Genel durum

Osmanlı Devletinden bu yana darbeler olmuştur. Cumhuriyet tarihinde ilk Türkiye Büyük Millet Meclisinin feshinden bu yana darbeler birbirini takip etmiştir. Bu darbelerde sadece iktidar yıkılmıştır. Demokrasinin askıya alınması ile ekonomi başta olmak üzere her konuda geriye gittiğimiz bir gerçektir. Ama cumhuriyet devrinde darbelerde Türkiye'nin yıkılması asla olmamıştır. Vesayet rejimi devam etmiştir. Taksim Gezi Parkı ve 7 Şubat 2012, 17 ve 25 Aralık 2013 post modern darbelerde yalnız Ak Parti iktidarının değil Türkiye'nin yıkılması ve Türkiye'nin yıkılmasıyla birlikte İslam Dünyasının umutlarının yıkılışı hedeflenmiştir. Başbakan Erdoğan vasıtasıyla İslam ve Türk Dünyası liderlerine şu mesaj verilmek istenmiştir. Erdoğan kendi ülkesinin menfaatlarını ön planda tuttu ve bizim menfaatlerimize ters yönde hareket etti. Sizlerde Erdoğan gibi davranırsanız aynı duruma düşer, içerdeki ajanlarımızla sizi deviririz. 

Türkiye'de gizli bir paralel devletin varlığı inkarı mümkün olmayan bir gerçektir. Paralel devletin dış emperyalist güçlerle işbirliği henüz açıklanmamıştır. Henüz ortada net deliller yoktur. Yani kamuoyunca meçhuldür. Ama bu operasyonun başta İsrail olmak üzere emperyalist güçlere fayda temin ettiği, Türkiye'ye ise son derece büyük zarar verdiği inkarı mümkün olmayan gerçektir.  İslam Dünyasına savaş, fitne, kaosa sürükleme, kısaca Haçlı Seferi Endülüs'ten bu yana devam etmektedir. Osmanlıyı yıkan Siyonizm şimdi ise Türkiye'yi yıkma peşindedir. Siyonizm (Yahudi) İsrail asla küçümsenmemelidir. ABD ve AB İsrail'in sömürgesidir. Emekli General Mustafa Turan'ın "Bir Generalin 31 Mart Anıları" isimli kitabının son başlığını taşıyan paragrafında şunlar yazılıdır: "31 Mart'ı hazırlayanlar Yahudilerdir. Ölmüş olsalar bile, Osmanlı İmparatorluğu da Yahudiler tarafından yıkılmıştır!.." 

İsrailli Asalel Türkiye ile ilgili sözleri şöyledir: "Osmanlıyı yıktık. Şimdi de Türkiye'nin Kürtler tarafından parçalanabileceği" Ve Kürdistan ile Ermenistan'ın Büyük İsrail hedefinin ara hedefleri olduğunu itiraf ediyor. Kürtlerin İsrail'in Siyonizm tuzağına düşeceğine inanmıyorum. Son günlerde "Barış Süreci"ni sona erdirmek isteyenler İsrail adına çalışmaktadırlar. "Siyonistler ülkelerde sinsi kadrolaşma ile sermayenin, medyanın, yargının ve devletin kilit mevkilerini ele geçirip; ülkeyi siyonizmin dünya hakimiyeti amacı doğrultusunda yönlendirip yönetirler." İsrailli bir yazara göre Ak Parti iktidarına kadar Yahudinin 2 devleti vardı. Büyük olanı Türkiye, küçük olanı ise İsrail'di. 

Başbakan Erdoğan'ın "Tek vatan, tek devlet, tek bayrak, tek dil" dediği için içerde ve dışarda düşmanları vardır. Yahudi asıllı ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger ülkesinin dış politikasını şöyle tarif etmiştir: "ABD'nin dış politikası Büyük İsrail hedefine kilitlidir" 

ABD siyasetinde önemli rolü olan "Neo-con"ların görüşü Hazreti İsa (Aleyhisselam)ın Büyük İsrail gerçekleşince ineceğidir. Fransa Cumhurbaşkanı General De Gaulle 1960 yılında 5 hücumbotun ambargoya rağmen Fransa deniz üssünden İsrail'e kaçırılması üzerine şu sözleri söylemiştir: "Demek ki, Fransa içerden Yahudiler tarafından ele geçirilmiştir."