IMF üretimi engelliyor!

Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin "Doğrudan gelir desteği, üreticiyi tarımdan uzaklaştırma politikasıdır. Dağa, taşa tapusu olana para veriliyor. Dışarıda her şey ucuz, ithal edelim mantığı bizi, (ordunun maliyeti yüksek savunma işini taşeron orduya verelim) anlayışına götürür. IMF politikaları tarımı tasfiyeye götürüyor" demektedir. Uzağı göremeyen, sadece günü birlik politikalarla, iktidarlarını ve makamlarını düşünenlerin gafleti IMF'nin ekmeğine yağ sürmektedir. Ülkemizi borçlandırarak tuzağa düşüren IMF'nin gayesi: Türkiye'yi borçları sebebiyle iyice köşeye sıkıştırmak. Başta bor olmak üzere yeraltı ve yerüstü servetlerini "ölü eşek fiyatına" çok uluslu şirketlere devretmek. Başta Kıbrıs olmak üzere Ege ve Güneydoğu meselesini gündeme getirip tavizler koparmaktır. Kuzey Irak'ta Kürt devleti kurmak. Orta Asya ve Ortadoğu'da ABD'nin taşeronluğunu yaptırmak. Ermeni (sözde) soykırımını kabul ettirip; Büyük Ermenistan ve Nil'den Fırat'a Büyük İsrail projesini gerçekleştirmektir. IMF, ABD-İngiltere-Fransa şer üçgeninde yönlendirilmektedir. Emperyalizmin yeni silahı Geçmişte orduların yaptığını şimdi çok uluslu şirketler, silahların yerini ise kredi adı altında döviz almıştır. Geçmişte Enver-Talat-Cemal Paşaların gafletiyle Liman Von Sanders (Liman Paşa), Goltz paşa ile Osmanlıyı maceraya sürükleyerek yıktılar. Şimdi IMF'nin komutanları İtalyan asıllı Amerikalı Cottarelli, İsveçli Kahkonen, Dünya Bankasının Hint asıllı ABD'li Chhibber, Avrupa Birliği temsilcisi Karen; "eli çantalı para paşaları" Türkiye'ye yön veriyorlar. "Borçlu yaşamak, bir borcu başka bir borçla ödemek; yağmurdan kaçıp doluya tutulmaya benzer..." Şerefli bir maziye sahip bir millet borç batağında kıvranması ve alacaklısının her isteğine boyun eğmesi ne hazindir. Her borç yeni tavizdir. IMF doymayan bir vampirdir. "Taşıma suyla değirmen dönmez" Ekonomik krizden çıkmanın yolu üretim ile mümkündür... Küresel emperyalizmin taktiği ekonomik krizler, masa başı tavizler, yeni borçlar, eski zincirleri çıkarıp daha ağır yeni zincirler takmaktır. Yetkililere göre gelecek yıl (2003'te) IMF'den sadece 1 milyar dolar alınacak. Ancak 2003 yılında 7.3 milyar doları özel sektöre ait olmak üzere 21 milyar 300 milyon dolar dış borç ödeyecek. Ayrıca devlet 2002 sonuna kadar 20.2 milyar dolar iç ve 7.1 milyar dolar dış borç ve faiz ödeyecek. Aksi halde yeni borç bulamaz. Türkiye'nin kurtuluş reçetesi Dünyanın en yoksul 83 ülkesinin son 7 yıl içinde ödedikleri dış borç faizi, anaparanın 5 katıdır. Çok uluslu şirketler ve bankalar bir nevi acımasız "tefeci"dir. IMF ise bunların çek-senet mafyasıdır. Türkiye'nin kurtuluş reçetesi IMF'den kurtulmak, borç faizini borç alarak ödeme hatasını terk etmek ve üretimi artırmakla mümkündür. Son yıllarda savaşlar, darbeler, kukla hükümetler, zayıf iktidarlar, kriz ve ekonomik çöküntülerin arkasında çok uluslu şirketler ve onların temsilcisi IMF vardır. "IMF'nin tek bir görevi vardır: Borç veren ülkelerin menfaatlerini takip olup; faiz ve anaparanın katlanarak geriye dönüşünü temindir."