İsrail'e "misilleme hakkı" Filistin'e "terörist muamelesi"

Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat'ı zaman zaman tenkit etmiştim. Ama şu anda durum değişti. ABD ve İsrail onu gözden çıkardı ve ipini çekmeye hazırlanıyorlar. Artık Arafat'a karşı olanlarla aynı safta olamam. ABD ve destekçileri İslâm Dünyasına karşı bir Haçlı Seferi açtılar. Terörle mücadele bahanesi ile ortaya çıkanların alayı teröristin önde gelenidirler. Nitekim ABD'li yazar ve tarihçi Howard Zinn "gerçek terörist ABD'dir" dediği için "uşak medya" tarafından vatan haini ilan edildi. Şaşıracaksınız ama şu anda yargılanmaktadır. Miadları dolunca... Taliban lideri Molla Ömer ve Üsame bin Ladin sıradan kişiler iken; onları bu duruma getiren CIA'dır. Arafat da geçmişte Batı'nın adamı idi. Ama dünyada "Anglosakson hegemonyası" kurmaya çalışanlar için fazlaca yıprandı. Kullanıldı ve atıldı. Taliban'ı hezimete uğratan Kuzey İttifakı da kullanıldığı ile kaldı. Çatışmaları uzaktan seyreden Zahir Şah daha süzme bir Batı uşağı olduğu için Afganistan'a tayin edildi, İttifak avucunu yaladı. Afganistan'da Türklerin sayısı en az yüzde 30'dur ama bu yeni hükümette yer alamıyorlar. Onlar da aynı Bin Ladin ve Arafat gibi kullanıldılar. ABD adına taşeronluk yaptılar. Üstelik ABD ve İngiltere'nin işlediği cinayetlere ortak oldular. Bush'un izniyle Bush ile Şaron Arafat ile muhalifleri arasında bir iç savaş çıkartarak Müslümanı Müslümana kırdırmak istiyorlar. Arafat bu oyuna şimdilik gelmedi ama bu gelmeyecek demek değildir. Esasen intihar saldırılarını Arafat'ın önlemesi mümkün değildir. Çünkü Hamas ve diğerleri Arafat'ın kontrolü dışındadır ve Arafat'a karşıdırlar. 1987'de Arafat terörü önlemişti çünkü Filistin Devleti kurma hayali vardı. Şu anda önlemek istese de önleyemez zira yüzlerce masumu tutukladı. İsrail'de çıkan "Maariv" gazetesine göre son ABD ziyaretinde Bush, Şaron'a açıkça şunları söyledi: "Önünde iki imkân var. Birincisi Filistin yönetimine (Arafat'a) karşı şiddetli bir operasyon yaparsın ve biz ABD olarak müdahale etmeyiz. Ancak bunun çok vahim sonuçları olabilir. İkinci yol ABD olarak FKÖ Yönetimine baskı yaparız. Sonuç alamazsak Filistin Kurtuluş Örgütünü terör listesine alırız. Arafat'ın ABD ve Avrupa'ya girişini yasaklarız. Filistin yönetimine her türlü yaptırımı uygularız." Çifte standart Şaron, kanlı Pazar saldırısıyla 1993'ten bu yana en büyük zayiatını verdi ve Bush'un izni ile Filistin'e savaş açtı. Emperyalist ABD'ye göre İsrail'deki savaşın adı "misilleme", Afganistan'daki katliamın ismi ise "terörle savaş" oluyor. İsrail saldırısı ABD destekli bir devlet terörüdür. ABD "İsrail'in kendini savunma hakkı bulunduğunu" açıklayarak Yahudi saldırısına yeşil ışık yaktı. Kan kanı besler, yere düşen her damla oluk oluk fışkırır. İsrail Genelkurmay Başkanı Şaul Mofaz, Şaron'u ılımlı bulan bir şahindir. İsrail Arafat'ın karargahına saldırarak şu mesajı verdi: "Elimizdesin, istediğimiz anda seni devirebilir, hatta öldürebiliriz. Ya yok olacaksın, ya da istediğimiz doğrultuda davranacak, Filistinliler arasında iç savaş başlatacaksın!" ABD ve İsrail Arafat sonrası için planlar yapmaktadırlar.