İşletilmeyen madenler

A -
A +

Hangi konuda yazarsam yazayım bunu belgelere dayandırırım. Bugünkü yazım da öyle. Bir maden mühendisi okuyucum, geçen gün çıkan madenlerle ilgili yazımda "ruhsat verilen 13 bin 265 maden yatağı verilmesine rağmen sadece 800 işletme faaliyette" sözüme itiraz etti. 2 Eylül 2002 tarihli Zaman gazetesinin 20. sayfada yer alan Gürhan Savgı'nın "Yabancılar madenleri ele geçirip işletiyor" başlıklı yazısında Maden İşleri Genel Müdürlüğüne 15.8.2002'de yapılan suç duyurularında şu bilgiler yer almaktadır: "Son zamanlarda bazı yabancı madencilik kuruluşlarının çok yüksek sayıda maden ruhsat aldığı ve binlerce yıl çalışılsa bile üretimi ve satış imkanı olmayacak büyüklükte rezerv kapattıkları odamızca gözlemlenmektedir. Bu durumun devamı madencilik sektörünü, oluşacak tekellerin engellenmesinin mümkün olmayacağı bir noktaya getirecektir. Konunun araştırılmasında ve gelecekte oluşacak haksız rekabetin engellenmesine yönelik yasal ve yönetsel tedbirlerin alınmasında, kamu açısından büyük yarar görülmektedir. Vanlı işadamı Gökhan İdiz, Bitlis'teki Türkiye'nin en verimli altın madenlerinden birinin bulunduğu tahmin edilen yatağı işletmek istedi. 1984'ten beri kazma vurulmayan Hizan ilçesindeki 30 bin hektar arazi üzerinde bulunan maden için başvuru dahi yapamadı. Çünkü görüştüğü yetkilliler madenin ruhsatının yabancı bir şirket tarafından alındığını ifade ettiler. İdiz; "Bölgede birçok arkadaşımız aynı durumda bulunuyor. Yıllarca üretim yapılmadığı halde özellikle yabancı şirketler ruhsat haklarını ellerinde bulunduruyor. Bölgeye yatırım yapıp, istihdam sağlayacak olan işadamı arkadaşlarımız madenlerin yanına bile yanaşamıyor" dedi. İşletmecilerin görüşü Karabiga, Yatağan, Manyas, Aksaray, Orhaneli'nde kalsit ve alçı madeni ruhsatları yabancı bir şirket tarafından alındı. Ancak üretime geçilmiyor. Bir başka işadamına göre de Van'ın Adilcevaz ilçesinde bulunan altın madeni işletilmeden ruhsat altında tutuluyor. Maden Mühendisleri Odası Genel Sekreteri Nejat Tanzak'a göre: "Genellikle yabancı kökenli olan bu şirketler rekabeti engelliyor. Gerçek yatırımcının madenleri işleterek istihdam ve katma değer oluşturmasına engel oluyor. İleriye dönük olarak madenlerin fiyatını belirlemeyi hedefliyorlar." Netice: Türkiye dünya genelinde maden bakımından 10. sıradadır. Fakat bu hazineden gereği gibi faydalanamıyoruz. Türk halkının çoğunun büyük umutlar beklediği AKP iktidarının madenlerimize büyük önem vermesini; borç alarak faiz ödeme felâketinden kurtulmayı bekliyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.