İsrail'in politikası savaştır

İsrail 1948'den bu yana devlet politikasını savaş stratejisi temeli üzerine inşa etti. Jerusalem Post'un savunma uzmanı yazarı Arieh O'Sullivan'ın 11 Temmuz 2001 tarahli "Savaş Kuşları" başlıklı yorumunda; Irak, Suriye ve İran'ı da içine alan bir Ortadoğu savaşının yakın olduğu ifade edilmektedir. Bu yorumun bir bölümü şöyledir: "... Mevcut durum patlamaya hazır halde. En kötümser senaryolar, ABD ve İngiltere'nin Irak'a karşı harekatının topyekûn bir Ortadoğu savaşına çığ gibi büyüyebilecek ve İsrail'in bütün sınırlarını kapsayacak bir bölgesel yangını öngörüyor..." Cengiz Çandar "İsrail'le birlikte savaşa sürüklenmek" başlıklı yazısında bunu açıkça ifade ederek:"... İsrail'in Türkiye ile ilişkileri (stratejik) nitelikte midir? Ve İsrail'in İran'ı - bu arada gerektiğinde Irak ve Suriye'yi vurmak - gibi bir niyeti var mıdır? Bu niyet Türkiye toprakları üzerinden mi gerçekleşir? Üç sorunun da cevabı (evet)tir. İlişki (stratejik) karakterdedir. Bunu, günlerdir alıntı yaptığımız İsrail'li uzmanlar zaten belirtiyorlar. (İlişki)nin (üçüncü taraflara karşı olmadığı)da (resmi yalanlar)dan biridir. İsrail Hava Kuvvetleri, Türk semalarında niçin eğitim uçuşu yapıyorlar? Uzak mesafelere aşağıya beyanname atmak için mi uçmak istiyorlar?..." İsrail kazanan, Türkiye kaybeden Türkiye ile İsrail arasındaki stratejik işbirliği İsrail için maddi ve psikolojik kazançtır. Ama Türkiye için kısa, orta ve bilhassa uzun vadede kayıptır. İran ile 454, Irak ile 331 ve Suriye ile 877 km olmak üzere toplam 1662 km'lik sınırımız var. İran'ın en azından üçte biri hatta yarısına yakını Türk asıllıdır. Kasr-ı Şirin Antlaşmasından bu yana İran ile savaş olmadı. Ancak İran'ın dost olmadığı gerçektir. Türkiye'yi daima rakip gördü. Orta Asya ile aramızda baraj oldu. Ama Türkiye ile savaşma niyeti yoktur. Nükleer silaha sahip olmak her ülkenin hakkıdır. Türkiye Batı'nın oyununa gelerek nükleer santral bile yapmadı. Şurası bir gerçek ki, son dönemde Suriye ve Irak ile münasebetler iyiye doğru gitmektedir. İsrail'in füze korumasına muhtaç değiliz Elbette Türkiye füze savunmasını geliştirmelidir. Ama başka konularda olmadığı gibi bu konuda da İsrail'e muhtaç değildir. Ayrıca NATO üyesidir. İran füze ve nükleer programını son noktaya getirdiğinde 1981 yılında Irak'ın Osirak reaktörünü imha ettiği gibi, İran'a Türkiye üzerinden saldıracağı basında yer almaktadır.