Filistin'de soykırımın gerçek suçlusu kim?

Filistin'i işgal ve soykırım emrini veren Ariel Şaron olsa bile gerçek suçlu Bush ve ABD'dir. Şaron, ABD'nin İsrail'e sağladığı muazzam destek (mali, askeri, siyasi ve teknolojik) sayesinde bu katliamı yapmaktadır. ABD ve çok uluslu şirketler İsrail'e her yıl yaptığı yardım (borç değil) 9 milyar dolardır. ABD yardımının en az yarısı 6 milyonluk İsrail'e geri kalan yarısı 6 milyar insana yapılmaktadır. Ayrıca askeri malzeme ve silah yardımı bu rakamın dışındadır. 1949-2001 arasında ABD'nin İsrail'e devlet yardımı resmi rakamlara göre 95 milyar dolardır. ABD desteği olmasa İsrail varlığı sona erer. Haçlı Seferi devam ediyor ABD'nin son yıllardaki dış politikasına yön veren ve uzun yıllar Dışişleri Bakanlığında Planlama Şube Başkanlığı, bilahare Dışişleri Bakan Yardımcısı, 1968'de Başkan Johnson'un Ortadoğu Müsteşarı olan E. Zusto'nun itirafı şöyledir: "Ortadoğu'daki sömürgeciliğin asıl hedefi İslamiyeti yıkmaktır. İsrail Devletinin kurulması bu planın bir parçasıdır. Bunların hepsi Haçlı Seferinin şekil değiştirmesinden başka bir şey değildir." (Kaynak: Ma'rake-t-ül- Mesir sayfa 87 ve 94) 8 Kasım 1918'de Kudüs'e giren İngiliz birlikleri komutanı General Allenby'in şu sözü meşhurdur: "Asırlar önce başlayan Haçlı Seferleri artık sona ermiştir. Çünkü zafer bizim oldu..." Aynı kişi Selahaddin Eyyübi'nin de kabrini tekmeleyerek "Bu toprakları terk etmemek üzere yeniden geldik!" demiştir. İngilizler 1918-1948 arası Filistin'deki Müslümanlara kan kusturdu. Yahudi göçleri ile Yahudiler çoğalınca Filistin'i Yahudiye teslim etti. AB'den ambargo, Türkiye'den destek İsrail'de çıkan Haaretz gazetesine göre Almanya'nın İsrail'e başlattığı silah ambargosuna AB'nin diğer ülkeleri de katılmış, İsrail'e silah ve askeri techizat ihracatını durdurmuştur. Türkiye ise M-48 tanklarını başarılı bir şekilde modernizasyonunu yapan MKEK ve ASELSAN'a M-60 tanklarının modernizasyonunu vermeyip, iflas eden İsrail tank fabrikasına vermiştir. Kaldı ki Türkiye modernizasyon şöyle dursun tank yapacak teknolojiye sahiptir. Ama Türkiye IMF'nin istediğini kabul ederek bu ihalenin İsrail'e verilmesi emrine uymuştur. Bazı yöneticilerin Allahü teâlânın emrine uymadıkları olabiliyor. Ama IMF'nin emrine kesin kes uyuyorlar. ABD Kıbrıs Barış Harekatından sonra Türkiye'ye silah ambargosu uygulayınca; savunma sanayii çok ciddi hamleler yaptı. Ama son yıllarda Türkiye'yi havyancılıktan, tarıma, tütünden, şekere iflas ettiren IMF, savunma sanayiine en ağır darbeyi indirmiştir. 21 savunma sanayi şirketi tencere tava yapacak hale düştü. Daha doğrusu düşürüldü. Çünkü ABD, AB, IMF ve İsrail böyle istiyorlar.