde 1.4'e düştü.