Ege Denizi gündemde

Helsinki Zirvesi sonuç bildirgesinin (9B) maddesine göre 2003 yılı sonuna kadar Türkiye ile Yunanistan arasındaki ihtilafların halli gerekiyor. Halledilmediği takdirde Lahey Adalet Divanına gidilmesine geçmiş (o tarihteki) hükümet imza atmıştır. Bu madde ise Yunan hayranlığı, Hıristiyan taassubu ve Haçlı zihniyeti ile Türkiye aleyhine neticeleneceği kesindir. (İnşallah yanılan ben olurum.) Böyle bir durumda Ege'nin yüzde 97'si Yunanistan'a ait olup İstanbul'dan İzmir'e gidecek bir Türk gemisi Yunanistan'dan vize almak zorunda kalacaktır. Asırlarca Türk'ün olup Yunanistan'la tarihi hiçbir bağı bulunmayan, şimdi ise anavatan için bir silah deposu haline getirilerek, Anadolu'yu istila etmeleri için Yunan ordusunca bir üs olarak kullanılan "Oniki Ada" ismi ile anılan Ege Adalarının ehemmiyetini ve Yunanistan'a nasıl verildiğini her Türkün bilmesi gerekir. "Oniki Ada" bir adalar topluluğu halinde Ege Denizinin güneydoğusunda yer alır. Yüzölçümü 1244 metrekare olup şu adalardan meydana gelmiştir: Astropalya, Kalimnos, Kaşot, Kerpe, (Karpat Hos) Karki (Khanke) İstanköy (Kos), Leros, Lipsos İncirli (Nisiros) Patmos, Sömbeki (Simi), Tilos (Piskopi) Kaşot ve Kerpe adaları Rodos'la Girit arasındadır. İstanköy, Anadolu'nun Kerme Körfezi ağzında, Bodrum ve Datça yarımadalarının arasında; Sömbeki'de, Datça yarımadası güneyindedir. İncirli Adasının gayet volkanik arazisi vardır. Göz göre göre verdik... Bu adalar Anadolu'nun jeolojik bir devamı, tabii ve bölünmez bir parçası olduğu halde maalesef elimizden alınmıştır. "Oniki Ada"nın anavatandan koparılması aşağıdaki safhaları müteakip olmuştur: 1-29 Eylül 1911'de İtalyanlar Osmanlı İmparatorluğuna verdikleri 24 saatlik bir notadan sonra, Kuzey Afrika'daki Osmanlı kıyılarına asker çıkardılar. Türk subaylarının emrinde yerli halk (Libyalılar) karşısında zamanının en büyük donanmalarından biri olan İtalyan donanmasının desteklediği İtalyan birlikleri kıyılardan içeriye giremediler. İtalyanlar Çanakkale'yi zorlayıp İstanbul'da işi bitirmeyi denemeleri de netice vermeyince, baskı yapmak için Limni Adasına ve Oniki Adaya asker çıkardılar. Balkan Harbinin patlaması üzerine Osmanlı İmparatorluğu Trablus ve Bingazi'yi ufak formaliteler hariç İtalya'ya terke mecbur kaldı. Oniki Adayı geri aldı. Fakat Osmanlı donanmasının Yunan donanmasına nazaran zayıf oluşu düşünülerek Balkan harbi bitene kadar bu adaların Yunanistan'a geçmesini önlemek için bir anlaşma ile İtalyan işgalinde bırakılıyordu. 2-Balkan Harbi sonucu Yunanistan'da yapılan Atina Barış Antlaşması hükümlerine göre Girit adası kesin olarak Yunanistan'a veriliyordu. Londra'da ise İngiltere ve bütün büyük devletler İmroz, Bozcaada, Meis hariç diğer bütün Ege Adalarının Yunanistan'a, İtalyan işgalindekileri ise İtalya'ya verilmesine karar verdiler. Osmanlı İmparatorluğu bu hükmü tanımadı, yeniden müzakerelere başlanmıştı ki neticeye varılmadan Birinci Dünya Harbi çıktı. 3-Birinci Dünya Harbinde, mağlup devletlerden biri olarak çıkan Osmanlı İmparatorluğuna zorla imzalatılan 3 Ekim 1918 Mondros Mütarekesi ve 13 Kasım 1918 Sevr Muahedesine göre Oniki Ada hukuken de İtalya'ya verilecekti. Bu husus Ankara'da kurulan Milli Hükümetçe reddedildi. Oniki Adanın hukuki hakkına Türkiye sahip olmakta devam etti. 4-Adaların Türkiye'den ayrılması: İstiklal Harbini kazanan, Yunanı denize döken Türkiye, Lozan muahedesi ile adaları şu taksimatla kaybediyordu. İmroz ve Bozcaada Türkiye'ye, Midilli, Sakız, Sisam Yunanistan'a; Oniki Ada ise İtalya'ya veriliyordu. 5-Oniki Adanın Yunanistan'a verilmesi: İkinci Dünya Harbinde İtalya 28 Ekim 1940'da Yunanistan'a ültimatom vererek üsler istemiş ve saldırmışsa da netice alamamıştır. Alman orduları ise 21 Nisan 1941'de Yunan ordularını teslim almış Atina'ya girmiş Ege adalarını ve Girit'i paraşütçü birlikleri ile elde etmiş Leros Adasını Almanlar deniz üssü olarak kullanmışlardır.