İsrail, Hizbullah tarafından iki askerinin kaçırılmasını bahane ederek 12 Temmuz 2006 tarihinde Lübnan'a başlattığı operasyonu nihayet durdurdu. Bir ay içinde ölen Lübnanlı sayısı 1115'tir. Bunların yüzde 30'u 12 yaşın altındaki çocuklardır. Ölenlerin 1014'ü sivil (çocuklar dahil), 58'i Hizbullah, 7'si Şii Emel ve 1 de Filistin Halk Kurtuluş Ordusu Genel Komutanlık üyesidir. Yaralı sayısı ise 3600'dür. 1 milyon kişi evsiz kalmıştır. Lübnan'ı terk eden 220 bin kişi yavaş yavaş evlerine dönmeye başlamıştır. İsrail saldırılarıyla Lübnan'da altyapı tamamen çökmüştür. Bu ülke en az 50 yıl geriye gitmiştir. Yapılanlar savaş değil katliamdır. İsrailli yetkililer Lübnan'ı da Filistinliler gibi kendine potansiyel düşman yapmıştır. İsrail ve yandaşları Hizbullah liderini yeni bir "Nasır" haline getirirken Orta Doğu'da İran ve Hizbullah'ın itibarını artırmıştır. İsrail, ABD ve Arap ülkelerinin itibarı ise bu katliamdan sonra sıfırın altına inmiştir. İsrail halkının Hizbullah'ı yenilgiye uğratacağı konusunda inançları son derece azalmıştır. Dahası Olmert ve Genelkurmay Başkanına tenkitler son derece artmıştır. Şunu söylemek isterim ki, gerek İsrail gerek İsrail dışındaki Yahudi yazarların İsrail'in tutumunu tenkit etmelerinin yanında bizim yazdıklarımız son derece hafif kalmaktadır. ? Gerçek hedef... ABD Dışişleri Bakanı Rice; Kudüs'te Olmert ve İsrail Genelkurmay Başkanı ile görüşmesinde gerçek hedeflerini dile getirmiştir. Son günlerde "ABD Silahlı Kuvvetler Dergi"sinde emekli Yarbay Ralph Peters'in "Orta Doğu'da istikrar için sınırların yeniden çizilmesi gerektiği" adlı yazısı ve yer alan harita bu emekli subayın görüşü değildir. Bu haritaya göre Türkiye'nin doğu ve güneydoğusu tamamen koparılıyor. Türkiye-Suriye-İran-Irak'tan koparılan topraklar üzerinde özgür Kürdistan kuruluyor. Ancak bu sadece geçici hedeftir. Bilahare Kürdistan İsrail ve Ermenistan arasında paylaşılacaktır. Yine plana göre Azerbaycan küçülüyor. Ermenistan'ın işgali altındaki topraklar ile Dağlık Karabağ Ermenistan'a veriliyor. Irak, Sünni Irak, Şii Irak, Bağdat Şehir Devleti olarak bölünüyor ve Kuzey Irak geçici Kürdistan'a veriliyor. Suriye'de alevi, sünni devletler kuruluyor. Hatta sünni devlet Halep ve Şam olarak iki küçük devlet haline getiriliyor. Lübnan toprakları genişliyor ama sünni, şii, yezidi ve Hristiyan olarak bölünüyor. Güney Lübnan şiilerin çoğunluk olduğu yerler İsrail'in emrinde oluyor. Büyük Ürdün kuruluyor. Filistinliler Filistin'den buraya sürülüyor. Batı Şeria ve Sina Yarımadası ileride İsrail'e devrediliyor. Mısır'da Kıpti Hristiyan devleti kuruluyor. Sudan'ın güneyinde Hristiyan bir devlet kuruluyor. S. Arabistan topraklarının bir kısmı Yemen, Ürdün ve Umman'a veriliyor. Mekke-i Mükerrem ve Medine-i Münevver'de kutsal İslam şehir devleti kuruluyor. Geri kalan yerlerde bağımsız Suudi devleti kuruluyor. Son olarak bu projeler gerçekleşirse ABD Kuzey Afrika ve bilhassa Karadeniz'de yeni haritalarını gündeme getirecektir. Ancak, bu plan hüsranla sona erecektir...