İslamiyet'e saldırılar

A -
A +

Avrupa Birliği'nin Varşova Zirvesinde, Türkiye Başbakanı Tayip Erdoğan'ın teklifi üzerine; son yıllarda İslamiyet'e yapılan saldırıların önlenmesi ile ilgili karar müspet bir gelişmedir. Gerçekten Türkiye dahil bütün İslam Dünyası'nda ve Batı'da İslamiyet'e ve münhasıran "Ehl-i Sünnet Vel Cemaat" itikadına karşı son derece tahrip edici saldırılar olduğu inkarı mümkün olmayan bir gerçektir. 18 Mart 2004 tarihinde "Rand Corporation" tarafından "Sivil, Demokratik bir İslam; Ortaklar, Kaynaklar ve Stratejiler" başlıklı bir rapor hazırlanmıştır. Raporun hedefi ise şöyle tarif edilmektedir: "Sivil, demokratik, yönetim talebinden vazgeçirilmiş, Batı Dünyasında İslam'ın yeniden inşası, biraz ılımlı, biraz modern, biraz demokratik, biraz sufi ve kısaca Batı değerlerine uygun hafif bir İslam modeli meydana getirmektir." Bu rapor incelendiğinde İslam Medeniyetine ve Münhasıran inanç ve ibadetlerine karşı modern maskesi altında bir savaş açılmıştır. Esasen şu anda yani 1990'lı yılların başlarından bu yana post modern bir haçlı seferi açılmıştır. Ve maalesef Müslümanların son derece az kısmı hariç, bu savaştan habersizdirler. Varılmak istenen hedef? Hedef asla gizli değildir. Son derece net ve açıktır. Raporda 2 hedef vardır: 1) Batı taleplerine uygun bir İslam modeli meydana getirmek 2) İslam Dünyası'nda ve Batı ülkelerindeki Müslümanlar arasındaki her türlü ihtilafı körükleyip, çatışma ortamı meydana getirmek. Müslümanlar ve İslam Ülkeleri arasındaki birliği önlemektir. Raporda bu hedeflere ulaşmak için takip edilecek taktikler de verilmektedir.. Şöyle ki 1) Modernist, reformcu, Müslümanları destekle. 2) Geleneksel Müslümanları dindarlara (fundamentalist) karşı destekle. Böylece aralarındaki ihtilaflar çatışmaya dönüşsün. 3) Dindarlara (fundamentalist) karşı savaş. 4) Özellikle Batılı İslam tezini destekle. 5) Sufizmi destekle ve güçlendir. 6) İslam Dünyası'ndaki bazı ilahiyatçıları İslamiyet'i (inanç ve ibadetini) sorgular hale getirerek kalplerinde ve dimağlarında şüpheler uyandır. 7) İslam ülkelerindeki ilahiyat fakülteleri ve dini okulların müfredatını kontrol altında tut. 8) Kültür alışverişi altında İslam ülkelerindeki imamları Batı Ülkelerinde en az 18 ay eğitime tabii tut (Bengladeşli 5 bin imama bu eğitim başlamıştır). 9) Vaaz ve hutbeler kontrol altına alınsın okullarda din derslerinin kaldırılması. 10) Asıl hedef Asr-i Seadetteki İslamın yani Ehl-i Sünnet vel cemaat itikadının imhasıdır. Diğer rapor 15 aralık 2004 tarihli ve "Medeniyet içi Çatışma" başlıklı raporda hedef olarak şu cümleler yer almaktadır: "İslam'ın kendi içinde çatışması tezi çerçevesinde, İslam Dünyasının dininin, kültürünün, hayat tarzının, demokratikleşme ve reform maskesi adı altında üstelik Müslüman elitler (aydınlar), akademisyenler, liderler, cemaat ve sivil kuruluşların yardımıyla İslamiyet temelinden değiştirilerek Batı'nın öngördüğü yeni bir İslam modeli acilen getirilmelidir." Afrika asıllı Profesör Amina (Emine) Vadud başı açık olarak imam oldu. (İslamiyet'e uygun değil). Kadın ve erkek karışmış 130 kişilik cemaate kilisede (katedralde) de (sözde) cuma namazı kıldırdı. Başı açık müezzin kamet getirdi. New York'taki camiler bu talebi red ettikleri için kilisede kıldılar. Ve ilk fitne ve bidat yolunu açtılar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.