Irak'ın orta bölgesi başta olmak üzere, ülkenin her yerinde ABD ordusuna karşı giderek artan bir direniş vardır. İslâm Dünyası ve münhasıran Arap Dünyası medyasında bu direniş asla terör değildir. Bir bağımsızlık (kurtuluş) mücadelesidir. Irak işgalinden önce Bush ve şahinler "Saddam'ın El-Kaide ile ilişkisi var ve sahip olduğu kitle imha silahlarını teröristlere vererek; bölge ve dünya için tehlike meydana getirir" görüşünü ABD ve dünya kamuoyuna telkin ederek aldattılar. Şu anda ise Bush, Powell ve Rice, Saddam'ı adeta temize çıkararak El-Kaide ile ilgisi olmadığını ve 150 kişilik bir uzman grubu da Irak'ta aylar süren incelemelerden sonra kitle imha silahlarının (nükleer, kimyasal ve biyolojik) zerresine rastlanamadığı gibi bunları imal eden tesislere de rastlanmadığını, bu silah ve tesislerin komşu ülkelere kaçırılmasının ise imkan dışı olduğunu bilim adamlarına yakışan bir dürüstlükle itiraf ettiler. CNN muhabiri bayan Christian Amanpuur ise: "ABD yalan makinesinin bir parçası olmaya zorlandık" demiştir. ABD asker kaybı artıyor Irak'ta ABD askerleri ağır kayıplar vermektedir. 50 bin Iraklı suçsuz olarak tutuklanmış ve işkence ile hakarete maruz kalmışlardır. Bush ailesine yakınlığı ile tanınan bir grup; Irak'ta iş takibi için "New Bridge Strategies" isimli bir danışma (aslında torpil) şirketi kurmuştur. Bu arada Irak'ta kültürel yağma devam etmektedir. Bağdat Müzesinde 14 bini çok kıymetli olan yüzbinlerce tarihî eser kayıptır. Irak Arkeoloji ve Milli Miras Müdürü Donni George'a göre: Güney Irak'ta arkeolojik kazı sahalarında izinsiz kazılar yapılmaktadır. Çıkarılan tarihî eserler pazarlarda satılmakta ve serbestçe yurt dışına çıkarılmaktadır. Sümer ve Babil devirlerine ait eserler tükenmek üzeredir. Müslümanlara baskı artıyor Birleşik Devletlerde Müslümanlara baskı her geçen gün artmaktadır. Son olarak Yemen asıllı ve ABD vatandaşı Abdurrahman el-Amudi göz altına alınmıştır. Amerikalı Müslüman liderlerden Turani yaptığı açıklamada: "ABD'de sözü dinlenen etkin Müslümanlar sözde gizli belgelerle hedef seçilmekte ve tutuklanmaktadır. Bush iktidarı bu bölgeyi 50 yıl önceki gibi siyasi açık hava hapishanesi haline getirdi." Yamin Zekeriya'ya göre: "ABD ve AB'de 6 bin Müslüman kendilerine savunma hakkı verilmeden ve yargılanmadan tutukludur." (Batı'nın Mahkumları sitesi www. prisonerof west.org) Guantanamo'da 660 Müslüman Bağram şehrinde binlerce Müslüman ve Afganistan'ın Cevizcan ile Şibinyan şehir hapishanesinde 1018 Taliban mensubu esir olarak bulunmaktadır. Bütün bunların sonunda sizce Batı insan haklarında sınıfta kalmadı mı? Soros konuşmasında "İnanıyorum ki insanlar bir gün uyanacaklar. Ve 11 Eylül saldırısının aslında bu radikaller tarafından Afganistan ve Irak savaşına başlaması için, 'Şahinler' tarafından hazırlandığını anlayacaklardır" diyerek bir kez daha gerçekleri ifade etmiştir.