Irak'ta neler oluyor?

A -
A +

Irak'ta son dönemde yaşanan, katliamlar, cami ve türbelere yönelik saldırılar bu ülkeyi bölmeye götüren felaket habercileridir. Yapılanlar emperyalist güçlerin işine yararken, Irak halkına kan, gözyaşı, sefalet getirir. Sünnilerin "Ehl-i Beyt"e ve dolayısıyla Ehl-i Beyt imamlarına sevgisi şianın çok üstündedir. Başlarının tacı ve gönüllerinin sultanıdır. Bu saldırıyı sünnilerin yapması imkansızdır. Bu çirkin saldırı Irak'ı bölmek isteyen güçlerin ya da onların Irak'taki ajanlarının işidir. Şiileri; protesto, intikam ve isyana davet eden Ali Sistani bu oyuna gelmiştir. Ancak vahim durumlar ortaya çıkınca Sistani sabır ve sükunete davet etmişse de sözünü dinletememiştir. Zaten Irak'ın işgalinden bu yana sünnilerle şiiler arasında gerginlik bulunuyordu. Sünniler şiileri işgalci güçlerle iş birliği ve destek ile suçlarken; şiiler de Irak'taki saldırılardan sünnileri sorumlu tutmuştu. İran yanlısı şiiler Irak iktidarını ele geçirmek için işgalci güçlere destek vermektedirler. Irak'ta henüz iç savaş başlamamış olsa da, iç savaşın kıvılcımları tutuşturulmuştur. İç savaş sesleri konuşulur hale gelmiştir. Sünni Din Adamları Birliğinin açıklamasına göre sadece 24 saat içinde büyük çoğunluğu sünni olan 150 kişi katledilmiştir. Sünnilere ait 170 cami yerle bir edilmiştir. Bunun bedelini şiiler uzun yıllar üzerinden atamazlar. Ölenlerin sayısı 500'ü aşmış neredeyse bine doğru tırmanmaktadır. Peki bu nasıl Müslümanlıktır? 14 asırdır gerçek (vahye dayalı İslamı yaşayan) Müslümanlar tek bir kilise, manastır, sinagog ve diğer dinlere ait ibadet yerlerini yakıp yıkmamış ve içine sığınanları asla katletmemiştir. Son hadiselerde 10 sünni imam katledilmiş ve 15 imam kaçırılmıştır. 1940'lı yılların sonlarında Rusya liderliğinde komünist blok, Batı'nın (kapitalizmin) karşısında bir tehdit idi. Çin, Yugoslavya ve Arnavutluk bu bloktan kopunca kapitalizmin komünizm ile (demokrasi maskesi altında) mücadelesi kolaylaştı. Ve 1991'de Sovyetler Birliği dağıldı. 1991 yılında Batı'nın (kapitalizmin) karşısında bir düşman gerekiyordu. Kapitalizmin yeni stratejisi radikal yani "vahye dayalı İslam"ı yıkmak ve yerine Batı'nın tespit ettiği "ılımlı islam"ı ikame etmektir. Bu hedefe ulaşmak için; sünni-şii çatışmasına, Arap-Arap olmayanlar arasına nifak sokmaya ve ılımlı İslamı yerleştirmeye 1991 yılında Rand Corporation tarafından "Civil Democratic İslam Partners Resovrces and Strategies" 15 yıl önce karar verilmiştir. En kolay zafer başkalarının (o ülke halkının) düşmanlarına sunduğu zaferdir. En büyük ganimet zahmetsizce ve o ülke halkının size sunduğu ve dış güçlerin üzerine oturup sömürdüğü zenginliklerdir. En mükemmel savaşlar ise hiç girmeden ve kayıp vermeden kazanılan savaşlardır. Şimdi, Irak halkına ne oluyor? "Böl ve işgal et" tarih boyunca emperyalist güçlerin stratejisi olmuştur. Oysa Irak halkı bu oyuna ne çabuk da geldi. Daha yol yakınken bu kardeşlerimizi uyarıyorum. Lütfen itidal sahibi olun. Onların isteği zaten sizin bölünmeniz. Bu oyuna gelmeyin.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.